Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Goldman Sachs, yükselen enflasyon ve Türk lirasındaki değer kaybından dolayı Türk bankaları için tahminlerini güncellediğini belirtti.

2021-2025 döneminde hisse başına kazanç tahminlerini ortalama yüzde 4 yükselttiklerini ifade eden Goldman analistleri, net faiz gelirinin artacağına yönelik beklentilerin bu güncellemede etkili olduğunu söyledi.

Goldman analistleri net faiz gelirlerinin artmasına yönelik beklentilerinin altında yatan iki sebep olduğunu belirtti:

  • Türk lirasındaki değer kaybından dolayı banka bilançolarının büyüme hızının artması
  • Yüksek enflasyon beklentileriyle birlikte TÜFE’ye bağlı varlıkların net faiz gelirlerini yukarı yönlü desteklemesi

Yükselen enflasyonun operasyonel harcamaları artırarak net faiz gelirlerindeki yükselişin pozitif etkisini sınırlayabileceğini belirten banka, zayıflayan kur ve makro oynaklıkların da risk maliyetini artırabileceğini düşündüklerini dile getirdi.

Hedef fiyatlardaki yükseliş ortalama yüzde 7

Son dönemde yaşanan makro oynaklıkların yakın vadede hisse fiyatlarındaki oynaklığa etki edebileceğini belirten Goldman Sachs, hisse başına kazanç tahminlerindeki artışla beraber hedef fiyatlarını ortalama yüzde 7 artırdıklarını vurguladı.

Akbank için hedef fiyatını 7,60’dan 8,40’a çıkaran Goldman Sachs, hissenin yüzde 19 getiri potansiyeli sunduğunu belirterek 'Al' tavsiyelerini koruduklarını söyledi.

İş Bankası, Yapı Kredi ve Vakıfbank için 'Nötr' tavsiyelerini koruduklarını söyleyen Goldman analistleri, İş Bankası için hedef fiyatı 6,06’dan 6,80’e çıkardıklarını belirtirken Yapı Kredi için hedef fiyatı 3,07’den 3,51’e çıkardıklarını belirtti.

Goldman Sachs, Halkbank için 'Sat' tavsiyelerini koruduklarını ve yüzde 32’lik kayıp potansiyeli olduğunu belirtirken Garanti Bankası’nı değerlendirmediklerini ifade etti.

Altın fiyatları, Fed’in enflasyona karşı para politikası duruşunun sertleşmesi sonrasında Kasım ayı sonundan bu yana en kötü haftalık performansına doğru ilerliyor. Gram altın da dolar/TL’nin 13,50 üzerinde seyretmesine rağmen küresel altın fiyatlarındaki düşüşle geriledi.

Fed piyasa beklentileri doğrultusunda politika faizini yüzde 0-0,25 aralığında sabit tuttu. Karar metninde faiz artışlarının yakında başlayacağı belirtilirken, bilançonun küçültülmesine yönelik operasyonun da sıkılaşmanın ardından geleceği ifade edildi.

Fed Başkanı Jerome Powell, gerçekleştirdiği basın açıklamasında, “Faizleri artırma ya da artırmama kararını Mart toplantısında vereceğiz. Faizi, Mart toplantısında artırma niyetindeyiz. Bunu yapmak için koşullar uygun, riskleri gözlemliyoruz” dedi.

Ons altın fiyatı

Haftaya 1.835 dolar civarında başlayan ons altın, Fed'den gelen açıklamalar öncesinde 1.850 dolara kadar tırmandıktan sonra hızlı bir düşüş yaşadı. Analistler tarafından teknik destek olarak işaret edilen 1.800 doların altına inen değerli metal, haftayı yüzde 2 düşüşle 1.798 dolar seviyesinde kapatmaya doğru ilerliyor.

Gram altın fiyatı

Gram altın haftaya 794 TL seviyesinde başladıktan sonra küresel altın fiyatları ve dolar/TL’deki yükselişle 805 TL’ye kadar tırmanmıştı. Dolar/TL’nin 13,62 seviyesinde seyretmesine rağmen küresel altın fiyatlarındaki düşüşü takip eden gram altın, haftayı 787 TL civarında kapatmaya doğru ilerliyor.

Goldman Sachs, kripto paraların kullanımının yaygınlaşmasının fiyatlarını yükselteceğine dair öngörülere karşı şüpheyle yaklaşılması gerektiğini söyledi.

Goldman Stratejistleri Zach Pandl ve Isabella Rosenberg, Bitcoin’in son yıllarda yaygınlaşmasıyla beraber diğer makro varlıklarla korelasyonunun da arttığını ve varlık sınıfları arasındaki rotasyonların merkezinde bulunduğunu belirtti.

Bitcoin’in başabaş enflasyon oranı, petrol fiyatları ve teknoloji hisseleriyle pozitif bir korelasyon içerisinde bulunduğunu belirten stratejistler, en büyük piyasa değerine sahip kripto paranın reel faiz oranları ve ABD dolarıyla negatif bir korelasyon içerisinde bulunduğunu vurguladı.

Yaşanan son satış dalgasıyla kripto paraların yaygınlaşmasının iki tarafı da keskin bir bıçak olduğunu belirten stratejistler, “Bitcoin değerini artırırken finansal piyasalardaki diğer varlıklarla da korele olmayı başladı. Bu da farklı bir varlık sınıfı olan kripto paraların portföyü çeşitlendirme işlevinin azaldığına işaret ediyor” dedi.

Fed ve diğer merkez bankalarının son aylarda para politikasını sıkılaştırmaya başlaması reel faizleri artırırken doların da kuvvetlenmesine neden oldu. Bu da kripto paraları ve yüksek fiyatlamalara sahip teknoloji hisselerini baskıladı.

Metaverse uygulamaları ve blokzincir teknolojilerindeki gelişmelerin zamanla dijital varlıkların değerlemelerini baskılayabileceğini belirten stratejistler, “Ne olursa olsun bu varlıklar makroekonomik dinamiklerden etkilenmiyor değiller. Buna merkez bankalarının para politikasını sıkılaştırması da dahil” dedi.

Fed’den daha agresif sıkılaşma beklentileri Perşembe günü de Wall Street endeksleri üzerinde etkisini gösterdi.

S&P 500 yüzde 0,54, Nasdaq 100 yüzde 1,20 düşüşle günü tamamladı. Bu sabah ise Apple Inc.’in açıkladığı güçlü bilançonun ardından başta Nasdaq 100 olmak üzere vadeli işlemlerde toparlanma görülüyor.

İlk çeyrek hasılatının beklentilerin üzerinde 123,9 milyar dolar ile rekor kırdığını açıklayan Apple’ın hisseleri spot piyasa kapanışının ardından hızlı şekilde yükseldi. Rekorun özellikle de tedarik zinciri sıkıntılarının yaşandığı bir dönemde gelmesi hisseyi destekledi. Şirketin net kârı da aynı dönemde 34,6 milyar dolar ile tahminlerin üzerinde geldi.

Asya Pasifik’te ise endeksler karışık. Japon Nikkei ve Avustralya S&P/ASX 200 yüzde 2’nin üzerinde yükseliş kaydederken, Çin CSI 300 yatay, Hong Kong Hang Seng ise yüzde 0,84 ekside. Çin medyasında, hisse senetlerinde son dönemde yaşanan kayıpların uzun vadede yatırımcılar için cazip hale getireceği yönünde haberler yayınlandı.

Çin borsaları bu haber akışları ile gün içinde dalgalandı. Haftanın ilk 4 işlem gününde yüzde 1,54 yükselen Bloomberg Dolar Endeksi bu sabah yatay. 10 yıllık ABD tahvil getirisi dün 6 baz puan düşüşle yüzde 1,80’in hemen altından kapandı.

ABD büyümesine ilişkin fiyatlamalar

ABD’de Perşembe günü açıklanan veriler, ülke ekonomisinin dördüncü çeyrekte yüzde 6,9 ile yüzde 5,5 seviyesindeki beklentinin ve bir önceki çeyrekte açıklanan yüzde 2,3’ün üzerinde büyüdüğünü ortaya koydu.

Büyüme verisinde stok artışları etkisini gösterirken, kişisel tüketim yılın son çeyreğinde yüzde 3,3 arttı ve ekonomide ısınma emarelerinin arttığı ilk iki çeyreğe göre biraz soğuma gösterdi.

ABD ekonomisi yılın tamamında ise yüzde 5,7 ile 1984’ten bu yana en güçlü büyümeyi kaydetti.

ABD ekonomisinden gelen güçlü büyüme verileri öncesi Fed Başkanı Jerome Powell’ın verdiği şahin mesajların ardından para piyasalarında yatırımcılar bu yıl için 5 faiz artırımı fiyatlamaya başladılar. Yatırımcılar, aynı zamanda mart ayında gerçekleştirilmesi beklenen ilk faiz artırımının 50 baz puan büyüklüğünde olabileceğini değerlendiriyor.

Bu fiyatlamalar diğer piyasalar üzerinde de etkisini gösterirken, kısa vadeli tahvil getirileri yükseldi ve getiri eğrileri Perşembe günü 2020’den bu yana en yatay seviyelerine ulaştı. ABD’de 2 yıllık tahvil getirisi hafta başından bu yana yaklaşık 19 baz puan yükselişle yüzde 1,19’a yaklaştı. 5 yıl vadeli ABD tahvilinin bileşik getirisi de haftalık bazda 11 baz puan yükseldi.

Çarşamba günkü tahvil satışlarının ardından CME açık pozisyon verileri, getiriler yükselirken eğri boyunca yeni kısa pozisyonların oluştuğunu gösterdi.

Futures First Analisti Rishi Mishra, “İnsanlar 50 baz puanlık artırım konusunda giderek ciddileşiyor” derken, Bloomberg Intelligence’den Anna Wong, “Powell’ın basın toplantısındaki üslubu, fiyat istikrarının diğer politika hedeflerinden önce geldiğine dair hiçbir şüphe bırakmıyor, bu da 6 faiz artırımı ihtimali olduğu anlamına geliyor” yorumunu yaptı.

Morgan Stanley Stratejisti Andrew Sheets, ABD’de hisse senedi endekslerinin, daha sıkı bir para politikası sürecine uyum sağlamaya çalışırken baskı altında kalmaya devam edeceği ve dünyanın geri kalanından olumsuz ayrışacağı öngörüsünde bulundu.

Sheets, enflasyondan arındırılmış (reel) getirilerin, negatif seviyelerinden pandemi öncesindeki seviyelerine yükselmesini beklediğini, bu durumun da, ABD borsalarını sırtlayan faize hassas büyüme hisseleri için tehdit olduğunu söyledi. “Artan reel faizlere en duyarlı olduğunu ve dünyanın geri kalanından zayıf performans göstereceğini düşündüğümüz ABD hisse senetlerinde defansif pozisyon almayı tercih ediyoruz” diyen Sheets, ülkede reel getirilerin yıl sonuna kadar 40 baz puan daha artarak eksi yüzde 0,1’e yükseleceğini tahmin ediyor.

Olumsuz ayrışma emareleri şimdiden görülüyor

Sheets, sadece iki hafta önce reel getirilerde eksi yüzde 0,3 seviyesine yükseliş olacağını tahmin ediyordu. ABD endeksleri geçen yıl teknoloji sektörünün başını çektiği, pahalı hisseler öncülüğünde yükseldi. Ancak bu hisseler gelecekteki karlarının daha değersiz hale gelecek olmasından dolayı reel faizlerin yükselişinden olumsuz etkileniyor.

Aslında Sheets’in öngördüğü bu negatif ayrışma da bu yılın ilk ayı itibarıyla biraz etkisini gösteriyor. S&P 500 endeksi ay başından bu yana yüzde 9,22 düşerken, Stoxx Europe endeksi sadece yüzde 3,58 geriledi. Bu da, S&P 500’ün Aralık 2018’den bu yana en büyük aylık marjla Avrupa’daki benzerlerinin gerisinde kaldığına işaret ediyor.

Doğuş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş, Kamuyu Aydınlatma Platformu'na yaptığı açıklamada Getir'in talebi üzerine ilgili gayrimenkullerin satışı için yeniden görüşmelerin başladığını duyurdu.

Taraflar arasında süren görüşmelerin 24 Ocak'ta KAP'a yapılan bildirimle sonlandırıldığı duyurulmuştu.

Doğuş tarafından KAP'ya yapılan açıklamanın tamamı ise şöyle:

07.09.2021 tarihinde yaptığımız Özel Durum Açıklaması ile, Şirketimiz portföyünde yer alan Doğuş Center Etiler gayrimenkulünde, kiracı olarak bulunan GETİR PERAKENDE LOJİSTİK A.Ş.'nin ("Getir") talebi üzerine, tapunun İstanbul ili, Beşiktaş ilçesi, Bebek Mahallesi, 593 ada 53 no.lu Parselde bulunan Doğuş Center Etiler binasındaki; 1, 16, 17, 289, 293, 294, 295, 296, 297, 298, 299, 300, 301, 302, 303, 304, 305, 306, 307, 308, 309, 310, 311, 312, 313, 314, 315, 316, 317, 318, 319, 320, 321, 322, 323, 324, 325, 326, 327, 328, 329, 330, 331, 332, 333, 334, 335 no.lu bağımsız bölümlerin (47 adet) tamamının satışı hususunda Getir ile görüşmelere başlandığı kamuoyuna saygı ile duyurulur.

Bu defa alıcı taraf olan Getir'in talebi doğrultusunda satışa ilişkin görüşmelerin yeniden başlatılmasına karar verilmiştir.