ABD ile İran arasındaki gerilim artıyor
Amerikan basını, Beyaz Saray'ın savaş hazırlığı yaptığını yazarken, iddiaları reddeden Trump, İran'ın masaya oturmak isteyeceğini söyledi. İran lideri Hamaney ise bu şartlarda İran'ın müzakere masasına kesinlikle oturmayacağını belirtti
Geçtiğimiz yıl ABD Başkanı Donald Trump'ın ülkesini İran ile imzalanan nükleer anlaşmadan çekmesiyle başlayan, İran yönelik sert yaptırımlarla devam ABD-İran geriliminde tansiyon giderek tırmanıyor.
Daha önce ABD, İran'ın petrol ihracatını sıfırlamaya yönelik sert yaptırımlar açıklamış ve Devrim Muhafızlarını'da terör örgütü ilan etmişti. İran ise, geçtiğimiz hafta nükleer anlaşmadan doğan yükümlülüklerini askıya alarak uranyum zenginleştirme faaliyetlerine devam edebileceğini söylemiş ve bunun için 60 gün süre vermişti.
Son bir hafta içerisinde ise ABD'nin bölgeye uçak ve savaş gemileri göndermesiyle birlikte 'savaş' kelimesi de daha sık telaffuz edilmeye başlandı.
Geçtiğimiz günlerde The New York Times, Pentagon'un bölgeye 120 bin ABD askeri gönderme planı üzerinde çalıştığını yazarken, Washington Post gazetesinde bugün Ishaan Tharoor imzasıyla yayınlanan görüş yazısında "Beyaz Saray, İran'la savaşa giden bir yol inşaa ediyor" denildi.
Habertürk'ün haberine göre, Amerikan basını, savaş kelimesini daha sık telaffuz etmeye başlarken, İran cephesinde ise bir süre önce ABD tarafından terör örgütü ilan edilen Devrim Muhafızları'ndan yapılan açıklamada ABD'nin herhangi bir hamle yapması durumunda bölgedeki hedeflerin vurulacağı belirtilmişti.
Orta Doğu'da gerilimi tırmandıran bir diğer gelişme ise, BAE'ye ait 4 gemiye yapılan sabotaj ve Suudi Arabistan'a ait 2 petrol istasyonuna gerçekleştirilen drone saldırısı oldu.
Saldırılarla ilgili İran destekli Husiler suçlanırken, Rice Üniversitesi'nde Körfez'le ilgili çalışmalar yürüten analist Jim Krane Al Jazeera'ye yaptığı değerlendirmede, "Bu saldırıların arkasında kim varsa, hiçbir ülkenin petrol ihracatının güvende olmadığı mesajını vermek istiyor gibi görünüyor" ifadelerini kullandı.
TRUMP: İRAN BİZİMLE KONUŞMAK İSTEYECEK
ABD ile İran arasındaki gerilim tırmanırken ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan medyasında çıkan İran haberlerine Twitter hesabından tepki gösterdi.
Washington Post (WP) ve New York Times (NYT) gazetelerinde son günlerde çıkan İran haberlerinin gerçeği yansıtmadığını ima eden Trump, "Yalan haber Washington Post ve yalan haber New York Times, Orta Doğu'daki güçlü politikamla ilgili içeride bir kavga varmış gibi haberler yazıyor. İçeride bir kavga yok. Farklı görüşler ortaya konuluyor ve ben nihai kararı veriyorum. Çok basit bir süreç. Tüm taraflar, görüşler ve yaklaşımlar değerlendiriliyor. Eminim ki İran yakında (bizimle) konuşmak isteyecek." ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Trump, son olarak NYT gazetesinin önceki gün yayımladığı "ABD, İran tehdidine karşı bölgeye 120 bin asker göndermeye hazırlanıyor" şeklindeki haberi yalanlamıştı. Trump, "NYT'nin haberi ise kesin yalan haberdir. (Bölgeye asker gönderme) Bunu kesinlikle yapardım ancak böyle bir şeyi planlamadık. Umarım planlamak zorunda da kalmayız. Eğer planlamış olsak bundan daha fazla asker gönderirdik." açıklamasını yapmıştı.
HAMANEY: MÜZAKERE ZEHİRDİR
İran lideri Ali Hamaney ise bugünkü tutumundan vazgeçmediği sürece ABD ile müzakere edilemeyeceğini ve İran'ın kesin seçeneğinin direniş olduğunu söyledi.
Hamaney, burada yaptığı konuşmada, İran'ın da ABD'nin de savaş peşinde olmadığını ve bu mücadelenin "iradelerin çarpışması" olduğunu belirterek, "Bizim irademiz daha güçlüdür. İran'ın kesin seçeneği ABD'ye karşı direniştir ve bu mücadelede ABD geri adım atmak zorunda kalacak. Bu askeri bir mücadele değildir, çünkü savaş olmayacak." dedi.
İran'ın içinde bazı kişilerin müzakere etmenin sakıncalı olmadığı yönünde görüş bildirdiğine dikkati çeken Hamaney, "ABD bugünkü tavrını sürdürdükçe müzakere zehirdir. Bugünkü ABD hükümetiyle yapılacak müzakere, iki kere zehirdir. Müzakere yani muamele ve alışveriş ancak ABD'nin hedef aldığı bizim güçlü yönümüzdür." diye konuştu.
POMPEO'NUN DİPLOMASİ TRAFİĞİ
ABD-İran geriliminde dikkatleri çeken noktalardan biri de ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun geçtiğimiz hafta yürüttüğü diplomasi trafiğiydi.
Önce Berlin'e yapacağı ziyareti iptal ederek Irak'ın başkenti Bağdat'a sürpriz bir ziyaret gerçekleştiren Pompeo, Reuters'ın iddiasına göre burada İran destekli Şii milislerin Irak'taki faaliyetlerinin kontrol altına alınmasını istedi.
Bir süre önce Mossad tarafından ABD'ye verilen istihbaratta bu milislerin bölgedeki ABD üslerine saldırı hazırlığında olduğu iddia edilmiş ve bunun üzerine bir ABD uçak gemisi bölgeye sevk edilmişti.
Tırmanan gerilim nedeniyle Grönland'a yapacağı ziyareti de iptal eden Pompeo, Washington'a dönmüş ve iptal gerekçesinin İran ile ilgili konular olduğu ifade edilmişti.
Pompeo'nun iptal ettiği son ziyaret ise Moskova ziyareti oldu. Bunun yerine rotayı Brüksel'e çeviren ABD'li bakan burada AB liderleri ile bir araya gelmiş ardından, Soçi'ye giderek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile görüşmüştü.
SUUDİ ARABİSTAN VE BAE'DE SALDIRILAR
ABD-İran gerilimi tırmanırken, dikkat çekici gelişmelerden biri de Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin gemi ve petrol istasyonlarına yönelik yaşanan saldırılar oldu.
Suudi Arabistan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) ilettiği mektupta, dün ülkenin petrol tesislerine düzenlenen saldırılardan İran ve Yemen'deki Husilerin sorumlu olduğunu belirtti.
Aynı zamanda Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE),BMGK ile BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e BAE kara suları yakınlarında 4 gemiyi hedef alan saldırı ve sabotaja ilişkin ortak mektup gönderdi.
Husilere bağlı El-Mesire kanalında, Suudi Arabistan'da önemli noktalara 7 hava saldırısı düzenlendiği iddia edilmişti.
Suudi Arabistan Enerji, Sanayi ve Madeni Kaynaklar Bakanı Halid el-Falih, dün yaptığı açıklamada, doğu bölgesindeki rezervlerden batı sahilindeki limana petrol taşıyan boru hattı üzerinde bulunan 2 pompa istasyonuna drone saldırısı düzenlendiğini duyurmuştu.
Falih, pazar akşamı da BAE kara suları yakınlarında iki Suudi Arabistan petrol tankerine sabotaj düzenlendiğini açıklamıştı. BAE de aynı bölgede farklı ülkelerden 4 sivil ticari kargo gemisinin sabotaja uğradığını bildirmişti.