Elvan: Kur geçişkenliğinin enflasyondaki etkisi arttı
Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, enflasyonla mücadelenin tüm politikalarının merkezinde olduğunu belirtti. Elvan, kur geçişkenliğinin enflasyon üzerindeki etkisinin de arttığına dikkat çekti.
Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Bursa'da iş dünyasıyla buluşmasında enflasyonla mücadele yönünde mesajlar verdi.
Elvan, "Enflasyonla mücadele tüm politikalarımızın merkezinde. Kararlı duruş ve uygulanan politikalar enflasyonda yukarı yönlü beklentilerin kırılmasında önemli bir rol oynayacak. Kısa vadeli kazanımlar uğruna asla enflasyon hedefimizden kopmayacağız" ifadelerini kullandı.
Elvan kur geçişkenliğinin enflasyon üzerindeki etkisinin de arttığını belirtti.
Bakan Elvan konuşmasında, “Kur istikrarının sağlanması ve enflasyonun düşmeye başlamasıyla birlikte ülkemizin risk primi de düşecek, sermaye girişi hızlanacak, Türk Lirası varlıklara talep artacak ve oluşan güven ortamı istikrarlı büyümeyi de beraberinde getirecek” ifadelerini kullandı.
Aşının olumlu etkisini önümüzdeki dönemde hem ekonomide hem de sosyal hayatta göreceğiz diye konuşan Elvan pandemi desteklerinin de devam edeceği mesajını verdi.
Şirketlere halka arz çağrısı
"Şirketler finansman için halka arzı değerlendirmeli" diyen Elvan ayrıca şirketlere "Ödeyebileceğiniz kadar borç alın, büyük yüklerin altına girmeyin" uyarısında bulundu.
Elvan, finansal erişimi için bankacılık sektörünün yanı sıra faizsiz finans sistemi ve sermaye piyasalarını daha da derinleştirecek politikalara hız vereceklerini söyledi.
"Gereken tedbirleri gereken zamanda alacağız"
Elvan, salgından etkilenen işletmelere çeşitli hibe destekleri sunduklarını ifade ederek konuyla ilgili şunları söyledi:
"Vergi ve sosyal güvenlik prim ödemelerinde ertelemeler getirdik, KDV ve kira stopajlarında indirimler yaptık. Üretimde sürdürebilirliği sağlamak için benzersiz adımlar attık. Kısa çalışma ödeneği, işsizlik ödeneği, nakdi ücret desteği ve normalleşme desteği gibi mekanizmalar, Türk sanayisini bu zorlu dönemde ayakta tuttu. Bahsettiğim bu dört uygulamayla, 9,5 milyon vatandaşımıza 55 milyar liralık bir destek sunduk. Bütçeden ve çeşitli fonlardan sunduğumuz desteklerin tutarı 141 milyar lirayı aştı. Yıl sonuna kadar bu tutarın 191 milyar liraya, yani milli gelirin yüzde 3,4'üne ulaşmasını bekliyoruz. Şunu da çok net ifade edeyim, bundan sonraki süreçte de ihtiyaç duyan her kesimin yanında olmaya devam edecek, gereken tedbirleri gereken zamanda alacağız. Kimsenin bundan en ufak bir kuşkusu olmasın."
Aşılama konusuna da değinen Elvan, "Günde 1 milyon dozun üzerinde aşı yapılıyor, bakınız bu muazzam bir başarıdır. İnşallah bu durumun olumlu etkisini de önümüzdeki dönemde, hem ekonomide hem de sosyal hayatın normalleşmesinde göreceğiz. Atılan adımların katkısıyla, 2020 yılını büyümeyle kapattık. Ekonomik aktivite 2021'in ilk çeyreğinde canlı bir performans gösterdi." diye konuştu.
200 milyar doları aşan ihracat beklentisi
Bakan Elvan, ilk çeyrekteki yüzde 7'lik büyümenin yüzde 30'unu imalat sanayinin tek başına sırtladığını anlatarak, "Yine bu dönemde, dış talebin ve yatırım harcamalarının da büyümeye önemli bir katkı sağladığını görüyoruz. İhracat tarafı çok güçlü gidiyor, bu sene tarihimizde ilk defa 200 milyar doların üzerine bir ihracat performansı gerçekleştireceğimize inanıyorum." ifadesini kullandı.
Bursa'nın ihracat rakamlarının da yılın ilk 5 ayında, geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 38'in üzerinde arttığını vurgulayan Elvan, şöyle konuştu:
"Sizlerin de desteği ile yıl sonu hedefimize ulaşacağımızdan hiç kuşkum yok. Makroekonomik politikalarımızda 3 temel önceliğimiz var. Birincisi, ekonomide dengesizlik ve kırılganlık oluşturmayacak, kaliteli ve istikrarlı bir büyümeyi temin etmek. Bizim için önemli olan büyümenin sürdürülebilirliği ve kapsayıcılığıdır. İstihdam oluşturan, gelir dağılımını iyileştiren, verimliliği artıran ve rekabeti teşvik eden politikalarla büyüme patikamızı şekillendirmek istiyoruz. Bu büyümeden de, tüm vatandaşlarımızın en iyi şekilde faydalanmasını arzuluyoruz. İkinci politika önceliğimiz cari açığın kontrol altına alınması, hatta orta vadede cari fazla veren bir ekonomik yapının hakim kılınmasıdır. Cari açıkla mücadelenin hem dönemsel hem de yapısal unsurlarının olduğunun farkındayız. İhracat pazarlarımızın toparlanıyor oluşu, dönemsel açıdan işimizi kolaylaştırıyor. Benzer şekilde, altın ithalatını azaltmak için uyguladığımız tedbirlerin de müspet etkilerini görmeye başladık. Yılın ilk 5 ayında altın ithalatı, geçen seneye göre yüzde 47 azaldı. Yapısal tarafta da bir dizi tedbir hayata geçecek. Örneğin imalat sanayimizin küresel değer zincirlerine entegrasyonunu daha da artırmak için özel programlar uygulayacağız. İhracatı öncelikleyen yatırımlara ağırlık vereceğiz. Yurtdışı lojistik merkezleri açarak ihracatçıların potansiyel pazarlara erişimini hızlandıracağız."