Avrupa'da doğalgaz fiyatları rekor tazelemeye devam ediyor
Avrupa'da doğalgaz fiyatları, tedarik sıkıntıları ve alternatif kaynakların elektrik üretiminde yetersiz kalması nedeniyle rekor kırmaya devam ediyor.
Avrupa’daki doğalgaz rallisi tedarik sıkıntıları ve kışın yaklaşmasıyla beraber rekor tazelemeye devam ediyor. Elektrik fiyatları da artan doğalgaz fiyatlarıyla birlikte yükseliyor.
Rusya’nın bölgeye doğalgaz tedarikiyle ilgili belirsizlikler devam ederken piyasada işlem yapan aktörler sıcaklıkların ortalamaların altında seyretmesiyle beraber doğalgaz krizinin derinleşebileceğini düşünüyor.
İngiltere’de de rüzgardan elektrik üretiminin azalması elektrik fiyatlarını rekor seviyelere taşıdı. İngiltere, çarşamba günü elektriğinin sadece yüzde 7,4’ünü rüzgardan üretirken yüzde 64’ünü doğalgazdan üretti.
Avrupa doğalgaz göstergesi Hollanda 1 ay vadeli doğalgaz fiyatları yüzde 5,8 yükselişle megawattsaat başına 69,60 euroya yükselirken İngiltere'deki muadil gösterge de yüzde 5,8 yükselişle rekor kırdı. Almanya’da gelecek yıl için elektrik fiyatları yüzde 4,2 artarak megawatsaat başına 103,92 euroya tırmandı.
Doğalgaz fiyatları neden yükseliyor?
Avrupa’da doğalgaz fiyatları, Rusya’nın Ukrayna üzerinden tedariki azaltması ve Kuzey Akım 2’nin inşaat süreciyle ilgili gelişmelerle Eylül 2020’den bu yana neredeyse 4 katına çıkarken kışın yaklaşmasıyla beraber rezerv seviyesi salgın öncesine göre düşük kalan doğalgaz depolarının da doldurulması fiyatlar üzerindeki yukarı yönlü baskıyı artırıyor.
Independent Commodity Intelligence Service’in (ICIS) verilerine göre, Rusya’nın Yamal boru hattıyla Belarus, Polonya ve Almanya’ya aktardığı doğalgaz miktarı Ağustos ayında günlük 20 milyon metreküpe kadar geriledi. Boru hattından normalde aktarılan doğalgaz miktarı günlük 81 milyon metreküp civarında bulunuyordu.
ICIS Avrupa Gaz Analisti Tom Marzec-Manser ise Gazprom’un Avrupa’ya doğalgaz aktarımını azaltarak Kuzey Akım 2’nin gerekliliğini vurgulamak isteyebileceğini söylüyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel ise Rusya’nın boru hattını siyasi bir ‘silah’ olarak kullanması halinde daha fazla yaptırımla karşılaşabileceğini vurgulamıştı.