Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Dünya Bankası'ndan gelişen piyasalara “yüksek borç” uyarısı

Dünya Bankası'ndan gelişen piyasalara "yüksek borç" uyarısı

Dünya Bankası gelişen piyasa ekonomilerinin yüksek borçluluk nedeniyle finansal şoklara karşı hazırlıksız olduğu ve önlemlerini artırmaları gerektiği uyarısında bulundu

Giriş: 20 Aralık 2019, Cuma 08:45
Güncelleme: 20 Aralık 2019, Cuma 08:45

Dünya Bankası gelişen piyasa ekonomileri için yarım yüzyılın en büyük, en hızlı ve en geniş çaplı borç artışının politika yapıcıların finansal şoklara karşı önlemleri hızlı bir şekilde artırmaları gerektiği anlamına geldiği uyarısında bulundu.

Dünya Bankası'nın Perşembe günü yayınladığı raporuna göre bu ekonomilerdeki borçlar 2018'de 55 trilyon dolar ile GSYİH'nin yüzde 170'i seviyesine yükseldi. Gelişen ekonomilerin toplam borç seviyesi sekiz yılda yüzde 54 arttı. Düşük gelir grubundaki ülkelerde borçlanma GSYİH'nin 2010'daki yüzde 48'inden yüzde 67'sine yükseldi.

Kurum tarafından yapılan çalışma mevcut borç artışının 1970 yılından bu yana kaydedilen,tamamı çok düşük reel faizlerle başlayıp finansal krizlerle biten üç hızlı büyüme döneminden daha fazla olduğunu gösteriyor. Söz konusu dönemlerin tamamı gelişen piyasalar için zayıflatıcı oldu. Raporunda hükümetlerin yeni borcun faydaları ve maliyetleri arasında doğru dengeyi bularak riski kontrol altına almaları gerektiği belirtildi.

Dünya Bankası Başkanı David Malpass'ın raporla birlikte yaptığı açıklamasında “Hem kamu hem de özel sektör borcunun aynı anda birikmesi geçmişte özellikle kişi başına düşen GSYİH'nin ve yatırımların düşmesiyle sonuçlanan finansal krizlere yol açtı.” ifadesi yer aldı.

Malpass, “Gelişen ekonomiler bütçe açığı, yabancı para cinsinden yüksek şirket borçları ve yüksek cari işlemler açığı nedeniyle son krizde olduğundan daha kırılgan.” dedi ve “Bu mevcut şartların risk primlerindeki ani bir artışın bir finansal krize zemin hazırlayabileceği” anlamına geldiğini söyledi.

Banka geçen ay gelişen piyasaların sert bir küresel gerilemeye on yıl önceki finans krizi öncesine kıyasla daha az hazırlıklı olduğu ve önlemlerini acilen artırmaları gerektiği uyarısında bulunmuştu.