Advertisement
HABERLER ABONE OL

ABD merkezli dev fonların liderleri resesyon konusunda farklı görüşler ortaya koyuyor.

Duquesne Family Office kurucusu ünlü yatırımcı Stan Druckenmiller 2023’te resesyon beklediğini, resesyonu takiben önümüzdeki 10 yıl boyunca durgun bir piyasa öngördüğünü belirtti.

CNBC’nin New York’taki Delivering Alpha konferansında konuşan Druckenmiller “2023’te resesyon görmezsek buna çok şaşırırım” ifadelerini kullandı.

Fed’in parasal genişlemesini uzun zaman önce bitirmesi gerektiğini belirten Drucken Miller “Bedava para ve tahvil alımı kötü kararlara yol açıyor” diye konuştu.

Citadel Kurucusu Ken Griffin ise aynı konferansta Druckenmiller’a göre daha az kötümser bir öngörü yaptı. Resesyon ihtimaline oldukça odaklandığını belirten Griffin yine de sağlıklı işgücü piyasası ve güçlü tüketici ile birlikte hisse senetleri piyasalarının dayanıklılık sergilediğine vurgu yaptı.

Tüketicilerin seyahat ve elektronik gibi sektörlerde daha fazla harcama yaptıklarını, bu harcamaların ekonomi için arkadan esen çok güçlü bir rüzgar anlamına geldiğini belirten Griffin “Bir dizi kritik sektörde görünüm çok iyi durumda. ABD ekonomisi hala çok güçlü. Dördüncü çeyrekte reel ücret büyümesi bile yaşanabilir” dedi.

"JPMorgan'ın modellemesine göre resesyon neredeyse kesin"

JPMorgan modellemesi ise resesyonun neredeyse kesin olduğunu ortaya koydu.

Fed’in son faiz kararında geleceğe dair daha şahin bir duruş sergilemesinin ardından yüzde 6,5 düşen S&P 500 endeksi JPMorgan modellemesine göre yüzde 92 resesyon ihtimaline işaret ediyor. Bu oran ağustos ayında yüzde 51 seviyesindeydi.

Dünya Bankası Başkanı David Malpass, eurodaki zayıflama ve yüksek enflasyonun Avrupa'da resesyon olasılığını artırdığını ifade etti.

Malpass, Stanford Üniversitesi'nde düzenlenen bir etkinlikte yaptığı konuşmada, dünyanın üst üste gelen krizlerle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Gelişmekte olan dünya için en acil tehlikenin küresel büyümedeki keskin yavaşlamanın küresel resesyona dönüşmesi olduğunu belirten Malpass, birçok gelişmekte olan ülkenin salgın öncesi dönemdeki kişi başına düşen milli gelir seviyelerine ulaşamadığını kaydetti.

Malpass, ABD ekonomisinin bu yılın ilk iki çeyreğinde daralma yaşadığını anımsatarak, Çin'in ekonomik büyümesinin de Kovid-19 salgınına karşı alınan karantina önlemleri nedeniyle keskin bir şekilde yavaşladığını aktardı.

Avrupa'nın ise Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaş nedeniyle enerji fiyatlarındaki ani artışla karşı karşıya kaldığına işaret eden Malpass, "euronun zayıflığı ve yüksek enflasyon, Avrupa'da resesyon olasılığını artırdı ve euro bölgesinin uzun vadeli büyüme görünümünü daha da kısıtladı." dedi.

Malpass, gelişmekte olan ülkelerin, gelişmiş ekonomilerdeki enflasyon, yavaşlayan büyüme, düşük verimlilik, küresel enerji kaynaklarının tükenmesi ve yüksek faiz oranları gibi eğilimlerin 2023'ten sonra da devam etmesi riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti.

Dünya Bankası Başkanı Malpass, küresel enerji üretiminde Rusya'ya bağımlılığın azalmasının yıllar alabileceğini, bunun da stagflasyon riskini veya düşük büyüme ve yüksek enflasyon dönemini uzatabileceğini dile getirdi.

Dünya Ticaret Örgütü Genel Direktörü Ngozi Okonjo Iweala, küresel ekonomiye yönelik karamsar görüşlerini paylaşan son isim oldu.

"Göstergeler iyi değil" diyen Iweala Ukrayna'daki savaş, iklim krizi, gıda fiyatları ve enerji şoklarıyla küresel resesyona doğru yaklaşıldığını söyledi. Cenevre'de konuşan Iweala "Şimdi yaklaşan resesyona karşı mücadele etmeliyiz. Bir resesyona doğru ilerlediğimizi düşünüyorum. Büyümeyi yeniden canlandırmalıyız" değerlendirmesini yaptı.

Aynı zamanda eski Nijerya Maliye Bakanı olan Iweala Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin tetiklediği gıda güvenliği ve enerjiye ulaşılabilirlik konularına odaklandıklarını belirtti. Gıda güvenliğine yönelik kaygılarını dile getiren Iweala "Beni en çok endişelendiren şey kıtlık ihtimali. Enerjiye erişim de şu anda sıkıntılara yol açıyor" diye konuştu.

Iweala enflasyonun özellikle yoksul kesimi vurduğunu ve küresel Merkez Bankaları'nın faiz artırmaktan başka seçeneği olmadığını belirtti.

DTÖ'nün gelecek ay 2022 ticaret projeksiyonlarını aşağı yönlü revize etmesi bekleniyor. Nisan ayında kurum küresel mal ticaretine ilişkin 2022 büyüme beklentisini yüzde 4,7'den 3'e düşürmüştü.