AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz'un açıklaması şöyle;
"Büyükçekmece ile ilgili iptal başvurusu yapıldı. Büyükçekmece ilçemiz, bu seçimlere has usulsüz seçmen kaydını göstererek, Büyükçekmece ile seçimlerin iptali için başvuru yapmıştır. Usulsüz seçmen kaydına ilişkin soruşturma yürütülmektedir. Bunun üzerinden giderek Büyükçekmece'ye yönelik bir müracaat olmuştur. İlçe seçim kurulu reddetmiştir. İl seçim kurulu da bu talebi reddetmiştir. YSK da gidilecek yollardan birisidir. Arkadaşlarımız buna kafa yoracak ve karar verecek. Şu anda YSK'ya gidilmiş değildir. Büyükçekmece'de olan anlaşılır gibi değildir. Nüfus müdürü, belediye çalışanlarının içinde olduğu... Nüfus müdürü tutuklu. 20 binlerin üzerinde bir sayıdan bahsediliyor. Bu seçimlerden önce yapılan bir usulsüzlük. Organize bir iş gibi duruyor. Sayı da çok yüksek. Oraya ilişkin bir müracaattır, İstanbul'un tamamı için bir müracaat değildir."
AK Parti Büyükçekmece İlçe Başkanlığı başvurusunda; belediye meclis üyeliği ve büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerinin iptalini talep etmişti. AK Parti'nin yaptığı başvuru İl Seçim Kurulu tarafından reddedilmişti.
CHP'DEN KARŞI AÇIKLAMA
CHP Parti Sözcüsü Faik Öztrak ise yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Şu anda yapılanlar hukuki değildir. İtirazlar da etik değildir. Sayma sürecinin yeniden başlatılması, milletimizin oyunun namusunu saldırıya açık hale getirir. Seçim kurullarına polislerin gönderilmesi kabul edilemez, soruşturma başlatılması kabul edilemez. Sandıktaki oylarla İçişleri Bakanlığı'nın ne ilgisi var.
AK Parti Büyükçekmece İlçe Başkanlığı'nın oradaki seçimleri iptal talebi işlerin nereye gittiğini göstermektedir. İl seçim kurulu uygun görmemiştir. Ama kafalarda böyle bir senaryo yazılmaya başlanmıştır. İstedikleri oyu alamayacaklarını anlayanlar, şimdi seçimi çalmaya niyetlendiklerini gösterir.
Dün Dolmabahçe'de ne toplantısı yapılmıştır? Planlanmış bir senaryo seçim ertesi uygulamaya konmuştur. FETÖ'nün siyasi ayağı şimdi düğmeye basmıştır. Bir yandan seçim sonuçları üzerinde şaibe algısı yaratarak itibarsızlaştırmak, bir yandan masa başında milletin iradesini çalmaktır. Biz bunu 7 Haziran sonrası bir kez daha yaşamıştık. Bu film demokrasimize kurulmaya çalışılan bir kumpastır.
Genel Başkanımızla, seçilmiş belediye başkanlarımızla, örgütümüzle, gönüllülerimizle oylara sahip çıkmak için canla başla mücadele edeceğiz. Sandıktan çıkan milletin iradesini masa başında birilerinin kumpaslarla değiştirmesine izin veremeyiz.
Bugün sabah itibariyle İstanbul'daki rakamlar; geçersiz oyların 17 ilçede sayımı bitmiştir. 119 bin 652 oy sayıldı. Sistemli bir hata olmadığını ortaya konulmuştur. Normal şartlarda bu farkın kapanmayacağı, seçilmiş başkan İmamoğlu'nun mazbatasını alması gerekmektedir. Bizler de tüm vatandaşlarımızın oylarının yerini bulması konusunda hassasız. Bunu hukuksuz bir süreç haline getirilmesi, millet iradesine kurulan bir kumpas olması kabul edilemez. Kendi hakkımızı yedirmeyiz, hukukumuzu çiğnetmeyiz.
Tablo açıktır; Sayın İmamoğlu İstanbul'un, Sayın Yavaş Ankara'nın belediye başkanı seçilmiştir. Türkiye'nin önünde çok ciddi sorunlar vardır. Boş tencere acil çözüm beklemektedir. Seçim sonuçlarını hazmedemeyenler, seçimle kaybettiklerini hazmedemeyenler masa başında çalışmaktadır. Kaybettiğini kabullenmek de bir erdemdir."