Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

Uluslararası Finans Enstitüsü’nün (IIF) verilerine göre, Nisan ayında gelişmekte olan ülkelere 45,5 milyar dolarlık sermaye akışı olurken, bunun 14,2 milyar doları hisse, 31,2 milyar doları ise tahvil alımı olarak gerçekleşti.

Raporda, gelişen piyasalarda azalan kur oynaklığının ve dikleşen getiri eğrisinin yabancı yatırımcının ilgisini çektiği vurgulandı.

Gelişen piyasalardaki reel faiz oranlarından dolayı gelişmiş ülkelerdeki yatırımcıların ülke dışına yatırım yapmalarına neden olduğunu belirten IIF analistleri, sadece ‘taper-tantrum’ riski ve Türkiye’deki gibi istisnai olayların gelişen piyasalardaki görünümü baskıladığını belirtti.

Gelişen piyasalar için ikiz açık riskinin de bulunduğunu vurgulayan kurum, buna rağmen gelişen piyasalardaki koşulların 2013 yılındaki taper-tantrum’dan daha iyi durumda olduğunu söyledi.

IIF, Nisan ayında sermaye akışlarında yaşanan toparlanmanın büyük oranda tahvil alımlarından kaynaklandığını belirtirken, 31,2 milyar dolarlık tahvil alımının Çin hariç 26,4 milyar dolar olduğuna dikkat çekti.

Aktif riskler için daha destekleyici bir piyasa ortamının gelişen piyasaların borç ihraçlarının artmasında etkili olduğunun altını çizen enstitü, gelişen piyasa tahvil faizlerinin yükseldiğini ve reel faizlerin gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında cazip olduğunu vurguladı.

Türkiye'den sermaye çıkışı Mart ayında 15 yılın zirvesinde

Türkiye’de ise yabancı yatırımcının hem hisse piyasasından hem de tahvil piyasasından çıkışı sene başından beri devam ediyor. 2021 yılında Türkiye’ye aylık bazda hiç net sermaye girişi yaşanmazken, Mart ayında 1,918 milyar dolar sermaye çıkışı ile 2006 Mayıs ayından sonraki en büyük sermaye çıkış rekoru gerçekleşmiş oldu.

Mart ayında Türkiye’deki hisselerden yabancı sermaye çıkışı 813 milyon dolar olarak gerçekleşirken, tahvillerden çıkış 1,1 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Şimdiye kadar açıklanan verilere bakıldığında ise Nisan ayında Türkiye’den 148 milyon dolarlık sermaye çıkışı oldu. Bu dönemde hisselere 105 milyon dolar giriş olurken, tahvil piyasasından 253 milyon dolarlık çıkış görüldü.

ABD ve Avrupa'da 'çöp tahvil' patlaması

Çöp tahvil olarak bilinen junk bond'ların ihracı ABD ve Avrupa piyasasında ciddi şekilde yükselirken, 2021 yılında ihraç edilen çöp tahvil tutarı 2018 yılındaki rekora çok yakın bir seviyede bulunuyor.

Salgından ciddi bir biçimde etkilenen bazı gelişmekte olan ülke hükümetleri ve şirketleri, talepten dolayı çöp tahvil faizlerinin rekor seviyelere düştüğü, ABD ve Avrupa’daki borçlanma piyasasında yarışa geri döndü.

Yatırım yapılabilir seviyenin altında bir nota sahip gelişen piyasa borç ihraçcıları ABD ve Avrupa piyasasında bu sene 81,2 milyar dolara yakın borçlandı. Bu da 2018 yılındaki rekor olan 88,7 milyon dolara çok yakın bir seviyede bulunuyor. 2020 yılında çöp tahvil ihracı 60 milyar dolardan az bir seviyedeydi.

Borçlanma maliyetlerinin düşmesiyle beraber daha fazla şirket ve devletin piyasaya girmesi bekleniyor. En riskli sınıf olan CCC notuna sahip tahviller için ABD’de faizler yüzde 5,88’e kadar düşüş kaydederek tüm zamanların en düşük seviyesine gerilemişti.