Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Boğazlar'daki tanker trafiğinin perde arkası

Boğazlar'daki tanker trafiğinin perde arkası

Petrol taşıyan gemilerin Türk Boğazları'ndan geçişine izin verilmemesiyle başlayan süreç dikkatleri Türkiye'ye çevirdi. Bloomberg HT, sorunun nasıl başladığı, Türkiye'nin taleplerini, gündeme gelen soruları, sorunun nasıl çözümlenebileceğine dair senaryoları ve benzer sorunların gelecekte yaşanıp yaşanmayacağını mercek altına aldı.

Giriş: 12 Aralık 2022, Pazartesi 14:45
Güncelleme: 13 Aralık 2022, Salı 10:28

FULYA ÖKTEM

Küresel kamuoyu sigorta güvencesi olmayan petrol tankerlerinin Türk boğazlarından geçişine izin verilmemesini konuşuyor. Gemilerin sayısı her geçen gün artarken sorunun çözümüne ilişkin yapılması gerekenler kesin ve kalıcı bir şekilde henüz net olarak ortaya konulabilmiş değil. Konunun pek çok tarafı ve katmanı bulunuyor.

Türkiye ne istedi, taraflar ne yanıt verdi?

Denizcilik Genel Müdürlüğü 16 Kasım’da yaptığı açıklamayla, 1 Aralık’tan itibaren boğazlardan geçecek tehlikeli yük taşıyan gemilere, 300 groston ve üzeri gemilere ve yedek çeken gemilere P&I sigortalarını (Koruma ve Tazmin Sigortası) teyit etme şartı getirdiğini duyurdu. Söz konusu şartın, boğazlardan ham petrol yüklü olarak geçecek gemilerin P&I sigortalarının Avrupa Birliği yaptırımları öne sürülerek geçersiz sayılması ve bir kaza durumunda zararın tazmin edilmemesi tehlikesi nedeniyle getirildiği çeşitli vesilelerle vurgulandı.

Küresel deniz ticaretinin yüzde 90’ına teminat sağlayan Uluslararası P&I Kulüpleri Grubu (IGP&I), 5 Aralık’ta yaptığı açıklamada sorunun AB, İngiltere ve ABD'nin Rus petrolüne getirdiği yasaklardan kaynaklandığını belirtti. Grup, Türkiye’nin teyit mektubu şartının ‘yaptırım ihlali dahil olmak üzere her koşulda sigorta teminatının geçerli olduğunu doğrulamak” anlamına geldiğini savunarak; AB, İngiltere ve ABD yaptırımlarını ihlal edebilecek böyle bir mektubu vermeyeceklerini bildirdi.

Küresel deniz ticaret filosunun yüzde 80'inden fazlasını temsil eden Uluslararası Denizcilik Örgütü (ICS), Türkiye’nin, petrol taşıyan gemiler karasularından geçerken yaptırım ihlali durumunda bile sigorta teminatının geçerli olmasını istediğini, bu düzenlemenin alışılagelmiş yükümlülüklerin ötesine geçtiğini ve deniz taşımacılığında gecikmelere yol açtığını savundu.

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen ise Türkiye’nin gemilerden sigorta kapsayıcılık teyidi istemesine ilişkin; “Bu gemilerin böyle bir prosedüre konu olması için herhangi bir gerekçe yok” açıklamasını yaptı.

Türkiye’nin teyidini istediği sigorta teminatı neleri kapsıyor?

P&I sigortası çevre kirliliği, enkaz kaldırma ve üçüncü kişilere verilen zararlardan karantinaya, rotadan sapma masraflarından savaş risklerine kadar oldukça geniş alanda sorumlulukları teminat altına alıyor. Kirlilik, enkaz kaldırma gibi büyük hadiselerde milyarlarca dolarlık teminat veriliyor. P&I sigortası teminatını aşan durumlarda ise devreye Türkiye’nin de taraf olduğu anlaşma ile kurulan IOPC fonları (Uluslararası Petrol Kirliliği Tazmin Fonları) giriyor.

Nasıl bir seyir izlendi?

Türkiye, tehlikeli yük taşıyan gemiler karasularından geçerken meydana gelebilecek bir kazada sigortacıların tazmin sorumluluğunu karşılamaması riskini almayacağını vurgulayarak, 2002’den bu yana uygulanan kural uyarınca geçerli bir P&I sigortası sunamayan ham petrol tankerlerinin Türk Boğazlarından geçmesinin söz konusu olmadığını bildirdi. (Türk Boğazları Deniz Trafik Düzeni Yönetmeliği Uygulama Talimatı Madde 12)

Türkiye ayrıca, Birleşmiş Milletler yaptırım kararları dışında hiçbir yaptırım kararına uymak zorunda olmadığını, bununla birlikte, yaptırıma konu olup sigorta poliçesi geçersiz sayılacak ‘herhangi bir gemi’ için teyit mektubu sunulmasını talep etmediğini açıkladı.

Öte yandan, Türkiye’nin IOPC fon yetkilileri ile yaptığı görüşmelerde, bir kaza durumunda geminin veya yükün yaptırıma tabi olması ve P&I kuruluşu tarafından tazminden imtina edilmesi halinde, zararın IOPC fonları tarafından da karşılanmaması olasılığı ortaya çıktı.

Türkiye, konunun tüm paydaşları ile görüşmelere devam ettiğini ve deniz ticaretinin devamını sağlamak için büyük çaba gösterdiğini belirterek, sigorta teminatının teyidini istediği gemilerin bayrak devletlerinin sunacağı çözüm önerilerine de açık olduğunu bildirdi.

Sigorta şirketleri ve IOPC’nin savları

AB, 6. yaptırım paketiyle Rusya'dan deniz yoluyla ham petrol tedarikinin 5 Aralık, rafine ürün tedarikinin 5 Şubat itibarıyla tamamen kesilmesine karar verdi. Söz konusu yaptırımlara ek olarak, AB ve G7 ülkelerinin deniz yoluyla taşınan Rus petrolüne tavan fiyat uygulaması devreye girdi. Ancak yaptırımlara AB üyesi bazı ülkeler ve bazı durumlar için istisna getirildi. Örneğin, Rusya menşeli veya Rusya'dan ihraç edilen ham petrol üçüncü ülkelere tavan fiyattan veya tavan fiyat altında satılabiliyor. Ya da Rusya'da yüklenen, Rusya'dan çıkış yapan veya Rusya'dan transit geçen ham petrol kargosu, hem menşeinin hem de sahibinin Rus olmaması şartıyla tavan fiyat uygulamasına tabi olmuyor.

AB yaptırımları, Rus petrolünü taşıyan gemilere nakliye, sigorta, reasürans ve aracılık hizmeti sunulmasını yasaklıyor. Ancak yaptırımlara getirilen istisnalar, AB ve G7 ülkelerindeki sigortacıların ve reasürörlerin Rus petrolünün nakliyesine teminat sağlamasına izin veriyor. (Uluslararası P&I Kulüpleri Grubu 9 Aralık’taki sirkülerinde P&I sigortacılarının tavan fiyat uygulaması kapsamında Rus ham petrolü sevkiyatları için teminat sağlayabileceğini bildirdi.) Diğer yandan, Kazak ham petrolü gibi Rus limanlarından yüklenen ancak Rus menşeli olmayan ve sahibi Rus olmayan ürünün satışında veya taşınmasında zaten bir kısıtlama bulunmuyor.

Denizcilik Genel Müdürlüğü’nün 8 ve 9 Aralık tarihli açıklamalarında sigorta şirketleri için bir geminin ambargoya tabi olup olmadığının belirlemesinin sıradan bir uygulama olduğu belirtilerek, boğazlardan geçmek için bekleyen petrol yüklü gemilerin büyük çoğunluğunun AB’ye ait gemiler olup, taşınan petrolün çok büyük bir bölümünün de AB limanlarına gitmekte olduğu vurgulandı. Açıklamada, AB sigorta firmalarının AB’ye ait gemilere sigorta teyit mektubu vermemesinin sebebinin anlaşılamadığı ifade edildi.

Yaptırıma tabi gemi ya da yüksek belirlemek Türkiye’nin işi değil

Denizcilik ve sigorta kaynaklarına göre deniz yoluyla taşınan petrolün menşeini belirmek her zaman mümkün olmuyor. Tankerler bildirdikleri limanda değil yolda başka bir yerde petrolü boşaltabiliyor ya da denizde demirlemeye uygun alanlarda gemiden gemiye aktarma yapabiliyor. Dolayısıyla bildirilen varış noktaları hangi menşeli petrolün nereye vardığını tam olarak yansıtmayabiliyor.

AB, yaptırım rehberinde petrolün Rusya menşeli olup olmadığını belirlemede AB'nin tercihli olmayan menşe kurallarının geçerli olduğunu; AB yasalarına tabi şirketlerin, petrolün menşeini değerlendirirken gerekli özeni göstermesi ve menşe sertifikası dahil ellerindeki belgelere güvenmeleri gerektiğini salık veriyor.

Özetle; sigorta şirketleri boğazlarda bekleyen gemiler sorununun Rus petrolüne ambargodan kaynaklandığını vurguluyor. Türk denizcilik makamları da, Türk Boğazlarından taşınacak petrolün menşeini ayırt etmelerinin mümkün olmadığını, bu nedenle tankerlerden P&I sigortalarının geçerliliğini kanıtlamalarını talep ettiklerini belirtiyor.

Teminat mektubu sunmayan gemi çıkarılacak

Denizcilik Genel Müdürlüğü, gerekli teyit mektubunu sunmayan gemilerin alınacak ilave tedbirlerle Türk karasularından çıkarılacağını duyurdu.

Küresel ticaretin yaklaşık yüzde 90’ının deniz yoluyla yapıldığı hesaba katıldığında, Türkiye’nin sigorta teminatı talebinin karşılanmamasının sebepleri daha çok merak uyandırıyor.