Akbank sendikasyonunda maliyetin not indirimleri sonrası artması öngörülüyor
Akbank, Ekim ayında 660 milyon dolarlık sendikasyon kredisini yenileyecek. Türkiye'nin not indirimlerinin etkisiyle bankanın sendikasyon maliyetinin artacağı belirtiliyor.
Akbank Ekim ayında yenileyeceği yaklaşık 660 milyon dolarlık sendikasyonun refinansmanı için, küresel çapta artan borçlanma maliyetleri ve Türkiye kredi notu indirimleri gölgesinde, maliyetin yükseleceği öngörülüyor.
Bloomberg'e konuşan konuya yakın kaynaklara göre Akbank’ın sendikasyonunun toplam maliyetinin dolar dilimi için SOFR+425 baz puan, euro dilimi için ise Euribor + 400 baz puanda oluşması bekleniyor.
Bankanın Ekim ayının başlarında sendikasyonunu yenilemesi bekleniyor. Akbank sendikasyonunda oluşan maliyetler diğer bankalar için de rehber niteliği taşıyor.
Nisan ayında dolar dilimi için maliyet SOFR+275 baz puandı
Akbank’ın geçen seneki 460 milyon dolar ve 206,8 milyon euroluk sendikasyonunda toplam maliyet dolar dilimi için Libor+215 baz puan, euro dilimi için Euribor+175 baz puanda fiyatlanmıştı.
Bankanın bu seneki sendikasyonunda oluşması beklenen maliyet Nisan ayındaki sendikasyondan da yüksek seviyede. Nisan sendikasyonunda dolar dilimi için SOFR+275 baz puan, euro dilimi için Euribor+210 baz puan toplam maliyet oluşmuştu.
"Not indirimleri ve risk primindeki yükseliş maliyet artışında etkili"
Bloomberg'in haberine göre Akbank’tan yapılan yazılı açıklamada maliyet artışlarında Türkiye’nin ülke notundaki aşağı yönlü değişimin ve CDS oranlarındaki yükselişlerin etkili olduğu belirtildi.
Akbank’ın yeni sendikasyonu öncekiyle benzer sürdürülebilirlik kriterlerine tabi olacak. Bankanın mevcut kredisi ikincil piyasada 500-700 baz puanla fiyatlanıyor.
Gevşek para politikası Türkiye’de enflasyon artışına ve lirada değer kaybına yol açarken son 12 ayda Fitch Ratings ve Moody’s Türkiye’nin notunu yatırım yapılabilir seviyenin altında daha da düşürmüştü. 5 yıllık CDS 800 baz puanın üzerine çıktı.
Akbank açıklamasında “Kredi notlarındaki düşüş ve CDS’lerdeki artış sebebiyle Türkiye piyasasına kısa vadeli / fırsatçı olarak bakan bazı bankaların katılımlarını devam ettiremediğini görebiliriz. Bununla birlikte ana ilişki bankalarımızın sendikasyonlarda katılımlarını sürdürmelerini bekliyoruz” denildi.