Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Hükümet Sözcüsü, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu'nda imzaları tamamlanan İntibak Yasa Tasarısıyla ilgili, ''Yapılan müzakereler sonunda en çok kişinin istifade edebileceği ve en yüksek oranda artış yapılması kabul edilmiştir. Bu artış yüzde 75 olarak Bakanlar Kurulumuzdan kabul edilmiştir. Bundan 1 milyon 913 bin kişi istifade edecek. Bunun maliyeti 2,5 katrilyonluk bir ek ödeme bütçeye yük olarak gelecektir'' dedi.

Arınç, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik tarafından ''İntibak Yasa Tasarısı'' hakkında bilgi sunulduğunu belirterek, tasarının tamamlanarak, TBMM'ye gönderilmek üzere hazırlandığını söyledi.

Halk arasında ''İntibak Yasası'' olarak bilinen, yani 2000 yılı öncesinde bağlanan malullük, yaşlılık ve ölüm aylıklarının prim ödeme gün sayıları üzerinde, refah payı dikkate alınarak, yeniden yapılacak artışların, Bakanlar Kurulu'nda görüşüldüğünü aktaran Arınç, bu konunun, yıllardan beri bir olumsuzluk olarak devam ettiğini ifade etti.

Arınç, bunun, çok kolay bir konu olmadığını, çünkü geçmişte sosyal güvenlik alanında çok farklı şekillerde emeklilik aylıklarının bağlandığını belirten Arınç, şimdi bunların arasındaki intibakı çözmek için de çok ciddi bir teknik çalışma gerektiğini söyledi.

Daha iyi anlaşılması için bazı konuları ifade etmek istediğini belirten Bakan Arınç, şu anda Türkiye'de ''SSK emeklileri, SSK tarım emeklileri, BAĞ-KUR emeklileri, BAĞ-KUR tarım emeklileri ve memur emeklileri'' olmak üzere maaş alan guruplar bulunduğunu söyledi.

Bu kategoriler içerisinde, 9 milyon 928 bin 960 kişinin emekli maaşı aldığını ifade eden Arınç, şöyle konuştu:

''Bunlardan SSK emeklisi ki bunlar da yaşlılık, malullük, iş kazası geliri, iş kazası ölüm geliri olarak ayrı kategorilerde değerlendirilmektedir. SSK'dan en çok yaşlılık türü emekli maaşı alanlar vardır. Bunların sayısı 4 milyondan fazladır. Malullük 66 bin 689 kişi, ölüm aylığı alan 1,5 milyon, iş kazası geliri 58 bin, iş kazası ölüm geliri 78 bin civarında. Toplam SSK türünden emekli maaşı alan 5 milyon 727 bin 783 kişi bulunmaktadır. SSK tarım emeklisi 49 bin 383, Bağkur emeklisi 1 milyon 760 bin 872, Bağkur tarım emeklisi 534 bin 157, memur emeklisi de 1 milyon 856 bin 765.

Böylece 9 milyon 928 bin 960 kişiye emekli aylığı ödenmektedir. 2011 yılında bu kişilere emekli aylığı ödemesi 91 milyar 600 milyondur. Yani 92 katrilyona yakın 10 milyon civarındaki emeklimize maaş ödemesi yapılmaktadır.''


İntibak Yasa Tasarısı hakkında bilgiler veren Başbakan Yardımcısı Arınç, şunları kaydetti:

''SSK işçi emeklisinin aldığı ücret 2002 Aralık ayında 257 şu kadar kuruş lira iken 2011 Aralık aylığı yani geçtiğimiz yılın son aylığında 813,66'ya ilerlemiştir. Bu nominal artış artış olarak yüzde 216,5'tir. Reel artış olarak da yüzde 45'in üzerindedir.

Yani 2002 Aralık aylığı yüzde 216'lık reel olarak da yüzde 45'lik bir artış sağlanmıştır. SSK tarım emeklisinin 2002 Aralık aylığı 261,73 iken 2011 Aralık'ı 733 küsur liraya yükselmiştir. Nominal artış 239 reel artış yüzde 55,77'dir.

Bağkur esnaf aylığı, 2002 Aralık ayında 148 kusur lira iken 2011 Aralık aylığı 659,54 liraya ulaşmıştır. Nominal artış yüzde 343,66, reel artış yüzde 103,76'dır.

Bağkur tarım aylığı 2002 Aralık ayı aylığı 65,8 lira, 2011 Aralık aylığı 492 küsur liraya ulaşmıştır. Nominal artış yüzde 647,85, reel artış yüzde 243,46'dır.

Emekli Sandığından aylık alanlar 2002 Aralık aylığı 376 küsur, 2011 Aralık aylığı 976 küsurdur. Nominal artış yüzde 159, reel artış yüzde 19'un üzerindedir.

Bu tablo içerisinden şunu da dikkatlerinize sunmak istiyorum; SSK emekli gruplarına bağlanan aylıklarda geçmiş hükümetler döneminde farklı farklı hesaplanmış ve farklı yıllara farklı işlemler uygulanmış. Şimdi 6 grupta SSK emekli aylığı alan işçi emeklilerimiz var. Bunlardan bir kısmı 1 ocak 1982 öncesi emeklilerdir. Bir kısmı 1982-1987 sonu arasında emekli olanlardır. Bir kısmı süper emekli denilen 1987'de emekli olanlardır. Bir kısmı 1.1.1988 ile 31.12.1999 arasında emekli olanlardır. Bir kısmı 2000-2008 arası emeklilerdir. Bir kısmı da 2008 sonrası emekliler olarak gözümüze çarpmaktadır.''



-Kayıtsız şartsız aylıkların artırılması değildir

Kamuoyunda yanlış bir anlayışın olabileceğini, onun için ''İntibakın bütün emekli aylıkların kayıtsız şartsız arttırılması anlamına gelen bir zam uygulaması olmadığını'' anlatan Arınç, şöyle devam etti:

''Sosyal güvenlik sisteminde 'İntibak'tan kastımız prim ödeme gün sayıları ve ödenen prim miktarları eşit olan fakat emekli oldukları tarihin farklı olması nedeniyle aylık hesaplama yöntemindeki değişikliklere bağlı olarak farklılaşan emekli aylıkları arasındaki farkın giderilmesidir. Herkesin maaşına mutlaka şu kadar seyyanen zam gelecek diye bir beklenti olabilir. İntibaktan kastımız; evet maaşlarda elbette bir miktar artış olacaktır ama bu prim ödeme gün sayıları ve ödenen prim miktarları eşit olmasına rağmen farkı zamanlarda farklı formüllerle kendilerine emekli maaşı bağlananların bugün artık eşit noktaya getirilmesi olarak anlayabiliriz.

2000 öncesi aylık alan kişi sayısı ki intibaka esas olan bunlardır. Yaşlılık aylığı alan SSK'dan 1 milyon 635 bin 384 kişidir. Malullük aylığı alan 31 bin 258, ölüm aylığı alan 1 milyon 76 bin 789. Toplam 2 milyon 743 bin 371 kişiden bahsediyoruz. Yani 2000 öncesi SSK'dan emekli aylığı alan 2 milyon 743 bin 371 kişinin bu intibak yasasından ne şekilde ve hangi oranda zam alacağı ve hangi noktada intibakların yapılacağı tartışılmıştır. Bugün Sayın Bakanımızın da verdiği bilgiler Bakanlar Kurulumuz tarafından uygun görüldüğü için artış oranında belirlenmiştir. Yüzde 60, yüzde 70 veya yüzde 75'lik zam dilimlerine göre kaç kişi yararlanacak ve bu yararlanan kişiler hangi limitler arasında zam alacaklar ve bundan kaç kişi istifade edecek konusu tartışılmıştır. Takdir edersiniz ki 92 katrilyon tüm emeklilerimiz için bir yıl içerisinde ödediğimiz para bir de bu intibaklar sebebiyle bütçeye ayrıca bir maliyet getirecektir.

Yapılan müzakereler sonunda en çok kişinin istifade edebileceği ve en yüksek oranda artış yapılması kabul edilmiştir. Bu artış yüzde 75 olarak Bakanlar Kurulumuzdan kabul edilmiştir. Bundan 1 milyon 913 bin kişi istifade edecek. Bunun maliyeti 2,5 katrilyonluk bir ek ödeme bütçeye yük olarak gelecektir.

Yıllardır istismar edilen yıllardır ümitleri sömürüler ve yıllardır eşit prim ve ödeme gün sayısı olmasına rağmen farklı yıllarda emekli oldukları için birbirlerinden farklı maaş alan emeklilerimiz arasındaki bu eşitsizliği gidermiş olacağız. Ücret artış bandı da 10-20 lira artıştan, 250-290 lira arasındaki artışa kadar herkesin kendi gün ne zaman emekli olduğuna ve ne kadar prim ödediğine bakılarak ayrı ayrı hesaplanmıştır. Bu yüzde 75'lik gelişme hızını ilave ettiğimiz takdirde 10-20 arasındaki artışlar daha az sayıda emekliyi ilgilendirmekte ama 100 ile 290 arasındaki artışlar hemen hemen 1,5 milyona yakın emekliyi ilgilendirmektedir. Detaylarını sayın bakanımızdan ve parlamentodaki görüşmeler sırasında da sanıyorum daha ayrıntılı olarak bilme öğrenme imkanına kavuşacaksınız. Ben intibakla ilgili sorunların çok büyük ölçüde giderildiği ve bir eşitsizliğin yıllarca sürdükten sonra bugün bütçeye külfet getirmesine rağmen emeklilerimiz açısından ferahlandırıcı bir gelişme olarak takdim edilmesini düşünüyorum. Refah payı yüzde 75 olarak uygulanacaktır. Bundan 1 milyon 900 bin emeklimiz istifade etmiş olacaktır.