Erdoğan: Barış Pınarı'nda kararlaştırılan süre saat 22:00'de sona eriyor
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ziyareti öncesi açıklamalarda bulunuyor
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD ile varılan mutabakat çerçevesinde PKK/YPG unsurlarının güvenli bölgeden çekilmesine ilişkin, "700- 800 kadar bir çekilme söz konusu oldu. Diğer kalan 1200, 1300 kadar olanın da süratle çıkmaya devam ettiği, onların da çıkacağı söyleniyor. Tabii biz bunların izini sürüyoruz." dedi.
Erdoğan, günübirlik çalışma ziyareti için Rusya'nın Soçi kentine hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.
"Türkiye ve Rusya, terörün her türlüsü ile mücadele noktasında hemfikirdir." diyen Erdoğan, iki ülkenin de Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliğinin korunması ilkesine sadık olduğunu belirtti.
Barış Pınarı Harekatı'nın, Türkiye'nin güvenliği yanında Suriye'nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliğini de garanti altına alacağına dikkati çeken Erdoğan, "Harekatla Suriye'nin kuzeyinde, ülkemizin güneyinde bir terör koridoru kurma planları boşa çıkartılmıştır. Suriye'nin geleceğinde, PKK/YPG gibi bölücü terör örgütlerine yer yoktur, olmamalıdır. Rusya Federasyonu ile iş birliği içinde bölgemizi ayrılıkçı terör belasından tamamen kurtarmayı ümit ediyoruz. Bu anlayıştan hareketle değerli dostum Putin ile başta Fırat'ın doğusu olmak üzere Suriye'nin kuzeyindeki güncel durumu istişare edeceğiz. Rejim unsurlarının bulunduğu alanlardaki PKK/PYD/YPG mevcudiyetinin sonlandırılması için atılacak adımları da görüşme fırsatını bulacağız. Ayrıca anayasa komitesinin sağlıklı şekilde faaliyet göstermesi ve somut çalışmalar ortaya koyması için neler yapabileceğimizi de görüşeceğiz." diye konuştu.
Erdoğan, görüşmelerinde İdlib Muhtırasına riayetin sağlanmasına ve İdlib'deki sükunetin korunmasına verdikleri önemi de gündeme getireceğini dile getirerek, "Soçi'de gerçekleştireceğimiz temasların bizleri, Suriye ihtilafının kalıcı biçimde çözümüne bir adım daha yaklaştıracağına inanıyorum. Ziyaretimizin ülkelerimiz, bölgemiz ve bilhassa Suriye halkı için hayırlara vesile olmasını Rabb'imden niyaz ediyorum." ifadelerini kullandı.
- "Bizim bu süreç içerisinde muhatabımız Fransa olmamıştır"
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Erdoğan, bir gazetecinin Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un PKK/YPG'nin çekilme süresinin uzatılması yönündeki ifadelerinin hatırlatılması üzerine şöyle konuştu:
"Macron'dan şahsıma gelmiş böyle bir teklif yok. Macron zaten bu tür şeyleri teröristlerle görüşüyor daha çok ve herhalde teröristlerin ona yaptığı teklifi de dolaylı yönden bize aktarma yolunu seçmiştir. Dolayısıyla bizim bu süreç içerisinde muhatabımız Fransa olmamıştır. Biz bu süreç içerisinde görüşmelerimizi Amerika ile yürüttük. Amerika ile yaptığımız bu yürütmeden o da şimdi kendine göre bir şeyler çıkarmanın herhalde gayreti içerisinde."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sahadaki son durum ve güvenli bölgeye destek konusunda Avrupa, ABD veya Rusya'dan bir tavır olup olmadığına ilişkin soruya da şu yanıtı verdi:
"Bize düşen ön hazırlıkları yapmak suretiyle bütün bu bölge ile ilgilenen ülkelere, 'biz dersimizi çalıştık, bak şimdi hep konuşuyorsunuz, sürekli olarak bir şeyler ortaya atıyorsunuz, böyle kuru kuruya konuşmakla bu iş olmaz. Eğer bu gelişmelerde samimiyetiniz varsa dürüstseniz, o zaman yapacağınız bir şey var.' Nedir? Şu anda biz 8 yıldır Suriye'den kaçmak zorunda kalan bu mültecileri ülkemizde ağırlıyoruz ve 40 milyar doların üzerinde bir harcama yaptık. Avrupa Birliği verdiği sözü zaten tutmadı. 2015 ve şu ana kadar verilen o da bizim milli bütçemize değil, uluslararası STK'lar vasıtasıyla Kızılay'ımıza, AFAD'ımıza gelen rakam 3 milyar avro gibi bu civarda bir rakam. Burada da sözü tutmadılar. Dolayısıyla şimdi atılacak adımda biz bir plan proje çalışması yaptık."
Dünyada, aynı anda 4 milyon mülteci koruyan, misafir eden bir başka ülke olmadığının altını çizen Erdoğan, bunu sadece Türkiye'nin yaptığını vurguladı.
- "2-3 hafta önce yine 400 kamyonla gönderilmiş silah, araç-gereç, mühimmat var"
İnsani noktada laf söyleyenlerin çok olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu iş lafla olmuyor. Eğer dürüstseniz, samimiyseniz, buraya 30 bini aşkın tırla araç gereç silah mühimmat getirdiniz. Şu anda biz bu silahların depolandığı yerleri de tespit ettik ve bu silahlar ne yazık ki son görüşme yaptığımız Amerika tarafından buraya gönderildi. Daha kim bilir nerelerden neler çıkacak? Binlerce kargo uçağı ile yine buraya gelen silah, mühimmat, araç-gereç var. Daha 2-3 hafta önce yine 400 kamyonla gönderilmiş silah, araç-gereç, mühimmat var. Şimdi ben soruyorum; yani burada bir terör devleti kurulacak. Böyle bir devletinin kurulmasına Türkiye olarak biz müsaade mi edelim? İki, bu atılan adımların tamamı da Suriye'nin bölünmesine yöneliktir. Biz buna müsaade mi edelim? Biz tam aksine Suriye'nin toprak bütünlüğüne taraftarız, bunu savunuyoruz ama diğerlerinin böyle bir durumu yok. Biz bu kararlılığımızı şu ana kadar nasıl sürdürdüysek, bundan sonra da aynı şekilde sürdüreceğiz."
- "Bunların tamamı çıkacak, çıkmadan bu süreç bitmez"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK/YPG'nin çekilmesine ilişkin olarak da "Şu anda çekilme devam ediyor ve az önce de Savunma Bakanımdan aldığım son bilgilerle de şu an itibarıyla 700- 800 kadar bir çekilme söz konusu oldu. Diğer kalan 1200, 1300 kadar olanın da süratle çıkmaya devam ettiği, onların da çıkacağı söyleniyor. Tabii biz bunların izini sürüyoruz, bunların tamamı çıkacak, çıkmadan bu süreç bitmez." değerlendirmesinde bulundu.
Rusya'nın Türkiye-ABD mutabakatına katılmasının beklenip beklenmediği ve bu durum söz konusu olduğunda Rusya'dan ne gibi bir tavır beklendiğine ilişkin soruyu da Erdoğan, şöyle yanıtladı:
"Şu ana kadar tabii Rusya'nın bizim bu mutabakatımızla ilgili yapmış oldukları açıklamalar hep olumlu ama biz şimdi onu da tabii burada yine Sayın Putin ile ayrıca masaya yatıracağız, onu da ayrıca konuşacağız. Biliyorsunuz bu süreçte en batıdan doğuya doğru yani Münbiç, öbür tarafta Aynu'l Arap, öbür tarafta ise Kamışlı'ya kadar bu bölgede Rusya ve rejimin ortaklaşa attığı bazı adımlar var, bunları da masaya yatırmak suretiyle bu çalışmayı sürdüreceğiz. Temennim odur ki bu görüşmemizde gerek heyetler arası gerek ikili görüşmemizde inşallah arzu ettiğimiz mutabakatı da sağlarız."