Dünya Bankası: Avrupa ve Orta Asya ekonomileri bu yıl yüzde 4,45 daralacak
Dünya Bankası tarafından, Avrupa ve Orta Asya bölgesindeki yükselen ve gelişmekte olan ekonomilerin bu yıl yüzde 4,45 daralmasının ve 2008 küresel finansal krizinden bu yana en kötü resesyonu kaydetmesinin beklendiği bildirildi
Dünya Bankası'ndan bugün yayımlanan Avrupa ve Orta Asya (ECA) Ekonomik Güncelleme Raporu'na dair yapılan açıklamada, bölgede büyümenin 2021'de iyileşmesi ve yüzde 1,1 ila yüzde 3,3 aralığında gerçekleşmesinin beklendiği ifade edildi.
Bununla birlikte, görünümde halen önemli bir belirsizliğin bulunduğuna işaret edilen açıklamada, risklerin aşağı yönlü olduğu vurgulandı.
Açıklamada, toparlanmanın hızının yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ne kadar süreceğine, aşının bulunmasına ve dağıtımına, küresel ticaret ve yatırımlardaki iyileşmenin derecesine bağlı olacağı aktarılarak, "Sonuç olarak, pandeminin kötüleşmesi durumunda, bölgedeki büyüme beklenenden daha da zayıf gerçekleşebilir. Avrupa ve Orta Asya bölgesindeki yükselen ve gelişmekte olan ekonomilerin bu yıl yüzde 4,45 daralmasını ve 2008 küresel finansal krizinden bu yana en kötü resesyonu kaydetmesini bekliyoruz." denildi.
Pandeminin yol açtığı daralmanın bölgedeki tüm ülkelerde yoksulluğu artırmasının da beklendiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Günlük 3,2 dolarlık yoksulluk sınırı baz alındığında, tahminler 2 milyondan fazla insanın yoksulluğa düşebileceğini göstermektedir. Üst-orta gelirli ülkelerde yaygın olarak kullanılan günlük 5,5 dolarlık yoksulluk sınırı esas alındığında ise yoksulluktaki artış 6 milyon kişiye kadar çıkabilecektir. Pandemi, bölgedeki sağlık ve eğitimi de olumsuz etkiledi. Virüs şimdiye kadar binlerce kişiyi öldürdü ve hayatta kalan kişilerden bazıları sağlıklarında uzun süreli etkileri olacak hasarlar yaşadı. Okulların kapanması bir tam okul yılının 3'te 1'ine karşılık gelen bir öğrenme kaybına yol açabilecektir. Bunların dezavantajlı geçmişlerden gelen öğrencileri orantısız bir şekilde etkileyerek eşitsizlikleri daha da ağırlaştırması muhtemeldir."
"Ülkelerin gelecekte başarılı olabilmesi için daha fazla şey yapılmalı"
Açıklamada, yüksek öğretime erişimi artırma ve kalitesini iyileştirilmenin yanı sıra yetişkinlerde sağlık risk faktörlerini azaltmanın da bölgede dayanıklı bir toparlanma süreci için kilit bir gereklilik olduğu vurgulanarak, "Dünya Bankası'nın İnsan Sermayesi Endeksi'nde ölçüldüğü gibi, bölge ülkeleri nispeten iyi temel eğitim ve sağlık hizmetleri sunmalarına rağmen bireylerin ve ülkelerin gelecekte başarılı olabilmeleri için daha fazla şeyin yapılması gerekmektedir." ifadeleri kullanıldı.
Bölge genelinde, nüfusun yüzde 18'inden fazlasının obezite sorunu yaşadığı aktarılan açıklamada, insanların neredeyse yüzde 23'ü ağır epizodik içici olduğu, neredeyse yüzde 26'sının da halihazırda sigara kullandığı bilgisi verildi.
Açıklamada, bu sağlık risklerinin Doğu Avrupa ve Rusya'da yüksek olduğunun altı çizilerek, bu ülkelerde yetişkinlerin ortalama yaşam süresinin bölgenin en düşük seviyelerini oluşturduğu, bu risklerin yaygınlığının sadece kalp-damar hastalıkların olasılığını değil aynı zamanda Kovid-19 gibi bulaşıcı hastalıkların mortalite ve morbidite sonuçlarını da artırdığı dile getirildi.
Kaliteli yüksek öğretimin insanların hızlı bir şekilde değişen iş gücü piyasalarında rekabetçi kalabilmeleri için kritik önemine işaret edilen açıklamada, şu değerlendirmelere yer verildi:
"Batı Balkanlar, Doğu Avrupa, Güney Kafkasya ve Orta Asya ülkelerinde yüksek öğretimin iyileştirilmesi aynı zamanda sürekli devam eden dışarıya göç karşısında bu ülkelerin yüksek nitelikli iş gücünü elde tutmalarına yardımcı olacaktır. Bölge genelinde eğitim ve sağlık alanında cinsiyet farklılıkları sınırlı düzeydedir ve bu farklılıkların olduğu yerlerde de daha çok kadınların lehinedir. Raporun bulgularına göre, aslında hem temel hem de yüksek öğretimde diğer gruba yetişmesi gereken kesim erkeklerdir. Bununla birlikte bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanlarında kadınların mevcudiyeti tüm ülkelerde erkeklere göre çok daha düşüktür. Bu disiplinlerde yüksek öğretimi tamamlamış olanların iş bulma ve daha fazla para kazanma olasılığı daha yüksek olduğundan dolayı bu durum önemli sonuçlar doğurmaktadır."
Sigara ve alkol kullanımının bölge genelinde erkekler arasında daha yaygın olduğu, bu nedenle mortalite oranlarının erkeklerde kadınlara göre daha yüksek seyrettiği belirtilen açıklamada, "Rapora göre, temel ve yüksek öğretimde erkek çocukların performansındaki açığı kapatmak, kadınların kariyer hedeflerini yükseltmek ve erkekler arasında sigara ve ağır alkol tüketiminin yaygınlığının azaltılması amacıyla alkol ve tütün ürünlerine uygulanan vergilerin arttırılması gibi politika müdahalelerinin geliştirilmesi önemli zorluklar olarak öne çıkmaktadır." denildi.
"Pandemi sonrası için dayanıklı bir toparlanma süreci için hazırlanmalı"
Açıklamada görüşlerine yer verilen Dünya Bankası'nın Avrupa ve Orta Asya bölgesinden sorumlu Başkan Yardımcısı Anna Bjerde, "Böyle zorlu dönemlerde, Avrupa ve Orta Asya ülkeleri anlık olarak yaşanan krizlerin ötesine bakarak pandemi sonrası için dayanıklı bir toparlanma süreci için hazırlanmalıdırlar. Bunun için, yönetişimi güçlendirmeleri, yatırım ortamını iyileştirmeleri ve yenilikçiliği ve dijital gelişimi desteklemeleri gerekecektir. Kaliteli eğitim ve sağlık hizmetlerine önemli düzeyde ve sürdürülebilir yatırım yapmak da özellikle kritik önem taşıyacaktır." değerlendirmelerini yaptı.
Dünya Bankası'nın Avrupa ve Orta Asya Bölgesi Baş Ekonomisti Aslı Demirgüç-Kunt da yetişkinlerin yaşamları boyunca sağlıklı kalmaları, aktif ve üretken olmaları gerektiğini vurgulayarak, "Sadece hayatta kalma yeterli olmadığı gibi, sadece temel eğitimi tamamlama da yeterli değildir. Aktif ve üretken bir yaşlanmayı tehlikeye atabilecek obezite, sigara ve aşırı alkol tüketimi gibi sağlık risklerini azaltmak ve yüksek öğretim kurumlarının öğrencileri günümüzün iş gücü piyasası zorluklarına hazırlamalarını sağlamak özellikle önemlidir." ifadelerini kullandı.
AA