Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Avrupa Borsaları, Çin'in ilk çeyrekte yüzde 6,4 ile piyasa beklentilerinin üzerinde büyümesinin küresel piyasalardaki risk iştahını artırmasının etkisiyle günü yükselişle tamamladı.

Kapanışta, gösterge endeksi Stoxx Europe 600 yüzde 0,10 yükselerek 389,59 puandan kapandı. Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,62 artarak 5.563,09 puana, İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi ise yüzde 0,37 değer kazanarak 22.000,88 puana yükseldi.

Almanya'da DAX 30 endeksi günü yüzde 0,43 yükselişle 12.153,07 seviyesinden, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,02 artışla 7.471,32 seviyesinden tamamladı.

Avrupa borsalarında en kötü performans gösteren hisseler madencilik şirketlerine ait olurken, Brezilya merkezli maden şirketi Vale'nin Brucutu Madeni'nde faaliyetlerine 72 saat içinde tekrar başlamayı beklediğine yönelik açıklamalarından sonra, rakip şirketler BHP Group ve Rio Tinto'nun hisseleri sırasıyla yüzde 2,55 ve yüzde 2,7 değer kaybetti.

Almanya'nın en büyük bankası olan Deutsche Bank ile birleşmek üzere görüşmeler gerçekleştiren diğer Alman bankası Commerzbank'ın hisseleri bugün Hollanda merkezli ING'nin gayriresmi olarak satın almak için girişimde bulunduğuna dair haberlerin ardından yüzde 1,80 değer kazandı.

İsviçre'nin endüstriyel teknoloji şirketi ABB'nin hisseleri, üst yöneticisi (CEO) Ulrich Spiesshofer'ın istifasından sonra yüzde 5,12 değer kazandı.

- Yatırımcıların gözü şirket bilançolarında

Analistler, beklentilerin üzerinde açıklanan Çin'in büyüme ve sanayi üretim verisinin küresel piyasalardaki risk iştahını artırdığını, bu durumun da gelişmiş ve gelişmekte olan ülke varlıklarının değer kazanmasına neden olduğunu ifade etti.

Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi Çin'de açıklanan büyüme verileri, ülkenin ilk çeyrekte yüzde 6,4'lük gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) artışı yakaladığını ortaya koydu. Söz konusu veri piyasa beklentileri olan yüzde 6,3'ü aşarken, ABD ile devam eden ticaret görüşmelerinin ortasında piyasalarda iyimserliği beraberinde getirdi.

Dünyanın "üretim makinesi" olarak nitelendirilen Çin ise gerek yakaladığı GSYH artışı, gerekse de ülkeler arası ticareti dinamitleme gibi özellikleri ile küresel büyüme açısından lokomotif ülkelerin başında geliyor.

Bu nedenle Çin'de açıklanan ilk çeyrek verilerinin, küresel büyümeye ilişkin endişelerin yatışmasını sağlayabileceğinden bahsedilirken, uzmanlar büyümedeki toparlanma eğiliminin yeni belirdiğini, bunun istikrar kazandığını görmek için daha fazla veriye ve hükümetin teşviklerinin devamına ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor.

Yatırımcılar, şirketlerin bu yılın ilk çeyreğine dair bilançolarına odaklanması da dikkati çekiyor.