Advertisement
HABERLER ABONE OL

Ekonomistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Naci Ağbal'ın göreve gelir gelmez başlattığı sıkılaşma döngüsünün Ocak toplantısında duracağını öngördü.

Bloomberg HT Araştırma Birimi'nin 22 kurumun katılımyla düzenlediği ankette medyan beklenti 21 Ocak'taki toplantıda politika faizinin değiştirilmeyeceği yönünde oldu.

Ankette 3 kurum politika faizinin 50 baz puan artırımla yüzde 17,5 seviyesine, 5 kurum ise 100 baz puan artırımla yüzde 18 seviyesine çıkarılacağını öngördü.

Ağbal göreve geldiğinden bu yana faiz 6,75 puan artırıldı

Kasım ayında göreve gelen Naci Ağbal'ın ilk toplantısında politika faizini 4,75 puan, ikinci toplantısında da 2 puan yükselterek yüzde 17 seviyesine kadar çıkarmıştı.

Açıklamalarında fiyat istikrarına vurgu yapan Ağbal, son olarak TBMM'de yaptığı sunumda da para politikasında fiyat istikrarına öncelik verileceğini belirtmişti.

Ağbal TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaptığı sunumda, "Fiyat istikrarı ile istikrarlı ve hızlı büyüme arasındaki pozitif ilişki, ekonomideki öngörülebilirliğin sağlanmasıyla iş ve yatırım ortamının iyileşmesinden kaynaklanmaktadır. Fiyat istikrarı ekonomik istikrarın uzun vadeli refahın temel ölçütlerinden en önemlisini oluşturmaktadır. Merkez bankaları, toplumsal refah artışına en büyük katkıyı fiyat istikrarını sağlayarak yapar. TCMB enflasyon hedeflemesi rejimini kararlı bir şekilde uygulayacak. Para politikası kararları fiyat istikrarı önceliği korunarak alınacak." ifadelerini kullanmıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yüksek faiz eleştirileri devam etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise yüksek faiz konusundaki itirazlarını sürdürdü. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu yönetim kurulu üyeleriyle biraraya geldiği toplantıda "Fiyat istikrarı temel hedefimiz. Enflasyonu yüzde 30'lar civarından tek hanelere düşürdük. Yüksek faize karşıyım, bunları yaşadıklarımızdan çıkararak söylüyorum. Bankalar karlarına bakıyor, faiz yükü yatırımcıyı eziyor. Bize yatırım, istihdam, üretim ve ihracat lazım" diye konuşmuştu.

Erdoğan faiz konusunda şu açıklamaları yapmıştı: "Şu anda karşımda ağırlıklı yatırımcılarımız var, girişimcilerimiz var, birçoklarınız faiz yükü altında nasıl ezildiğini biliyorum. Bu bankaların sizi nasıl sömürdüğünü biliyorum. Yeri geldiği zaman Türkiye’yi bir faiz cenneti haline getirmekten bahsediyoruz, öbür taraftan bankalarımız, gerek kamu, gerek özel sektör ne kadar kar etmişler bunu konuşuyorlar. Tamam da sen ne kadar yatırımcı kazanırdın bu ülkeye bir de bunu söylesene. Bana yatırım lazım, istihdam lazım, üretim lazım, ihracat lazım. Eğer bu dört başlık yoksa hiçbir şey yok.

Şu anda dünyaya bakalım ABD’de faiz oranı ne? Japonya’ya bakalım ne? Eksi. Gelelim Avrupa’ya; bir-iki. İsrail, eksi. Bütün bunlar apaçık ortadayken, biz yüksek faizlerle övünüyoruz ya. İnandığım bir şey var; yüksek faizle bir yere varamayız. Borcu yüksek faizle kendimize dışarıdan imkan sağlamakla değil, kendi kaynaklarımızla bunu nasıl öderiz bunun çalışmasını yapacağız, bunun başka çıkışı olmaz. Asıl iş faizi düşürmek suretiyle enflasyonu aşağı çekmektir”