Advertisement
HABERLER ABONE OL

Koronavirüs salgınının ekonomiye etkilerini minimize etmek için hem hükümet cephesinden hem de bankalar cephesinden şirketlere ve bireylere yönelik çeşitli paket açıklamaları gelmeye devam ediyor. Ancak bir yandan da iş dünyası ve bireylerden de bankaların açıkladıkları önlemlerin sahaya yansımadığı, özellikle bazı bankaların müşteri taleplerine adeta duvar ördüğü eleştirileri de artıyor. Bu dönemde bankaların gelen taleplere karşı aldıkları aksiyonların detayını önümüzdeki dönem bilançolarında görmek mümkün olacak. Öte yandan bankaların son açıklanan 2019 yılı bilançolarına bakıldığında da bazı yabancı sermayeli bankaların o dönemde yapılan 'Kredi vermek istemiyorlar' eleştirilerinin de haklılığı gözler önüne çıkıyor. Şöyle ki, 2019 yılında bazı bankaların toplam kredilerinin toplam aktiflerine oranı yüzde 50'liler seviyelerinde kalıyor. Bu dönemde bankaların sermaye yeterlilik rasyolarının da yüksek olduğu göz önüne alındığında, söz konusu oranlar bu bankaların kredi iştahsızlığını ortaya koyuyor.

İKİ BANKANIN KREDİLERİNİN AKTİFLERİNE ORANI % 50 SEVİYESİNDE

2019 yılı bilançolarına bakıldığında iki yabancı sermayeli bankanın kredilerinin aktiflerine oranı yüzde 50 seviyesinde bulunuyor. Bu bankalardan birinin kredi mevduat oranları ise yüzde 63 gibi oldukça düşük bir düzeyde seyrediyor. Yabancı sermayeli bir diğer bankanın kredi aktif oranı yüzde 59 iken, kredi mevduat oranı da sektör ortalamasının altı olan yüzde 87'lerde. Yine kredi musluğunu sıkmak ile eleştirilen orta ölçekli bir diğer yabancı sermayeli bankanın kredilerinin aktiflerine oranı ise yüzde 60 seviyelerinde bulunuyor. Bu bankanın kredi mevduat oranı ise yine sektör ortalamasının oldukça altı sayılan yüzde 88 oranında seyrediyor. Sektörde bazı bankaların kredilerinin aktiflerine oranının yüzde 68-73 bandında, kredi mevduat oranının da yüzde 100'ün üzerinde olduğu göz önüne alındığında, bu oranların oldukça altında kalan bankaların iştahsızlığı göz önüne çıkıyor.
Bloomberght.com'da geçen hafta yer alan haberde, Bloomberg HT'ye konuşan iş dünyası çatı örgütü temsilcileri, özellikle bazı özel bankaların, kredi verme, kredi borcu öteleme, kredi yapılandırma gibi konularda şirketlere ve bireylere beklenen kolaylığı tanımadığı, özellikle yapılandırmalarda yüksek faiz uygulaması yaptığı eleştirilerin de bulunmuşlardı. İş dünyası temsilcileri, sahadan gelen haberlerle, bankaların yaptığı açıklamaların çok da örtüşmediğine dikkat çekmişler, içinden geçilen zorlu dönemde bankaların taşın altına elini koymadığını, bu dönmede herkesin elini taşın altına daha fazla koyması gerektiğinin altını çizmişlerdi. Öte yandan bankaların bu dönemdeki aksiyonlarını önümüzdeki dönmede açıklanan bilançolarda görmek mümkün olacak.