Advertisement
HABERLER ABONE OL

İstanbul Bilgi Üniversitesi Rekabet Hukuku Merkezi Direktörü Doç. Dr. Kerem Cem Sanlı e-ticarete yönelik kanun teklifini değerlendirdi.

Bloomberg HT’ye konuk olan Sanlı, teklifin ticaret platformlarının pazar gücüne ve yoğunlaşmasına odaklandığını ve piyasa gerçekleriyle bağdaşmayan müdahaleci maddeler içerdiğini söyledi.

Sanlı sözlerine şöyle devam etti:

İki tane temel mesele var. Platformlar çok büyüdü ve satıcılar açısından bakarsak platform üzerinden satış yapan satıcılar asimetrik bir pazar gücüne sahip oldu. İkincisi ekonomik yoğunlaşma… Teklif iki problem üzerine inşa edilmiş. Bu açıdan yasal düzenleme yapmak dünyadakilerle paralel ama Türkiye’deki ile ilgili birkaç tane problem var. Aynı anda benzer yasal düzenlemeyi Rekabet Kurumu’nun yaptığını biliyoruz. Dolayısıyla iki yasal düzenleme eşzamanlı olarak gidiyor ki bu karmaşa doğuracaktır. İki, bu yasal düzenleme paydaşlarının söz sahibi olmadığı, tartışılan bir yasal düzenleme. Üçüncüsü dünyada hazırlanan bu konuda örnekler var, takip ettiğimiz Avrupa Birliği’nden ayrılan, sapan bazı açılardan oldukça müdahaleci diyebileceğimiz, piyasa ekonomisi gerçekleri ile bağdaşmayan birtakım düzenlemeler içeriyor. Baktığımız zaman teklif piyasanın dinamiklerini bozabilecek, yatırım yapma gücünü azaltabilecek ve serbest pazarı bozabilecek birtakım kurallar içeriyor.

“Platform üzerinden satış yapanlar açısından olumlu”

Teklifin özellikle platform üzerinden satış yapan satıcıları platforma karşı güçlendirecek maddeler içerdiğini de sözlerine ekleyen Sanlı, “Satıcılarla olan ilişki açısından yani platformun kendi üzerinden satış yapan satıcılarla olan ilişkisi açısından baktığımız zaman platformlar çok güçlü ve her dediklerini satıcılara kabul ettirme etkileri var. Satıcılar ve bu platformlar arasındaki ilişkiyi düzenlemek isabetli. Bu çok önemli bir şey, bir boyutuyla platform ve satıcılar arasında denge gözetiyor, satıcıların gücünü artırıyor” dedi.

“Platform kendi markasını kendi platformu üzerinden satamayacak”

Teklifte endişe oluşturan maddeler hakkında da bilgi veren Sanlı, yasa koyucular tarafından platformalara müdahale edilmezse uzun vadede tüketicinin refahının olumsuz etkileneceği yani fiyatların artacağını ve çeşitlilik ve kalitenin azalacağı ilişkin bir endişesinin olduğunu ve teklifle artık platformların kendilerinin ürettikleri markaları kendi platformları üzerinden satmasının önüne geçildiğini söyledi.

Sanlı sözlerine şöyle devam etti:

Teklifte satıcıları daha fazla serbest bırakmak ve bu platformları tüketicilere zarar verecek birtakım uygulamalara son verilmesi düşünülüyor fakat sorun şu burada birtakım düzenlemeler ölçüsüz, başka yasal düzenlemelerde görmediğimiz tarzda hükümler var. Mesela platform kendi markasını platform üzerinden satamaz diyor, yasanın yapısına baktığımız zaman getirilen yükümlülükleri genellikle bu platformun elde ettiği ciroya göre yani daha doğrusu net işlem hacmine göre öngörüldüğünü görüyoruz. Eşikler var ve buradaki endişe kendi markasını diğer markalar karşısında kayırması ve satıcıları olumsuz etkilememesi.

“Ciddi vergi yükü geliyor”

En önemlisinin vergi ile alakalı maddeler olduğunu belirten Sanlı, “Olağanüstü bir vergi getirilmiş rekabet politikası ve yoğunlaşma ile pek alakası yok. Burada yapılmak istenen şey çok büyüyen platformları vergilendirmek suretiyle yatırım iştahını öldürmek ve belli bir ciro üzerine çıkarmamak. Öngörülen cirolar elde edilirse zaten o platformu faaliyet gösterme imkanı kalmaz. Çünkü vergi ve lisans ücretine ilgili platformun cirosundan değil net işlem dediğimiz üzerinden yapılan işlemler tutarından alıyor, bu vergiler çok fazla.

“İndirimlere kısıtlama gelecek”

Tüketiciyi etkileyen en önemli konunun ise indirimlerle alakalı olduğunu belirten Sanlı, “İndirim kısıtlamaları var tüketiciyi etkileyecek kısmı da bu… Yasada bence olmaması gereken mantığı anlaşılıyor ama amaç açısından çok da ölçülü olmayan düzenlemeler olarak söyleyebiliriz” dedi.