Albayrak: Türkiye ekonominin tüm göstergelerinde kıyas ülkelerin tamamına göre pozitif ayrıştı
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "2018 Ağustos'undan beri Türkiye'nin ekonomik bir krize gireceğini söyleyenler, böyle bir krize maddi, manevi ve siyasi yatırım yapanlar, pandemi dönemimizdeki performansımızla hüsrana uğradı ve uğramaya devam edecek." dedi.
Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu - Gelir İdaresi Başkanlığı Ataşehir Hizmet Binası'nın açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bakanların katıldığı törenle yapıldı.
Açılışta konuşan Albayrak, koronavirüs salgını nedeniyle IMF ve Dünya Bankası gibi küresel anlamda bir çok kuruluşun global ekonomide yüzde 8-10'lar düzeyinde daralma tahmininde bulunduğunu hatırlatarak, 2020 yılında dünya genelinde büyük üretim kayıpları yaşandığını, işsizliklik oranlarında ciddi yükselme sürecinin başladığını hatırlattı.
Albayrak, koronavirüs salgını nedeniyle Amerika’da işsizlik oranlarının tarihte görülmemiş düzeyde arttığına işaret ederek, "ABD'de son rakamlara göre 45 milyona yakın kişi işsizlik başvurusunda bulundu. Gelişmiş ülkelerde Amerika ve Avrupa’da oldukça yüksek miktarlarda açıklanan destek paketleri ve atılan adımlar, arzu edilen gelişmeleri sağlamaktan uzak kaldı. Tüm dünyanın, özellikle hali hazırda gelişmiş ülkelerin borç yükü zaten yüksek düzeydeyken bu süreçten sonra daha da arttığı bir döneme girdi." diye konuştu.
-"Türkiye pozitif ayrıştı"
Türkiye'nin sağlık alanında olduğu gibi ekonomide de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde hızlıca devreye aldığı kapsamlı politikalarla salgının ekonomi üzerindeki etkilerini en aza indirmeyi başardığını vurgulayan Albayrak, şunları söyledi:
"Dar gelirli ailelerimizin, nakdi yardımla gelir kayıplarını ve nakit ihtiyaçlarını karşıladık. Pandemiden etkilenen bütün sektörlerdeki vatandaşlarımız için devreye aldığımız kısa çalışma ödeneği ile hem işverenlerin masrafını ve yükünü azalttık hem de çalışanların gelirlerini güvence altına aldık. Bu adımların yanında gerek vatandaşlarımız gerek esnafımız ve gerekse de iş dünyamız için devreye aldığımız çok düşük maliyetli finansman destekleri ile vatandaşımıza ve esnafımıza istihdam piyasamızı yüzdürerek ayakta tutmak için çok önemli adımlar attık.
Bunun yanında normalleşme dönemi ile birlikte yani haziran ayının başı ile birlikte bu normalleşme sürecinin etkilerini olumlu anlamda görmek için konut sektörü, otomobil, turizm ve sosyal ihtiyaçlar için devreye aldığımız tarihin en düşük maliyetli paketleri ile birlikte ciddi bir ivmelenme sürecine de başladık. Bu sayede normalleşme döneminde ekonominin tüm göstergelerinde kıyas ülkelerin tamamına göre pozitif ayrışan ülkelerden biri oldu Türkiye."
Atılan adımlar ve verilen desteklerle birlikte normalleşme sürecinde ortaya koydukları tüm çalışmaların vatandaşların ve iş dünyasının güvenini ve inancını artırmaya devam ettiğine dikkati çeken Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle ekonomik anlamda analist ve uzman özelinde yapılan yorumların tamamına baktığımız vakit dünya tarihinin en büyük ekonomik krizi olarak adlandırılmaya başlanan bu sürecin etkilerini çok daha az yaşayan ve atlatan ülkelerden bir tanesi olduk ve olmaya da devam ediyoruz. İnşallah bundan sonraki süreçte de diğer indikatif değerlerde de pozitif ayrışmaya devam edeceğiz. İşte bu çerçevede özellikle reel kesim güven endekslerinde ciddi yükselişler sağladık. Gerek üretim gerek verimlilik açısından çok önemli bir gösterge olan PMI endeksinde nisan ayındaki 33,4 seviyesinden, haziran ayında eşik değer dediğimiz 50 puanı aşarak 53,9 seviyesine yükselip 2018 Şubat ayından bu yana en yüksek değerine ulaştı. İhracatımız da bu anlamda baktığımızda bu göstergelerle birlikte benzer şekilde yükselişe geçmeye başladı. İnşallah temmuz-ağustos ayında bu süreç daha da olumlu bir şekilde devam edecek."
-"Türkiye’nin tökezlemesine umut bağlayanları hüsrana uğratmaya devam edeceğiz"
Bakan Albayrak, ekonomik göstergelerin hükümetin devreye aldığı tüm adımların ne kadar doğru olduğunu net bir şekilde ortaya koyduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"2018 yılı Ağustos ayında yaşadığımız spekülatif kur saldırıları ve doğrudan ekonomimizi hedef alan yaptırım süreçlerinin üstesinden geldiğimiz gibi sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde pandemi dönemindeki ekonomik zorlukların üstesinden de millet olarak birlik ve beraberlik içerisinde geleceğiz. 2018 Ağustos’tan beri Türkiye’nin ekonomik bir krize gireceğini söyleyenler, böyle bir krize maddi, manevi ve siyasi yatırım yapanlar bir kez daha pandemi dönemindeki performansımızla hüsrana uğradı ve uğramaya da devam edecek.
Cumhurbaşkanımızın liderliğinde büyük ve güçlü Türkiye için gece gündüz demeden çalışmaya, ülkemizi büyütmeye ve Türkiye’nin tökezlemesine sendelemesine umut bağlayanları hüsrana uğratmaya Allah’ın izni ile devam edeceğiz. Biz milletimizle hep kol kola omuz omuza yürüdük. Ülkemizin ve milletimizin refahı ve çocuklarımızın geleceğinden daha önemli hiçbir şey bilmedik. Bundan sonra da milletimiz için bu mücadeleyi vermeye devam edeceğiz. Önümüzde çok uzun bir yol var. Normalleşme döneminden hedeflerimizin üzerinde bir kazanımla çıkarak ihracata, istihdama ve katma değerli mal üretimine dayalı ekonomik altyapımızı tam anlamıyla dönüştürmeye devam edeceğiz."
AA