Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, ''Geçtiğimiz yıl içerisinde 39 milyar metreküp civarında doğal gaz kullanımının hemen hemen yüzde 97,5'ini ithal ettiğimizi düşünürsek çok fazla arama faaliyetleri ile çalışma yapmamız gerektiğini görürüz'' dedi.

Yıldız, Bakanlık tarafından Antalya'nın Belek ilçesinde gerçekleştirilen Petrol Arama Üretim Sektörü 1. İstişare Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, petrol kanunu tasarısı hazırlandığını anımsattı. Yıldız, toplantıda hem geriye dönük değerlendirmeler yapacaklarını hem de kanun tasarısı hakkında görüş beyan edileceğini belirtti.

Türkiye'nin büyüdüğünü, geliştiğini ve ilerlediğini dile getiren Yıldız, ilerlemeyen ve gelişmeyen petrol arama ve üretim faaliyetlerinin mümkün olamayacağına dikkati çekti. İstihdamıyla, vergileriyle, katma değeri en yüksek olan sektör içinde yer aldıklarını ifade eden Yıldız, toplantıda, petrol ve doğalgaz ailesiyle beraber sektörün geleceğini istişare edeceklerini bildirdi. Toplantıdan çıkacak kararların mutlaka dikkate alınacağını vurgulayan Yıldız, ''Yeter ki doğru şeyleri savunuyor olalım ve doğru şeyleri savundukça da daha çok güçleneceğimizi vurgulamış olalım'' dedi.

Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının başında bulunduğu toplam 46 şirket olduğunu ve bu şirketlerin binlerce kişiye istihdam sağladığını kaydeden Yıldız, geçen yıl 4,3 milyar liralık vergi oluştuğunu ve bunun da Türkiye için çok önemli olduğunu söyledi.

AK Parti iktidar olmadan önce Türkiye'de 72 milyon varillik üretim yapıldığını şimdi ise üretim yapılan varil sayısının 88-89'a milyona çıktığını belirten Yıldız, bu rakamın 2035 yılında da 150 milyon varil civarında olacağını kaydetti. Yıldız, bu doğrultuda ithalata bağımlığı azaltmaya ve arama faaliyetleriyle birlikte yerli kaynakları artırmaya yönelik çalışmalar içinde olduklarını söyledi.



-Doğalgazın önemi

Uluslararası arenada doğalgaz kullanımının gün geçtikçe arttığını belirten Yıldız, 2035'te dünya enerji talebinin yüzde 25'ten daha fazlasını doğalgazın oluşturacağını bildirdi.

Ekonomik alanda büyüme rakamlarına bakıldığında 2050 yılına kadar Çin, Hindistan ve Rusya'nın büyüme kaydedeceğinin öngörüldüğünü ve Türkiye'nin bugün Çin'den sonra büyümede ikinci sırada yer aldığını hatırlatan Yıldız, bu büyümenin petrol ve doğalgaz alanında da zikredilmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin 2023'te dünyada ilk 10 ekonomi arasına girmeyi hedeflediğini hatırlatan Yıldız, ''Biz bütün sektörlerimizle beraber buna ulaşabiliriz. Enerji başta olmak üzere onun önünü açacak, büyümenin önünü açabilecek bütün arz faaliyetlerini harekete geçirmemiz lazım'' diye konuştu.

Türkiye'nin enerji ihtiyacının yüzde 29'unun petrolden, yüzde 31'inin de doğalgazdan karşılandığını dile getiren Yıldız, ''Geçtiğimiz yıl içerisinde 39 milyar metreküp civarında doğal gaz kullanımının hemen hemen yüzde 97,5''ini ithal ettiğimizi düşünürsek çok fazla arama faaliyetleri ile çalışma yapmamız gerektiğini görürüz'' dedi.

Bakan Yıldız, 141 milyar dolar ithalat rakamının yüzde 20'sini enerjinin oluşturduğuna işaret ederek, enerji ithalatının 54,1 milyar dolar olarak açıklandığını belirtti. Bu rakamın içinde ulaşım sektöründe 16 milyon aracın kullandığı petrolün de yer aldığını vurgulayan Yıldız, ''Bu rakamların tamamının enerji sektörü içinde yer aldığı belirtiliyor. Ancak bu yaklaşım doğru değil. Adının enerji kaynağı olması, ham petrolün olması illa enerji sektöründe kullanıldığı anlamına gelmiyor. Hatta yüzde 12'ler civarında ulaştırma sektöründe kullanıldığını söylemeliyiz. Tabii bunları tüketilirken belli bir tasarruf çerçevesinde, israfa kaçmadan tüketilmesi doğrudur'' diye konuştu.

Elektrik üretimi konusunda petrol ve türevlerinden kaçmaya özen gösterdiklerini söyleyen Yıldız, çok sıkıştıkları anlar dışında petrol ve türevlerini bu alanda kullanmak istemediklerini belirtti.



-Petrol arama çalışmaları

Petrol arama çalışmalarında 1954 yılından bu yana karasal alanın yüzde 20'si, denizlerde ise yüzde birinin taranabildiğini ifade eden Yıldız, bu oranların çok düşük olduğunu ve daha fazla çalışma yapılması gerektiğini söyledi.

Karalarda yapılan aramaların yüzde 75'inin Güneydoğu Anadolu'da, yüzde 17'sinin Trakya'da ve yüzde 8'i diğer bölgelerde gerçekleştiğini dile getiren Yıldız, şöyle konuştu:

''1934-2011 yılı arasında toplam 4 bin 103 kuyu açıldı, 7,6 milyon metre sondaj gerçekleştirildi. Açılan arama kuyularının 118 tanesinde petrol, 51 tanesinde de doğal gaz sahası keşfi yapıldı. Toplam 169 üretim sahasında 1180 kuyuda ham petrol ve 283 kuyudan da doğal gaz üretimi yapılmakta. Bu üretimlerin içerisinde günlük bir varil aldığımız kuyu da var, günlük 700 varil aldığımız kuyu da var.''

TPAO'nun elinde bin civarında kuyu bulunduğunu ve bu rakamın Suudi Arabistan'ın sahip olduğu kuyuya neredeyse eşit olduğunu belirten Yıldız, ''Özel sektörle birlikte sayı olarak Suudi Arabistan'a yakın bir üretim kuyusuna sahibiz ama varil açısından farklı'' dedi.

Bakan Yıldız, 2002 yılında 40 milyon dolar civarında olan arama faaliyetleri bütçesinin, AK Parti döneminde 700 milyon dolara çıktığını belirterek, ''Eğer petrol varsa bunu bulmalıyız, eğer doğalgaz varsa bunu bulmalıyız. Önceden 'bulduk, ettik' demiyoruz, bulmak için çalışmalarımızın ve gayretlerimizin devam ettiğini belirtmek isterim'' diye konuştu.

Türkiye'nin coğrafyası itibariyle önemli avantajları bulunduğuna işaret eden Yıldız, etrafında dünya doğalgaz ve petrol rezervlerinin yaklaşık yüzde 70'i bulunduğunu kaydetti. Bunun ciddi bir rakam olduğunu belirten Yıldız, uluslararası alanda ham petrol ve doğalgaz projeleri geliştirdiklerini, İran, Azerbaycan, Rusya, Türkmenistan ve Irak ile enerji ilişkileri kurup, projelendirdiklerini bildirdi.