Fitch 2021'de gelişen ekonomilerin para birimlerinin güçleneceğini öngördü
Fitch Ratings'in bu yıl çevrim içi düzenlediği "Kredi Görünümleri 2021" başlıklı toplantıda, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ekonomik etkileri ele alındı
Fitch Ratings Direktörü James McCormack, bu yıl gelişen ekonomilere yönelik sermaye akışı ve gelişen ekonomilerin para birimlerinin güçlü olmasının beklendiğini bildirdi.
Fitch Ratings Direktörü McCormack, yaptığı sunumda, derecelendirilen ülkeler içerisinde 2019'da 19 ülkenin, geçen yıl ise sadece Singapur'un bütçe fazlası verdiğini, genel olarak tüm dünyada borçlanmanın arttığını söyledi.
2021'de 180 ülkeden 84'ünde kamu borcunun GSYH'ye oranının artmasının beklendiğini ifade eden McCormack, bu yıl gelişen piyasalara yönelik sermaye akışı, emtia fiyatları ve gelişen piyasaların para birimlerinin güçlenmesinin beklendiğini kaydetti.
Fitch Ratings Başekonomisti Brian Coulton ise tünelin sonunda ışığın göründüğünü belirterek, bu yılın ilk yarısına kadar gelişmiş ülkelerde nüfusun önemli bir kısmının aşılanmasını beklediklerini söyledi. Coulton, "Kırılgan nüfusun aşılanması tamamlanabilirse hükümetlerin yılın ilk yarısına doğru kısıtlamaları azaltabileceğini düşünüyoruz." dedi.
Coulton, bu yılın üçüncü çeyreğinde ABD'de, 2022'nin ikinci çeyreğinde ise Avrupa'da GSYH'nin salgın öncesindeki seviyelere dönmesinin öngörüldüğünü söyledi.
Hükümet politikalarının salgının ekonomik etkilerinin azaltılmasında önemli rol oynadığını vurgulayan Coulton, "Salgında politika destekleri ve maaş destekleri, işsizlik şoklarının şimdilik durdurulmasını sağladı. Finansal piyasalarda ABD'de faizlerin gelecek 10 yıl boyunca yüzde sıfır seviyesinde olması bekleniyor. Eğer enflasyon artmaz ise faizler daha uzun süre daha düşük seviyelerde olacak." diye konuştu.
Brian Coulton, Çin'in büyük oranda salgını kontrol altına alabildiğini belirterek, ülkede tüketici harcamalarının yeniden artmaya ve tam kapsamlı toparlanmanın başladığını söyledi.
Avrupa'da salgınla mücadele kapsamında yeni karantina tedbirlerinin alındığını hatırlatan Coulton, "Fakat bu kez ekonomi üzerindeki etkileri ilk karantina dönemindeki kadar ağır değil. Yine de yeni karantina uygulamaları, yeni resesyon demektir. Bu çok açık." ifadelerini kullandı.