Advertisement
ALTIN VE EMTİA ABONE OL

Altın, Fed belirsizliğinin ortadan kalkmasıyla 1 aydan sonra ilk defa haftayı kazançla kapatmaya doğru ilerliyor. Gram altın ise Dolar/TL ve küresel altın fiyatlarındaki yükselişle 900 TL’nin üzerini gördü.

Fed politika faizinde herhangi bir değişiklik yapmadı fakat varlık alımı azaltımı hızını ikiye katlayarak 30 milyar dolara çıkardı. Fed politika yapıcıları ise 2022 ve 2023 yıllık üçer faiz artırımı, toplamda 6 faiz artırımı gerçekleşmesini bekliyor.

Karar metninde enflasyonun pandemi ve tedarik zinciri sıkıntıları ile yükseldiği ifade edildi. Metinden enflasyonun geçici olduğu yönündeki ifadelerin de çıkarıldığı görüldü. Metinde ekonominin görünüme yönelik devam eden risklerle karşı karşıya olduğu belirtildi.

Öte yandan, İngiltere Merkez Bankası enflasyonist baskıların artmasıyla politika faizini rekor düşük seviye olan yüzde 0,1'den yüzde 0,25'e yükseltti, varlık alım programını ise değiştirmeyerek 895 milyar sterlinde tuttu.

Ons altın fiyatı

Ons altın, haftanın ilk iki günü dar bir bantta işlem gördükten sonra Fed toplantısı öncesinde 1.760 dolara civarına gerilemişti. Ons altın, Fed toplantısının yarattığı belirsizliğin kalkmasıyla son kayıplarını silerek haftayı 1.802 dolar civarında kapatmaya hazırlanıyor.

Gram altın, küresel altın fiyatlarının 1.800 dolara çıkması ve dolar/TL'nin 15,69 seviyesine yükselmesiyle 900 TL'nin üzerine çıktı. Hafta başından bu yana 110 TL'den fazla yükseliş kaydeden gram altın, 980 TL civarında bulunuyor.

Gram altın, geçen haftaya 785 TL civarında başladıktan sonra salı günü 773 TL’ye kadar gerilemişti. Çarşamba gününden itibaren dolar/TL ve küresel altın fiyatlarındaki seyirle kademeli olarak yükselen gram altın, haftaya 796 TL civarında başladıktan sonra dolar/TL'deki yükselişle 800 TL'yi geçerek 837 TL’ye kadar ulaşmıştı.

Dolar/TL’nin 14,75 seviyesine kadar tırmanması gram altındaki bu yükselişi etkilerken, dolar kurunun Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın müdahalesi sonrasında 14’ün altına çekilmesiyle gram altın da yeniden 800 TL’nin altına gerilemişti.

Ons altının sene başından bu yana yüzde 4’e yakın kayıp vermesine rağmen, gram altın dolar/TL’de yaşanan yüzde 100’e yakın yükselişle beraber yıl başından bu yana yüzde 75 yükseliş kaydetti. Bu da dolar/TL’deki yükselişin altın fiyatlarındaki ayrışma üzerindeki etkisini gösteriyor.

Çeyrek altın, 1.548 TL civarında bulunurken Cumhuriyet altını 6.195 TL, Ziynet altın ise 6.195 TL civarında seyrediyor.

Gazprom’un Yamal-Avrupa hattında gecikmeli olarak ayırttığı aktarım kapasitesine bakıldığında Avrupa’nın bir numaralı doğalgaz tedarikçisi Rusya’nın doğalgaz tedariğinin sabit kalması bekleniyor.

Almanya’da yer alan ve Yamal-Avrupa boru hattının son bulduğu Mallnow kompresörünün yüzde 30 kapasitesi gece yarısında seri olarak yapılan ihalelerle Gazprom tarafından ayırtıldı. Gazprom’un gaz aktarım için rezervasyonu önceki günlere göre hafifçe azalsa da hala aylık aktarım ortalamasına yakın bir seyir izliyor.

Gazprom’un geç de olsa doğalgaz aktarımı için yer ayırtmasından sonra Avrupa’da rekor kıran doğalgaz kontratları da düştü. Hollanda TZT 1 ay vadeli doğalgaz kontratının fiyatı perşembe günü megavatsaat başına 146 euroya kadar tırmandıktan sonra cuma günü 125 euroya kadar geriledi.

Gazprom’un Yamal-Avrupa boru hattındaki aktarım için aylık değil de günlük olarak rezervasyon yapması doğalgaz şirketlerinin traderlarını da diken üstünde tutuyor.

EROL OYTUN ERCAN

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) politika faizini beklentiler doğrultusunda 100 baz puan indirdi. Karar metninde arz yönlü ve para politikası etki alanı dışındaki arızi faktörlerin fiyat artışları üzerinde oluşturduğu geçici etkilerin ima ettiği alanın kullanımının tamamlanmasına karar verildiği belirtildi.

Yabancı kurumlardan analistler ve ekonomistler ise TCMB faizleri sabit tutsa bile piyasa güveninin yakın zamanda onarılamayacağını belirtiyor.

Faiz indirim döngüsünün sonlandığına şüpheyle yaklaşan analistler, enflasyonun hızlanmasını ve Türk lirasındaki değer kaybının büyük oranda devam etmesini bekliyor.

“Erdoğan’ın hala tersine bir mesaj vermediği düşünüldüğünde bu faizlerin indirilmesini istediği anlamına geliyor”

Credit Agricole Gelişen Piyasalar Araştırma Müdürü Sebastien Barbe, faizlerin sabit bırakılmasının kur üzerindeki baskıyı bir miktar hafifletebileceğini fakat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hala faizlerin düşürülmesini istediğini belirtti. Barbe, “Erdoğan’ın hala tersine bir mesaj vermediği düşünüldüğünde bu hala faizlerin indirilmesini istediği anlamına geliyor” diye ekledi.

“Enflasyonun gelecek aylarda hızlanmasını bekliyoruz. Ama asıl soru hanehalkının Türk lirasına olan güveninin ne zaman kaybolacağı” diyen Barbe, Türk lirası mevduatların azalmasının Türk lirasındaki değer kaybını artıracağını söyledi.

"TCMB mesaj vermemeli, faizleri artırmalı"

ITC Markets Stratejisti Piotr Matys de Merkez Bankası’nın piyasaları faiz indirim döngüsünün durduğuna ikna edecek kredibilitesinin olmadığını ifade etti. Matys, “TCMB faizlerin sabit kalacağına dair mesaj vermemeli. Bunun yerine Türk lirası bir daha rekor düşük seviyeye gerilediğinde faizleri artırmalı” diye belirtti.

“Eğer Merkez Bankası faiz indirimlerini durdurarak dolar kurunu istikrara kavuşturabileceğini düşünüyorsa piyasalar bunun tersini kanıtlayacaktır” diyen Matys, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları düşünüldüğünde TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun yılın ilk yarısında faizleri sabit tutup tutamayacağının yakından takip edileceğini dile getirdi.

"Politika yapıcılar arasında TL'nin değerini korumaya çalışan kimse yok"

Medley Advisor Gelişen Piyasalar Direktörü Nick Stadtmiller ise TCMB’nin 2022’nin ilk yarısında faizleri sabit tutmasını beklediğini ve yakında herhangi bir faiz artırımı da yapmacaklarını düşündüğünü söyledi.

“Para politikası belirlenirken enflasyon tamamen gözardı ediliyor gibi gözüküyor. Belli ki politika yapıcılar arasında Türk lirasının değerini korumaya çalışan kimse yok” diyen Stadtmiller, TCMB’nin sadece TL’deki keskin yükselişleri kontrol etmeye çalıştığını ama cari açığı kapatmak için Türk lirasının değer kaybetmesine izin verdiğini belirtti.

"Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın faiz indirim çağrıları artacak"

Monex Europe Kıdemli Piyasa Analisti Simon Harvey, 2022’nin ilk çeyreğinde enflasyonun yükseleceğini ve bu artışın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz indirimi çağrılarının da artmasına neden olacağını ifade etti.

“Böylece Türk lirası’nın üzerindeki baskı önümüzdeki aylarda sürecektir ve piyasalar 2023’teki seçimler yaklaştıkça faizlerin daha da ineceği konusunda temkinli olacaktır” diyen Harvey, TCMB’nin rezervlerini yeniden azaltmaya başlamasıyla finansal risklerin Türkiye ekonomisinde daha belirgin olacağını vurguladı.

"Bu indirimin son olduğu konusunda şüpheciyim"

Commerzbank Gelişen Piyasalar Ekonomist Tatha Ghose da TCMB’nin faiz kararının beklentileriyle paralel geldiğini fakat faiz indirim döngüsünün sonlandığına şüpheyle yaklaştıklarını söyledi.

“Faiz indirim döngüsünün sonlandığına dair bir işaret verirler diye düşünmüştüm ama bu indirimin son olduğu konusunda şüpheciyim” diyen Ghose, gelecek yılar cari fazla değil cari açık oluşmasını beklediklerini söyledi.

Elektrikli arabaların üretiminde kullanılan batarya hammaddelerini ve kimyasallarını üreten şirketler ABD borsalarında Tesla’nın yıllık performansını geride bıraktı.

Lithium tedarikçisi Pilbara Minerals, sene başından bu yana neredeyse yüzde 210 civarında yükselirken Güney Kore Merkezli katot aktif malzeme üreticileri Ecopro ve L&F yıl başından bu yana yüzde 200 yükseldi. Tesla'nın hisseleri ise sene başından bu yana yüzde 31 yükseliş kaydetti.

Bu iki şirket, 69 diğer işletmeyi de içerisinde bulunduran Bloomberg Elektrikli Araba Toplam Getiri Endeksi’nin taşıyıcıları oldu.

Pilbara’nın CEO’su Ken Brinsden ise şirketlerin performansıyla ilgiili, “Elektrikli araba üretimi için gereken ham maddeler sınırlı ve marjlar çok hızlı yükseldi” dedi.

Şirketlerin batarya üretim kapasitesilerinin hammadde tedarik zincirlerinin kurulmasından daha hızlı artması bakır tel gibi belirli malzemelerin bulunamamasına neden oluyor. Talebin çok güçlü olmasından dolayı da madenciler ve kimyasal madde üreticileri fiyatları yükseltme ve kârlarını artırma imkanı buluyor

L&f, 2025 yılına kadar katot üretimini 40 bin tondan 200 bin tona çıkarmayı hedefliyor.

Bugün ABD’de hisse ve endeks opsiyonları ile endeks vadelilerinin aynı günde vadelerinin dolduğu ve mart, haziran, eylül ve aralık aylarının üçüncü cuma günlerine denk gelen “triple witching” günü. “Triple witching” günleri genellikle piyasalar için oldukça yoğun ve özellikle de çok oynak geçiyor. Yıl sonu tatillerinin de yaklaşmasıyla bugün yurt dışı yatırımcıların yüksek tutarlı pozisyonlara giriş çıkış yapmaları için yeterli likiditenin olacağı yılın son işlem günü olabilir.

Özellikle de Fed’in sıkılaşmanın dozunu artırması ve teknoloji hisselerine gelen satışların ardından gelen bu günde ABD vadeli endeksleri hafif ekside.

Asya’da endeksler düşüyor. MSCI Asya Pasifik Endeksi de son 6 işlem gününün 5’inde değer kaybetmiş durumda. Çin teknoloji hisseleri yüzde 2’den fazla geriledi Japon Nikkei, Hong Kong Hang Seng ve Çin CSI 300 endekslerinde de düşüş yüzde 1'i aştı.

Perşembe günü yaklaşık 5 baz puan düşen ABD 10 yıllık tahvil getirisi bu sabah yüzde 1,4139’a yükseldi. Tahvillere artan talepte Omikron varyantına ilişkin endişeler etkili oldu. Bloomberg Dolar Endeksi son iki günde yaklaşık yüzde 0,7 düşerken, bu sabah hafif artıda.

Teknoloji hisselerinde ‘faiz’ satışı

ABD Merkez Bankası Fed’in üyelerinin aylık varlık alım azaltımlarını hızlandırma kararı almaları ve 2022’de üç faiz artırımı öngörmelerinin yanı sıra İngiltere Merkez Bankası’nın politika faizini sürpriz şekilde 15 baz puan artırması, Avrupa Merkez Bankası’nın da pandemi acil alım programını (PEPP) martta sonlandırma yolunda ilerlemesi halihazırda çok değerlenmiş teknoloji hisselerine satış getirdi.

ABD’de Nasdaq 100 endeksi dün bir ara yaklaşık yüzde 3 ile eylülden bu yana en sert günlük düşüşünü kaydederken, Apple Inc. ve Tesla Inc. gibi hisseler kayıplara öncülük etti. Apple kapanışta yüzde 4’e yakın, Tesla yüzde 5 civarında düştü. Bir ara yüzde 1,23 düşen S&P 500 endeksi ise günü yüzde 0,87 düşüşle tamamladı. Bu satış baskısına karşın teknoloji hisseleri 2021’in açık ara en fazla kazandıran sektörü olmaya devam ediyor.

Teknoloji şirketlerinin değerlemeleri dot-com balonundan bu yana en yüksek seviyelerine ulaşırken, Apple kısa bir süre önce 3 trilyon dolarlık tarihi piyasa değerine yaklaştı.

Bazı uzmanlar faiz artırımlarının teknoloji hisselerinin uzun süredir devam eden rallisini noktalayacağına inanırken, bazı kurumlar ise güçlü karlılık potansiyellerine işaret ederek bu görüşe karşı çıkıyor. Mizuho Securities Yönetici Direktörü Jordan Klein hedge fonlar ile sadece alım pozisyonu alan yatırımcıların bekle-gör durumunda olduğunu belirtti ve “büyüme ve yazılım hisselerini yüzde 5-yüzde 10 daha değerli alıp kalıcı yükselişe emin olmak isyeceklerini” öngördü