Erdoğan: Altay tanklarını ordunun emrine vereceğiz
-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Altay tankının Türk Silahlı Kuvvetlerine teslimiyle savunma sanayiinde yeni bir eşiğe geçildiğini, Kahramankazan'daki modern tesisin açılışıyla birlikte gelecek altı yılda 256 adet Altay'ın envantere katılacağını belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Özel Programı’nda Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde açıklamalarda bulundu.
"Millet, binlerce yıldır olduğu gibi, muhabbetle kucaklaştığı müddetçe Türkiye'nin kutlu yolculuğunun önünü kesebilecek hiçbir dahili, harici odak yoktur." ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Terör tehdidinin tamamen sıfırlandığı, her metrekaresinde huzurun en üst seviyede egemen olduğu Türkiye'yi sabırla, azimle, sağduyuyla inşa etmekte kararlıyız."
Bugün 102 yıl öncesine kıyasla çok farklı bir noktada bulunulduğunu kaydeden Erdoğan, savunma sanayiinden ekonomiye, ulaştırmadan eğitime, sağlıktan dış politikaya kadar her alanda büyük bir kalkınma seferberliğinin sürdüğünü altını çizdi.
“Dün Kahramankazan’da savunma sanayimiz adına kıvanç verici bir tesisin açılışını yaptık; Altay’ın Silahlı Kuvvetlerimize teslimini gerçekleştirdik” diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gelecek altı yıl içinde 256 adet Altay tankını ordumuzun envanterine kazandırmayı hedefliyoruz.”
"Savunma sanayi yüzde 80 dışa bağımlıydı"
Kurtuluş Savaşı’nda kağnıyla mermi taşıyan kahramanlardan alınan güçle Türkiye’nin kendi tankını, savaş gemilerini, İHA’larını, helikopterini ve savaş uçağını yaptığını hatırlatan Erdoğan, 20 yıl önce savunma sanayinde yüzde 80 dışa bağımlı olan Türkiye’nin bugün dünya ile rekabet edebilir konuma yükseldiğini kaydetti. Direksiyon emin ve ehil ellerde olduğunda nelerin başarılabildiğini dost-düşman herkese gösterdiklerinin altını çizdi. Barışın, huzurun, iyilik ve adaletin hamiliğini üstlenen bir millet olarak dostları en zor zamanlarında yalnız bırakmadıklarını vurgulayan Erdoğan, savaş ve çatışmaların sona erdirilmesinden insani kriz ve afet bölgelerindeki yardımlara kadar “hem sahada hem masada güçlü bir varlık” gösterdiklerini ekledi.