Bloomberght
SON DAKİKA
Bloomberg HT Haberler "Bu yıl en büyük risk ekonomik durgunluk ve gerileme"

"Bu yıl en büyük risk ekonomik durgunluk ve gerileme"

  • Bloomberg HT yayınına katılan Zürih Sigorta Grubu CEO'su Yılmaz Yıldız, "Bu yıl iş insanları için en büyük risk ekonomik durgunluk ve belirsizlik" dedi.

Giriş: 03 Aralık 2025, Çarşamba 18:31
Güncelleme: 03 Aralık 2025, Çarşamba 18:31

Dünya Ekonomik Forumu'nun yaklaştığı günlerde, küresel riskler raporu dünya gündemindeki yerini aldı. Bloomberg HT yayınına katılan Zürih Sigorta Grubu Türkiye CEO'su Yılmaz Yıldız "Küresel iş dünyası ekonomik durgunluk ve gerilemeden rahatsız" dedi.

Yıldız "Bu raporun özünü, dünya genelinde 11 bin yöneticiyle yapılan kapsamlı bir anket oluşturuyor. İş insanlarından, ekonomik, jeopolitik, sosyal, teknolojik ve çevresel olmak üzere beş farklı risk grubunda yer alan 34 farklı riski değerlendirmeleri ve kendi bölgeleri için en yüksek beş riski belirtmeleri istendi. Zürih Grubu’nun stratejik ortağı olduğu Dünya Ekonomik Forumu'nun bu çalışması, iş dünyasının önümüzdeki iki yıl için önceliklendirdiği riskleri net bir şekilde ortaya koyuyor" değerlendirmesinde bulundu.

G20 ülkelerindeki iş insanları nezdinde yapılan bu değerlendirmeye göre, en büyük riskin geçen yılda olduğu gibi bu yıl da ekonomik durgunluk ve gerileme olarak konumunu koruduğunu belirten Yıldız "İkinci sıradaki risk geçen yıl nitelikli iş gücü eksikliği iken, bu yıl yerini yetersiz kamu hizmetleri ve sosyal güvenlik sistemindeki zaaflara bıraktı. G20 risklerinin ilk beşini ise ekonomik durgunluk, yetersiz kamu hizmetleri, işsizlik ve ekonomik fırsat eşitsizliği, enflasyon ve son olarak yanlış bilgi ve dezenformasyon oluşturuyor" dedi.

"Çin'in payı yükseliyor"

Yıldız, bu ekonomik dalgalanmanın, II. Dünya Savaşı sonrası kurulan ve şu an değişim içinde olan ekonomik düzenin bir tezahürü olduğunu belirterek "ABD’nin dünya gayri safi milli hasılasındaki payının yüzde 50’den yüzde 20-25 seviyelerine düşmesi ve Çin’in payının yüzde 2’den yüzde 20’ye çıkması, bu düzenin değişmesinin temel nedenleri arasında gösteriliyor" dedi.

Bölgesel risklere bakıldığında, Avrupa’nın en büyük sorunlarından biri nitelikli iş gücü eksikliği ve demografik zorluklar olarak öne çıktığını vurgulayan Yıldız "Nüfusun hem azalması hem de yaşlanması nedeniyle, Avrupa’da çalışan nüfusun emekli nüfusu finanse etme dengesi bozulmuş durumda. Bu durum kamu harcamalarını ve sosyal güvenlik sistemlerini zorluyor. Avrupa'nın iş gücü ihtiyacı nedeniyle göçmen ve mülteci ithal etme zorunluluğu bulunsa da, siyasetçiler bu konuda ciddi bir toplumsal dirençle karşılaşıyor; bu da siyasi riskleri ve politik kutuplaşmayı beraberinde getiriyor. Öte yandan, teknolojik gelişmelerin hızlanmasıyla yapay zekanın kullanımı (deep fake, Chat GPT gibi) sonucu ortaya çıkan yanlış bilgi ve dezenformasyon, özellikle 2024 ve 2025’te dünya genelinde yapılacak seçimlerin sonuçlarını manipüle etme potansiyeli nedeniyle önemli bir küresel risk olarak görülüyor" dedi.

"Türkiye için en büyük risk makroekonomik öngörülebilirliğin kaybolması "

Türkiye’nin risk profiline değinen Yıldız "2025 riskleri listesinde ekonomi ağırlıklı konular ilk sıralarda yer alıyor: Birinci sırada işsizlik ve ekonomik fırsat eşitsizliği, ikinci sırada ise enflasyon bulunuyor. Türkiye'deki genç nüfusun önemli bir kısmının (yüzde 20-25) ne eğitimde ne de işte olduğu (NEET) bilgisi, ekonomik fırsat eşitsizliğini pekiştiriyor. Aynı zamanda, işi olan bireylerin dahi artan enflasyon karşısında geçim sıkıntısı yaşaması ve hayat standartlarının düşmesi, ekonomik fırsat eşitsizliği algısını güçlendiriyor" dedi.

Zürih Grubu Türkiye CEO’su Yıldız, Türk ekonomisinin esnekliği ve dayanıklılığı nedeniyle her zaman temkinli iyimser olduğunu belirtti. Türkiye için en büyük riskin, enflasyonun veya döviz kurunun belirli bir seviyede olmasından ziyade, yatırım kararlarını 5-10 yıllık perspektifte alan iş dünyası için makroekonomik öngörülebilirliğin kaybolması olduğunu kaydeden Yıldız'a göre, makroekonomik istikrar ve öngörülebilirlik sağlandığı sürece Türkiye ile ilgili diğer tüm riskler yönetilebilir olacak.