Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Erdoğan’dan KDV açıklaması: İndirim uygulamayanlara yaptırım gelecek

Erdoğan: Elektrikte esnaf için de kademeli tarifeye geçilecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, "Bakanlıklarımız, KDV indiriminin fiyatlara yansıtılıp yansıtılmadığını takip edecek, aksi davranış sergileyen firmalara gerekli yaptırımı uygulayacaklardır." dedi. Elektrik tarifelerinde yeni düzenleme yapıldığını açıklayan Erdoğan, "210 kilovat saate kadar düşük tarife ve yüksek tarife rakamları ilgili kurumlarımız tarafından vatandaşlarımızın lehine yeniden değerlendirecektir. Küçük esnaf ve sanatkârı koruyacak şekilde benzer kademelendirme yapılacaktır." ifadelerini kullandı

Giriş: 16 Şubat 2022, Çarşamba 20:29
Güncelleme: 17 Şubat 2022, Perşembe 08:24

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Pirinç, makarna, et, balık, çay, kahve, su, süt ve süt ürünleri, yumurta, yemeklik yağ, şeker ve şekerli ürün çeşitleri, meyve, sebze, kuruyemiş, bakliyat gibi KDV indiriminin ülkemize ve milletimize tekrar hayırlı olmasını diliyorum.

Enflasyonla mücadelede kararlılığımızda KDV düzenlemesi devlet olarak attığımız adımdır. Bakanlıklarımız KDV indiriminin fiyatlara yansıtılıp yansıtılmadığını takip edecek aksi yönde davranacaklara gerekeni yapacaktır. İndirim uygulamayanlar için yaptırım olacak.

Aynı toplantıda üç ayrı başlık altında toplamda 60 milyar liralık kefalet limitiyle uygulamaya geçilen kredi garanti fonu iş insanlarımıza aktırıldı. Bu paketin de iş dünyamıza hayırlı olmasını temenni ediyoruz. Yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılmasındaki yol haritası da kamuoyuyla paylaşılmıştır.

"BAE ile 13 anlaşma imzaladık"

Pazartesi ve salı günleri BAE'ye giderek hem resmi ziyaret gerçekleştirdik hem de Dubai-Türkiye milli gününe katıldık. Toplam 13 anlaşmayla ülkelerimiz arasındaki münasebetlerin ahdi temelini güçlendirdik. Türkiye-BAE ilişkilerine yeni ivme kazandıran bu ziyaretin her iki ülke açısından verimli ve hayırlı neticeler doğuracağına inanıyorum.

Bugünkü kabine toplantımızda da gündemimizdeki hususları istişare ettik. Görüldüğü gibi ülkemize ve hizmetlerimizi kaldığımız yerden çok daha yoğun şekilde sürdürüyoruz. Karantina sürecinde yaptığımız takiplerde tespit ettiğimiz en önemli tespit, dün ile bugün arasında yeteri kadar güçlü, vicdanlı bir irtibatın kurulamadığıdır. Türkiye'nin nereden nereye geldiğini görmeden 2023 hedeflerimizin 2053 vizyonumuzun anlaşılması mümkün değildir.

Hükümete geldiğimizde ülkemizin nüfusu 65 milyondu. Altyapısı, eğitimden sağlığa, adaletten emniyete, ulaşımdan enerjiye her alanda yılların birikimi olan sorun, eksiklik, mahrumiyetlerin ağırlığı altında adeta eziliyorduk.

Karşımızda tarihi, medeniyeti ile küs, potansiyeli ve imkânları küresel baronların temsilciliğini üstlenmiş, ayağına pranga vurulmuş Türkiye gerçeği vardı. Her isteyen evladımızın eğitime ulaşabilmesi, kamuda ve hatta sokakta değerlerine ve kültürüne saygılı muamele görebilmesinin 81 vilayetimizin hepsinde belirli standardın üzerinde temel altyapılardan faydalanması, insanca hayat sürmesinin gerçekten zor olduğu gündemden geçerek bugünlere geldik.

"İstihdamı 30 milyonun üzerine çıkardık"

Eski Türkiye ile bugünkü Türkiye fotoğraflarının doğru, vicdanlı, ahlaklı, sağlıklı mukayesesini yapmak hepimizin görevidir. Günü yaşayarak, kurtararak geleceğimize güvenle bakamayız. Önceliğimiz can ve mal güvenliğimizi tehdit eden terördür. İstiklalimizi ve istikbalimizi hedef alan kuşatmalardır. Teröre ve işsizliğe kalıcı çare bulunmasına mani olan siyasi istikrarsızlıktır.

Musluktan akan suyun, tavanda lambanın, kışı geçirecek nevaleyi temin edebilmenin en büyük sevinç sebebi olan günler yaşadık. Bugün ana sınıfından üniversiteye, dünyanın imrenerek baktığı şehir hastanelerimizle, bölünmüş yol ağımız ve sayısını 56'ya çıkardığımız havalimanlarımız, 100 bin megavat kurulu enerji gücümüz, toplu konut projelerimiz, millet bahçelerimiz, yerli ve milli katkı oranını yüzde 80'lere doğru taşıdığımız savunma sanayimiz, misafir kapasitesini 6 kat arttırarak turist ağırlama altyapımızla, yüzde 5'in üzerinde gerçekleşeme büyüme ile dünyanın en büyük 10 ekonomisine girmek için son dönemece giren bir Türkiye yaşıyoruz.

Bir kez daha altını çizerek ifade ediyorum, hükümet olarak uyguladığımız ekonomi programında vatandaşlarımızın işini korumak, sürekli yeni iş alanları oluşturarak istihdamı geliştirmek vardır. Nüfusumuz 20 yıl öncesine göre 20 milyon artarken istihdama katılan kişi sayısı da 34 milyona çıktı. Tarihimizin en yüksek işgücünün katılım oranına çıkarken istihdamı 30 milyonun üzerine çıkardık.

Dünyanın panikle işine kapandığı dönemde biz farklı politika izleyerek üretimi ve bireyleri destekledik. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla hedefli ekonomi programımızı kararlılıkla uygulayarak salgının ilk ayındaki kalıpları telafi etmekle kalmadık, ötesine de geçtik.

"11 milyonun üzerinde insana iş sağladık"

İstihdam ve ihracatta rekor üstüne rekor kırdığımız dönemi geride bıraktık. 11 milyonun üzerinde insana çalışacak iş sağladık. Baharla birlikte canlanacak tarım, turizm sektörleri daha da yukarıya çıkacaktır.

Emin olun hepimizin canını yakan fiyat artışları geçicidir, konjonktüreldir, bu döneme mahsustur. Alım gücündeki düşüş bir süre sonra telafi edilebilirken kaybedilen işin hususun, yeni kazanımdır.

Hâlihazırdaki en önemli sorunumuz yüksek enflasyondur. İnşallah onun da üstesinden her geçen ay inişini görerek geleceğiz. Türkiye'yi 30 milyonun üzerinde vatandaşını istihdam eden bir ülke haline getirmek en büyük iftihar sebebimizdir.

Avrupa'dan Amerika'ya kadar tüm gelişmiş ülkelerin, gelişmekte olan ülkelerin çoğunun en önemli sıkıntısı, sancısı, krizi işsizliktir. Bunun için batıdaki Merkez Bankaları enflasyonları arttığı halde, faizleri yükseltmekten ısrarla kaçınıyor, yıllardır bize yaptıkları dayatmalara aykırı politika izliyorlar. Ortaya çıkacak işsizlik krizinin altından kalkıp kalkamayacağı da meçhuldür.

Uyguladığımız ekonomi politikalarının doğruluğunun kimi mahcubiyetle de olsa içeride ve dışarıda teslim edilmeye başlandığını görüyoruz. Aldığımız tedbirlerin olumlu etkileri her geçen ay biraz daha kendisini gösterecektir.

"Elektrik fiyatları tüm dünyada yükselmiştir"

Üzerinde en çok konuşulan, söz söylenen ve istismar eden hususlardan birisi de enerji fiyatlarıdır. Türkiye bunun sadece fiyatını tartışabiliyorsa bunu 100 bin megavat seviyesine çıkardığımız kurulu enerji gücüne borçludur. Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını harekete geçirmek suretiyle 1808'e yükselterek iletim ve dağıtım şebekelerimizin uzunluğunu 1 milyon 275 bin kilometrenin üzerine çıkarttık.

Son dönemde elektrik fiyatları tüm dünyada yükselmiştir. Bu sadece bize mahsus bir durum değildir. Küresel düzeyde fiyatlar artmıştır. Elektrik ve doğalgaz fiyatlarının euro cinsinden rakam ve asgari ücrete oranları üzerinden karşılaştırmasını yaparak gerçek tabloyu dikkatinize sunmak istiyorum.

Elektrik tarifelerinde yeni düzenleme

Konutlarda aylık 200 kilovat tüketim üzerinden bakıldığında Türkiye Avrupa'da 34 ülke arasında vatandaşlarına en ekonomik hizmeti sunan 3. ülkesidir. Norveç 35, Fransa 45, Hollanda 60, Belçika 92, Almanya'da 100 eurodur. Asgari ücretle mukayese ettiğimizde ülkemizde yüzde 5,5 oran karşımıza çıkmaktadır.

Benzer tablo doğalgaz konusunda da geçerlidir. Türkiye 100 metreküplük tüketime 18,5 euroluk faturasıyla Avrupa'nın vatandaşına en ucuz doğalgaz hizmeti sunan ülkesidir.

Vatandaşımıza gelen elektrik ve doğalgaz faturaları elbette yüksektir. Buna rağmen Türkiye hem fiyat hem asgari ücrete oranı bakımından vatandaşlarına en uygun tarifeli elektrik ve doğalgaz hizmeti sunan ülkelerin başında gelmektedir.

Geçtiğimiz yıl hane başına yaklaşık 5 bin lira enerji desteği verdik. Yılbaşı itibariyle tarifelerde yapılan düzenlemelere rağmen elektrik ve doğalgazda haneleri desteklemeye devam ediyoruz. 150 kilovat olan en düşük tarife dilimini 210 kilovata düzeltmek suretiyle nispi bir rahatlama sağlamıştık.

'Küçük esnafı koruyacak şekilde benzer kademelendirme yapılacaktır'

Bugünkü toplantımızda vatandaşlarımızı daha da rahatlatacak yeni adımların kararını aldık. 210 kilovat saate kadar düşük tarife ve yüksek tarife rakamları ilgili kurumlarımız tarafından vatandaşlarımızın lehine yeniden değerlendirecektir. Küçük esnaf ve sanatkârı koruyacak şekilde benzer kademelendirme yapılacaktır.

Dernekler, vakıflar, cem evleri dahil ticarethane statüsünden fatura ödeyen kuruluşların elektrik bedelleri önemli oranda düşecektir. Doğalgaz tüketim desteği ile ilgili hazırlıklar tamamlandı.

Elektrik desteğinde 4 milyon haneye çıkartıyoruz. Sosyal güvenlik şemsiyemizin kapsama alanını, etkisini geliştirecek yeni sosyal destek paketi ile hazırlıklara başlanması talimatını verdik.

"Yeni düzenlemenin etkilerini görüyoruz"

Rüzgâr ve güneş enerjisi yatırımlarına KDV istisnası ve gümrük vergisi muafiyeti uyguluyorduk. Güneş ve rüzgâr enerjisi yatırımcılarına yüzde 30 oranında vergi indirimi, 6 yıl boyunca sigorta primi işveren hissesi desteği sağlamış oluyoruz.

Eğitim öğrenimin yeni dönemine huzurlu bir şekilde başladık. Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu da geçtiğimiz hafta yürürlüğe koyduk. Aralık ayının son haftasında yaptığımız yeni düzenlemenin olumlu etkilerini görüyoruz.

Gübrede yeni indirim

"Bilindiği gibi Tarım Kredi Kooperatiflerinin satış merkezlerinde hafta başı itibarıyla üre ve çay gübrelerinin fiyatlarında yüzde 30'a varan indirim yaptık. Buna ilave olarak yarından itibaren CAN gübresi, amonyum sülfat ve nitropower gübrelerinde de yüzde 30'luk indirime gidiliyor. Hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın girdi maliyetlerini düşürmek amacıyla yine yarından itibaren karma hayvan yemi yüzde 12 indirimle satılmaya başlanacaktır. Pancar üreticilerimizin mart ayında alacakları pancar bedellerinin ödemesini 1 ay öne çekiyor, cuma günü hesaplarına yatırıyoruz. Ayrıca 2021 yılı pancar alım fiyatının üzerine ton başına 15 lira prim desteği ödüyoruz. Bu sezonun pancar alım kesin fiyatını da hasattan önce açıklayacağımızı tekrar hatırlatmak istiyorum."