Çağlayan: MB özlediğimiz yapıya dönüştü
Ekonomi Bakanı Çağlayan, "Merkez Bankası yıllardır özlemini duyduğumuz bir yapıya dönüşmüştür" dedi
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Merkez Bankası'nın yıllardır özlemini duydukları bir yapıya dönüştüğünü ve proaktif bir davranış benimsediğini belirterek, ''Meselelerin peşinden koşan değil, meselelerin önünden koşan bir yapıya dönüşmüştür. Keşke geçmiş dönemlerde, bir yıl öncesine kadar bunlar alınabilse, bugün Türkiye'ye böylesine yüksek bir dış ticaret açığı yaşamasaydı. Cari açık bu kadar konuşulur hale gelmeseydi'' dedi.
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) tarafından İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü Organizasyonu'na katılan Çağlayan, burada basın mensuplarının Merkez Bankası'nın bugün açıkladığı eylem planına ilişkin sorularını yanıtladı.
Zafer Çağlayan, şu değerlendirmelerde bulundu:
''Merkez Bankası yıllardır özlemini duyduğumuz bir yapıya dönüşmüştür. Proaktif bir davranış benimsiyor. Meselelerin peşinden koşan değil, meselelerin önünden koşan bir yapıya dönüşmüştür. Gerek Türkiye gerek dünya ekonomisini, gelişmeleri anında izleyip buna göre zamanında alınması gereken tedbirleri alıyor. Gönül isterdi ki Merkez Bankası'nın bu anlayışının değişmesi için Başkanın değişmesi beklenmeseydi. Keşke geçmiş dönemlerde bir yıl öncesine kadar bunlar alınabilse bugün Türkiye de böylesine yüksek bir dış ticaret açığı yaşamasaydı. Cari açık bu kadar konuşulur hale gelmeseydi. Ama nerede olursa olsun bugün Avrupa'da ciddi sıkıntılar var dünyadaki paranın da hareket ettiği bir yön var. Türkiye'nin, özellikle provoke edilebilecek gerek faiz gerek kur konusundaki provokasyonları ve bunların ekonomiye verebileceği tahribatı önlemek adına, Merkez Bankası'nın bugün açıkladığı eylem planının önemli olduğunu ifade etmek istiyorum.''
Çağlayan, fiyat istikrarının son derece önemli olduğunu, bu konuda hükümetin başından beri buna önem verdiğini ve enflasyonun krize rağmen ve bu büyüme rakamlarına rağmen tek haneli ve sürdürülebilir hale geldiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Böyle bir ortamda geçmişte ben de sadece fiyat istikrarı değil, Merkez Bankası'nın finansal istikrarı da gözetecek bir yapıda olmasını her zaman ifade ederdim. Ama Şimdi görüyoruz ki Merkez Bankası yeni yönetimi bir taraftan fiyat istikrarını, bir taraftan da finansal istikrar konusunda her türlü adımı atacağını ifade ediyor. Bir kere bu son derece başarılı ve önemli bir anlayış değişikliğidir. Diğer taraftan da 'faizi de fiyat istikrarının ve finansal istikrarın sağlanması noktasında etkin bir araç olarak kullanacağım' diyor.''
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, geçmiş günlerde Türkiye'de ciddi spekülatif atakların olduğunu ve döviz fiyatlarının çok yüksek seviyelere kadar getirilmek istendiğini belirterek, ''Faizlerin daha fazla yükselmesi ve daha fazla kazanç elde etmek isteyenlerin bir oyunuydu. Bu konuda alınmış olan tedbirlerle gerek BDDK gerek Merkez Bankası'nın aldığı tedbirler ve hükümetimizin siyasi ve ekonomik istikrarı sağlamasından dolayı faiz lobisi bu emellerine ulaşamadı'' dedi.
Çağlayan basın mensuplarının Merkez Bankası'nın eylem planına ilişkin sorularını yanıtlarken, Merkez Bankası'nın ve BDDK'nın regülatör kuruluş olduğunu ve bunların görevlerinin bağımsız bir şekilde ekonomiyle ilgili gerçekleşen ve olabilecek şeyleri zamanında öngörerek gerekli tedbirleri almak olduğunu hatırlattı.
Bakan Çağlayan, şunları ifade etti:
''Bu noktada geçtiğimiz günlerde ciddi spekülatif ataklar oldu Türkiye'de. Döviz fiyatları çok yüksek seviyelere kadar getirilmek istendi. Hatta bunun 1.90 ve 2'yi aşması konusunda bazı provokatörlerin son derece baskı altına aldığını hatırlayalım. Bunun ortak gayesi şu idi; Türkiye'de Merkez Bankası'nı bu yolla sıkıştırarak faizlerin yükselmesini sağlamak gibi bir düşünceydi. Çünkü faizlerin daha fazla yükselmesi ve daha fazla kazanç elde etmek isteyenlerin bir oyunuydu. Bu konuda alınmış olan tedbirlerle gerek BDDK gerek Merkez Bankası'nın aldığı tedbirler ve hükümetimizin siyasi ve ekonomik istikrarı sağlamasından dolayı faiz lobisi bu emellerine ulaşamadı.
Faizlerin yükseltilmesi Türkiye'ye yeni bedeller ödettirecekti ve bu konuda da piyasalar öyle veya böyle etkilenecekti. Bu noktada tekrar ifade etmek istiyorum ki Merkez Bankası dövizde, kurda ve faizde bir istikrarın sağlanması noktasında önemli bir eylem planı açıklamıştır. Merkez Bankası bu yolla Türkiye'nin özellikle faiz ve döviz politikasında başıboş olmadığını, bu konuda Merkez Bankası kendi sorumluluk alanı içinde yapması gerekenleri yapan bir kuruluş olduğunu ve her zaman bu tedbirleri almaktan geri adım atmayacağını ortaya koymuştur.''
Çağlayan, kurların spekülatif olarak yükselmesi ve Türk Lirasının geçmişte hep aşırı değer kazanmasından şikayet edildiğini, bugün de aşırı değer kaybetmesinden yapılan şikayetleri bir yerde regüle edecek, ihracatçının 'rekabetçi kur' diye ifade ettiği bir aralıkta sistem oluşmasını sağlayacak adımlar atıldığını kaydetti.
Bir gazetecinin, eylem planında enflasyon hedefinin revize edilmesine ilişkin sorusu üzerine de Çağlayan, dünya ekonomisinin her gün yeni değişkenlerle karşı karşıya olduğu böyle bir ortamda Türkiye'nin büyüme performansının son derece güçlü olduğunu söyledi.
Çağlayan, ''Bu revizeler yapılır, daha sonra tekrar azaltılır, çoğaltılır. Bu konulara çok fazla saplanmamak gerekiyor. Ama bu konuda orta vadeli programda hükümetimizin özellikle açıklamış olduğu hedefler çerçevesinde hareket etmeye devam edeceğiz. Ama bunun enflasyon üzerinde baskı yapması, enflasyonu artırıcı etki yapmasına Merkez Bankası alacağı tedbiri ifade ediyor. Önemli olan enflasyonun tek haneye gelmiş olması ve bunun sürdürülebilir bir aralıkta olmasıdır'' dedi.