Erdoğan, son kez aday olacağını açıkladı
Başbakan Erdoğan, ''Son kez genel başkanlığa aday olacağız'' dedi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye'yi nasıl değiştirdik, nasıl dönüştürdüysek parti teşkilatımızın da hücre yenilenmelerini yapacağız'' dedi.
Erdoğan, partisinin Atatürk Stadyumu'nda düzenlenen Eskişehir 4. Olağan İl Kongresi'nde, AK Parti'nin Türk siyasetindeki önemine değindi.
Bugün Eskişehir'de 81. ve son il kongresinin yapıldığını hatırlatan Başbakan Erdoğan, kongre takviminin bitmesiyle artık bugünden itibaren büyük kongreye hazırlanacaklarını söyledi.
AK Parti Olağan Büyük Kongresi'nin 30 Eylül 2012 tarihinde yapılacağını belirten Erdoğan, ''Türkiye'yi nasıl değiştirdik, nasıl dönüştürdüysek parti teşkilatımızın da hücre yenilenmelerini yapacağız'' dedi.
Parti kuruluşunu gerçekleştirirken Afyonkarahisar'da yapılan toplantıda ''uzun ince bir yoldayız, gideceğiz gündüz gece'' dediklerine işaret eden Erdoğan, ''durmak yok, yola devam'' dediklerini ve aynı şekilde yola devam edeceklerini ifade etti.
2012 içinde, ilçe kongrelerini, Genel Merkez Kadın Kolları ve Genel Merkez Gençlik Kolları kongrelerini başarıyla gerçekleştirdiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, ''Bizim teşkilat anlayışımız kağıt üzerinde değil'' diye konuştu.
-''Rabbime bir kez daha dua ediyorum, hamd ediyorum''-
AK Parti kongrelerindeki heyecanı hiçbir partinin yakalayamadığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Biz, birbirimizi üzmedik. Biz, kavga etmedik. Biz, kongrelerimizde makam kavgasına, koltuk kavgasına, rütbe hırsına asla tevessül etmedik. Biz, kongrelerimizde sevgiyi yücelttik, hizmet aşkını yükselttik, kardeşliği pekiştirdik. Biz, kongrelerimizi tüzüğümüzün bir gereği olmasının, anayasanın ve yasaların bir gereği olmasının ötesinde, bir şölene, bir düğüne, bir bayram havasına kavuşturduk. İşte tablo bu...
Gittiğimiz her şehrimizde, havaalanından kongrenin yapılacağı yere kadar halkımızın, milletimizin, vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin sevgi gösterileriyle karşılandık. Kongre salonlarında hasretle, muhabbetle, aşkla kucaklandık.
Bakın burada, Eskişehir'de Rabbime bir kez daha dua ediyorum, hamd ediyorum. 2001 yılında, Afyonkarahisar'da bir avuç arkadaşımızla çıktığımız bu kutlu yolda, bizi bugünlere eriştirdiği, bize böyle bir muhabbet, böyle bir sevda, böyle bir coşku nasip ettiği için Rabbime hamd ediyorum. 14 Ağustos 2001'de, Ankara'da, Bilkent Otel'de, bir salon dolusu arkadaşımızla çıktığımız bu kutlu yolda, bugün artık stadyumlara, devasa spor salonlarına sığmayan bir harekete dönüştüğümüz için Rabbime hamd ediyorum.
3 Kasım 2002'de, kuruluşumuzdan 15 ay sonra girdiğimiz ilk seçimde yüzde 34 oy aldığımız, ardından 22 Temmuz seçimlerinde yüzde 47 oya ulaştığımız, 12 Haziran seçimlerinde, Türkiye'de her iki kişiden birinin oyunu aldığımız, yüzde 50'ye ulaştığımız için Rabbime hamd ediyorum. Elbette, böyle bir teşkilatla yürüdüğümüz için, böyle yol arkadaşlarıyla yürüdüğümüz için, bizlere böyle ak yüzlü, ak gönüllü, alnı ak, yüreği ak, vefalı, cesur, kahraman yol arkadaşları nasip ettiği için Allah'ıma hamd ediyorum.''
-''Yoksulluk, yasaklar ve yolsuzlukları yok etmek için mücadele verdik''-
2001 yılında Türkiye'nin kolunun, kanadının kırıldığını belirten Erdoğan, 2001 yılında ülkenin umutlarının söndürüldüğünü, bir kez daha hayal kırıklığına uğratıldığını dile getirdi.
Erdoğan, karamsarlık, kötümserlik ve umutsuzluğun Türkiye'nin üzerine karabasan gibi çöktüğünü ifade etti. O dönemde iktidarda DSP, MHP ve ANAP'ın oluşturduğu hükümetin bulunduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, finans sektörünün çöktüğünü, devlet bankalarının görev zararı yazdığını söyledi.
İktidarın halkı aldatığını belirten Erdoğan, görev zararı yazan bankalardan Ziraat Bankası'nın şu anda Türkiye'nin bir numaralı bankası olduğunu anlattı.
İktidara gelirken ''3Y'yi yok edeceğiz'' dediklerini bildiren Başbakan Erdoğan, yoksulluk, yasaklar ve yolsuzlukları yok etmek için mücadele verdiklerini vurguladı.
IMF'ye olan borcun 1,7 milyar dolara düştüğünü kaydeden Başbakan Erdoğan, ''IMF bizden şu anda para istedi. Biz de şu anda IMF'ye 5 milyar dolar aktardık. Artık Türkiye alan el değil, veren el. Türkiye aynı zamanda IMF'nin yüzde 1,1 ortağı'' dedi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, verdikleri söz gereği 12 Haziran milletvekili seçimlerinde üçüncü dönem ve son kez milletvekili seçildiklerini belirterek, ''Yine verdiğimiz sözün bir gereği olarak, dördüncü ve son kez genel başkanlığa aday olacağız'' dedi.
Erdoğan, partisinin Atatürk Stadyumu'nda düzenlenen Eskişehir 4. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, AK Parti'nin milletin partisi olduğunu belirterek, milletin her bir ferdi için AK Parti'nin çatısı altında yer olduğunu söyledi.
Erdoğan, ''Bu milletin evladı olan, bu milletin sevgisini, sevdasını, aşkını yüreğinde taşıyan herkes bu partinin tabii üyesidir, doğal üyesidir. Bu millete hizmet aşkıyla yanan herkes için AK Parti'de görev vardır'' diye konuştu.
AK Parti'de hiçbir zaman ''ben'' olmadığını, ''biz'' olduğunu; partide sadece hizmet ve demokrasi mücadelesi verildiğini anlatan Erdoğan, AK Parti'nin sadece bu idealleri iktidara taşımak isteyenlerin partisi olduğunu, bundan hiçbir zaman taviz verilmediğini ifade etti.
AK Parti'de şahıslar, makamlar, rütbeler, isimler değil, her zaman hizmetin, davanın öne çıktığını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
''Şunu herkes bilsin ki bu kardeşiniz, Recep Tayyip Erdoğan, fanidir. Her yaradılan gibi o da ölümlüdür. Şahsım olarak, başbakan sıfatımdan, genel başkan sıfatımdan ziyade, bu partinin, bu davanın, bu hareketin bir neferi olmanın gururunu bugüne kadar yüreğimde hissettim, bundan sonra da aynı şekilde biz hizmet mücadelesinin neferleri olarak yolumuza devam edeceğiz. Her alanda mücadelemizi verip, makam beklemeden, takdir beklemeden, ödül beklemeden. Çünkü en yüce ödül Rabbimden gelecek ödüldür.''
-''Yeni süreçte de dostluk kazanacak, dayanışma kazanacak''-
Erdoğan, milletin kendilerine nerede görev verirse orada olduklarına işaret ederek, şöyle konuştu:
''Bizim Türkiye'ye, Türk siyasetine, özellikle de Türkiye'nin gençliğine bir şeyi göstermemiz, bir şeyi ispat etmemiz gerekiyor. Bu ülkede, siyasetin ilkelerle yapıldığını göstermemiz gerekiyor. Bu ülkede, siyasetin ve siyasetçinin güvenilir olduğunu bizim göstermemiz gerekiyor. Bu ülkede siyasetin temiz olduğunu, daha da temizleneceğini bizim ispat etmemiz gerekiyor. Siyasetçinin sözünde duran, sözünün eri kişi olduğunu, siyasetçinin makam hırsıyla değil, millete hizmet sevdasıyla hareket ettiğini bizim ortaya koymamız gerekiyor. İşte Türkiye'de, Türk siyasetinde, bu yolu da biz açtık. Bu yolun taşlarını daha sağlam döşeyeceğiz. Biz yapacağız, gençler. Unutmayın, gençler arkamızdan gelecek.''
- ''Son kez genel başkanlığa aday olacağız'' -
Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
''Biz, verdiğimiz sözün gereği olarak, 12 Haziran milletvekili seçimlerinde üçüncü dönem ve son kez olarak milletvekili seçildik. Bir dönem ara vererek ondan sonra herkesin milletvekili olma şansı var. 30 Eylül'de Ankara'daki büyük kongrede bu düzenlemeler de böylece zaten yerini buluyor. Yine verdiğimiz sözün bir gereği olarak, dördüncü ve son kez genel başkanlığa aday olacağız. Bu ülkeye öyle genel başkanlar geldi ki her yaşta, her şeyi en iyi kendilerinin yapacağı yanılgısına kapıldılar. Bu ülkeye öyle genel başkanlar geldi ki her şeyin en iyisini kendilerinin bildiği zannına kapıldılar. Bu ülkeye öyle yöneticiler geldi ki oturdukları koltukları tapulu malları gibi gördüler. Biz, bu anlayışı elimizin tersiyle ittik ve itiyoruz. Bu ülkenin pırıl pırıl gençleri var, bu ülkenin aydınlık yüzlü çocukları var. Bu ülkenin birikimli, tecrübeli, yetenekli, azimli, inançlı ve kararlı evlatları var. Fırsat bekleyenlere, imkan bekleyenlere, biz fırsat tanıyacak, imkan vereceğiz. Bu partiyi tanımayanlar, bu hareketi, bu teşkilatı tanımayanlar, ellerini ovuşturarak bizde fitne çıkmasını, nifak çıkmasını, tamahın, kibrin, hırsın öne çıkmasını bekliyorlar. Ben bütün yüreğimle inanıyorum ki bu partide, bu davada, bu harekette, bu teşkilatın içinde asla ve asla böyle tartışmalar yaşanmayacak. Ellerini ovuşturanlar, hayal kırıklığı yaşayacaklar. Farklı senaryolar çizenler, hüsrana uğrayacaklar. Fal bakanların, niyet okuyanların, tasarım yapmak isteyenlerin hevesleri bir kez daha kursaklarında kalacak. Bütün yüreğimle inanıyorum ki yeni süreçte de dostluk kazanacak, dayanışma kazanacak, elbette ki kardeşlik kazanacak.''
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Terörle üzerimize geldiler, şiddetle üzerimize geldiler. Bölücü terör örgütü ülkenin her yerinde dikkat edin! AK Parti teşkilatlarına saldırıyor, başka partilere değil. Niye? Bölücü terör örgütünün tek korkusu, AK Parti'nin güçlü olmasıdır. Varlığını her yerde hissettirmesidir'' dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin Atatürk Stadyumu'nda düzenlenen Eskişehir 4. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, partisinin bu ülkenin çimentosu olarak birleştirici, kaynaştırıcı, özellikle de kardeşliği yüceltici hareketi olarak ortaya çıktığını belirtti.
Partinin 14 Ağustos'tan bugüne kadar kendilerine umut bağlayanların umutlarını boşa çıkarmadıklarını, aksine çoğalttıklarını ifade eden Erdoğan, 14 Ağustos 2001'den bugüne kadar hayallerin gerçek olduğunu, millete umut verdiklerini, ülke için ortaya büyük hedefler koyduklarını ve yapılamaz denilenleri gerçekleştirdiklerini dile getirdi.
Başbakan Erdoğan, olmaz denilenleri olura çevirdiklerini, değişmez denilen şeyleri değiştirdiklerini kaydederek, ''Biz 'hastaneleri birleştireceğiz' dediğimizde bize 'hayır, yapamazsınız' diyorlardı. Karşımıza dikildiler. Çünkü SSK, devlet hastaneler var, bakanlıkların kendilerine ait hastaneleri var, bi cümbüştür gidiyor, gariplik. Dedik ki hepsini birleştireceğiz. Birleştirdik mi? Birleştirdik. Ne dedik hizmet alımı yapacağız, benim vatandaşım istediği hastaneye gitme şansını yakalayacak. Şu anda benim vatandaşım istediği hastaneye gidebiliyor mu? Buna da geldik. İlaç bulamıyordu. Şu anda istediği eczaneden gidip ilacını alabiliyor mu benim vatandaşım? Eğitim sisteminin durumu ortadaydı. Yüz kişilik, 80 kişilik, 60 kişilik sınıflar. Şimdi hepsi azalıyor ve yoğun bir şekilde okullarımızı çoğaltıyoruz, öğretmenlerimizin sayısını artıyoruz, modern dünyanın gereği ne ise bunları yapıyoruz. Şu anda Türkiye'de üniversitesi olmayan ilimiz kalmadı. Biz 'böyle gelmiş, böyle gider' diyenlere karşı ne yaptık? 'Böyle gelmiş ama böyle gitmez' dedik ve prangaları kırdık, yeni bir süreç başlattık'' diye konuştu.
Milleti, hayalleri, hülyaları, özlemleri ve hasretleriyle kucaklaştırdıklarına işaret eden Erdoğan, Selçuklu'nun, Osmanlı'nın torunlarına Türkiye Cumhuriyeti'nin evlatlarına yakışan neyse, yaraşan neyse onları yaptıklarını, onları gerçeğe dönüştürdüklerini anlattı.
-''Terörle üzerimize geldiler''-
Erdoğan, çok badireler atlattıklarını, haklarında yazılan senaryoları boşa çıkardıklarını, hukuku zorlayarak üzerlerine gelindiğini ve hepsini püskürttüklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:
''Partimizi kapatmak istediler netice alamadılar. 'Cumhurbaşkanı seçemezsiniz' dediler, 'seçeriz, hem de millete seçtiririz' dedik. Çünkü bunlar milletten korkuyorlar, bunlar milletten kaçıyorlar. Terörle üzerimize geldiler, şiddetle üzerimize geldiler. Bölücü terör örgütü, ülkenin her yerinde dikkat edin! AK Parti teşkilatlarına saldırıyor, başka partilere değil. Niye? Bölücü terör örgütünün tek korkusu AK Parti'nin güçlü olmasıdır. Varlığını her yerde hissettirmesidir. Güneydoğu Anadolu'da işte ana muhalefet partisi bakıyorsunuz ki yandaşı olan BDP ile anlaşıyor. Hakkari'ye gidip öyle miting yapıyor. Anlaşma ne? Türk bayrağı dalgalandırmayacaksın. CHP'nin genel başkanı orada Türk bayrağı olmadan konuşuyor. Ama bizler hamdolsun bayrağımızla 780 bin kilometre karenin her yerinde, Eskişehir'deki gibi vardık, var olduk. Çünkü 'bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır' diyerek biz bu yola çıktık.''
Afyonkarahisar'dan yola çıkarken ne dedilerse onları yaptıklarını, ''tek millet, tek bayrak, tek vatan tek devlet'' dediklerini ve yola böyle çıktıklarını, bundan bugüne kadar taviz vermediklerini, bundan sonra da vermeyeceklerine dikkati çeken Erdoğan, bu ülkede ''etnik milliyetçilik, bölgesel milliyetçilik, dinsel milliyetçilik yapmayacağız'' dediklerini anımsattı.
Erdoğan, bu ülkede Türküyle Kürdüyle, Lazıyla Çerkeziyle, Gürcüsüyle Romanıyla, Tatarıyla Arnavutuyla, Boşnağıyla yaradılanı yaratandan ötürü sevdiklerini ve yola böyle yürüdüklerini söyledi.
''Biz 75 milyonu kucakladık. Ama onlar birisi bir etnik grubun partisi olmaya, birisi diğer etnik grubun partisi olmaya çalıştı veya kumsalların partisi olmaya çalıştılar'' diyen Erdoğan, AK Parti'nin 780 bin kilometre karenin, 75 milyonun partisi olduğunu ve onun için 81 vilayetin tamamında var olduğunu vurguladı.
-''Şimdi Eskişehir üzerinde önemli bir görev var''-
Son seçimlerde Eskişehir'de 3 milletvekilliğinin AK Parti'ye verildiğini, 2 milletvekilliğini ana muhalefet, birini de yavru muhalefetin aldığını belirten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Şimdi Eskişehir üzerinde önemli bir görev var. 2014'te Eskişehirli kardeşim ne yapacağı biliyor, ben buna inanıyorum. Eskişehir kendine yakışanı yapmak durumundadır diye inanıyorum. İşte şu anda bütün Eskişehir'e yapılanları görüyorsunuz. Altyapısıyla, hızlı treniyle, atılan bu adımlarla Eskişehir'e nelerin yapıldığını görüyorsunuz. Sevgili kardeşlerim şunu asla unutmayın. Biz Türkiye'de bir kapı araladık, bir kapı açtık, biz ön yargıları kırdık, ön kabulleri ortadan kaldırdık, Türkiye'nin makus talihini değiştirdik. Biz paslanmaz kilitleri parçaladık. Türkiye'nin üzerindeki o tozları sildik, süpürdük, attık. Köhnemiş zihniyetlerdeki külleri biz kaldırdık. Kardeşlerim biz bir başlangıç yaptık, biz bir yol açtık. Nereye? Türkiye'nin aydınlık ufkuna. Şimdi o yolda yürüyoruz. Hamdolsun on yıl önce dünyanın değişik yerlerine gittiğimizde bize farklı bakıyorlardı. Ama artık gittiğimiz yerlerde bize öyle bakmıyorlar. Tam aksine bunu nasıl başardınız diyorlar. Bunu bize bir anlatın diyorlar. Bazıları sizin siyaset anlayışınız nedir diyorlar. Çok enteresan. İşte ana muhalefetin genel başkan yardımcılarından bir tanesi 16 Avrupa Birliği üyesi ülke 'Türkiye örnek alınmalıdır' diyor, o da o ülkelere mektup yazıyor, 'Türkiye örnek alınacak bir ülke değil' diyor. Düşünebiliyor musunuz? CHP bu. CHP zihniyeti bu. Bu kişi dışişlerinde en üst düzeyde görev yapmış kişi. Bunların memuriyetine bile güven olmaz. Yetkili olarak, büyükelçi olarak gittikleri yerlerde ben bunlara nasıl güveneyim? Kim bilir benim ülkemin aleyhinde neler yaptılar? İşte bu insanların toplandığı CHP çatısının ne olduğunu anlayın. Bu bakımdan bu çok önemli.''
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, ''Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türkiye'yi bir bütün olarak kucaklayacağız. Ayrım yapmayacağız, etnik ayrımcılığına, inanç ayrımcılığına, dil, din, kültür, yaşam tarzı ayrımcılığına asla prim vermeyeceğiz, fırsat da tanımayacağız'' dedi.
Erdoğan, partisinin Atatürk Stadyumu'nda düzenlenen Eskişehir 4. Olağan İl Kongresi'nde, Türkiye'nin aydınlık geleceğine bir daha kilit vurulamayacağını belirterek, çünkü bu kilitlerin kırıldığını, araladıkları kapıdan, açtıkları yoldan gençlerin ilerleyeceğini, çocukların yürüyeceğini söyledi.
Arif Nihat Asya'nın, ''Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan'' dediğini anımsatan Erdoğan, bu nedenler gençlerin mesuliyetlerinin büyük olduğunu vurguladı.
Darbelerin artık milletin ayağına pranga olmayacağını, demokrasinin artık bu ülkede Allah'ın izni, milletin ferasetiyle kesintiye uğramayacağını, haklar ve özgürlüklerin artık geri gitmeyeceğini, ülke ekonomisinin daralmayacağını, istikrarla büyümenin devam edeceğini, bu ülkenin barış, dostluk, kardeşlik, dayanışma mesajlarının her zaman egemen olarak varlığını sürdüreceğini dile getiren Erdoğan, bunun kıtaları aşacağını belirtti.
Erdoğan, doğu, batı, kuzey ve güneyin kardeşlik içinde büyüyeceğini ve Türkiye'yi büyüteceğini, AK Parti olarak bunu başardıklarını ve bu süreci başlattıklarını, AK Parti'nin neferlerinin geleceğin temellerini bugünden attığını, aydınlık bir gelecek için taşları, temelleri bugünden en sağlam şekilde döşediklerini ifade etti.
AK Parti teşkilatının daha yapacak çok işi olduğunu, katedecekleri uzun mesafeler bulunduğunu aktaran Erdoğan, ''Kardeşlerim az önce Aşık Veysel'in ifadelerini söyledim. Ama Yunus Emre'yi burada unutmam mümkün değil. Ne diyor Eskişehirli Yunus Emre, 'Bu yol uzaktır, menzili çoktur/ Geçiti yoktur, derin sular var/ Girdik bu yola aşk ile bile/ Gurbetlik ile bizi salan var.' Gideceğiz gündüz gece. Menzile ulaşmak için gideceğiz. Geçit olmayan yerde geçitler açtık. Cumhuriyet tarihine bir bakın. Acaba bizim açtığımız kadar tüneller açılabilmiş mi? Dağları deldik. Ferhat gibi deldik. Çünkü biz aşıktık bu millete. Bu millet Şirin, biz Ferhat olduk. Onun için de millete ulaşmak için de dağları deldik'' diye konuştu
Erdoğan, 79 sene içinde 6 bin 100 kilometre duble yol inşa edildiğini, kendilerinin ise 9,5 senede 15 bin 500 kilometre duble yol ile ilave yollar yaptıklarını vurgulayarak, laf değil, iş ürettiklerini, bugüne kadar bu yolda aşkla yürüdüklerini dile getirdi.
''Bu aziz millete efendilik etmeye değil, hizmetkar olmaya geliyoruz' dediklerini ve hizmet ettiklerini belirten Erdoğan, sılayı gurbet yapacaklarını, gurbeti sılaya dönüştüreceklerini ve menzile ilerleyeceklerini bildirdi.
-Kongre süreçleri-
Erdoğan, Eskişehir İl Kongresi ile kongre süreçlerini tamamladıklarına, bir dönemi kapatıp yeni bir dönemi başlatacak olan genel merkez büyük kongresinin hazırlıklarına artık başlayacaklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
''Biz, biz kalarak değişeceğiz. Gençler, biz özümüze sadakatle değişeceğiz. Biz köklerimize itaatle dönüşeceğiz. Biz değişerek başkalaşmayacak, maziden aldığımız ilhamla atiyi inşa edeceğiz. AK Parti kökü derinlerde, kökü bu milletin ruh köküyle aynı yerde olan bir partidir. AK Parti, Selçuklu'nun mirasını taşıyan bir partidir. AK Parti, Osmanlı cihan devletinin ruhunu, misyonunu, mirasını taşıyan bir partidir. AK Parti, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilkelerini yücelten, ideallerini büyüten bir partidir. AK Parti'nin, bu hareketin, bu davanın kökeninde Eskişehirli Şeyh Edebali var, Eskişehirli Hızır Bey var, bu davanın temelinde Eskişehirli Yunus Emre var, bu davanın ruh kökeninde Hazreti Mevlana var, Hazreti Ahmet Yesevi var, Ahmedi Hani var, Mehmet Akif var ve cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte Gazi'nin o aşkı, o heyecanı var. Biz AK Parti'yi büyüteceğiz, Türkiye'yi büyüteceğiz ama nefsimizi küçülteceğiz. Biz düşmana kahhar olacak, dostumuza, kardeşimize şefkatle muamele edeceğiz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türkiye'yi bir bütün olarak kucaklayacağız. Ayrım yapmayacağız, etnik ayrımcılığına, inanç ayrımcılığına, dil, din, kültür, yaşam tarzı ayrımcılığına asla prim vermeyeceğiz, fırsat da tanımayacağız. Herkesin yaşam tarzına saygı duyduk. Bundan sonra da aynı şekilde halkımın bütünü bizden emin olması gerektiğini, samimiyetle sabırla herkese anlatacağız. Değişeceğiz, değiştireceğiz. Tazeleyecek ve tazeleyeceğiz ama kökümüzden, aslımızdan, özümüzden asla ve asla kopmayacağız.''
-''Kendimizi hesaba çekeceğiz''-
Parti teşkilatının tüm üyelerinden helallik isteyen Erdoğan, herkese hakkını helal ettiğini söyledi. Ramazan'da iç muhasebesi yapacaklarını, ruhlarını bir kez daha tazeleyeceklerini, yenileneceklerini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ''Ardından da büyük kongrede milletin önünde hesaba çekilmeden, kendimizi hesaba çekeceğiz'' dedi.
Herkesin Ramazan-ı Şerifi'ni tebrik eden Erdoğan, Ramazan-ı Şerif'in tüm İslam coğrafyası için hayırlara, rahmete, mağfirete vesile olmasını diledi.
Eskişehir'i, 2103'te Türk Dünyası Kültür başkenti yapmak için ilgili kurum, kuruluşlar ve sivil toplum örgütlerinin çalışmalarını sürdürdüğüne değinen Erdoğan, Türk dünyasının 2103'te Eskişehir'de birbiriyle kucaklaşacağını ifade etti.
Eskişehir'de, havacılık, savunma, elektronik, yazılım, sinema-televizyon gibi katma değeri yüksek yatırımları destekleyeceklerini dile getiren Erdoğan, yeni uygulamaya konulan teşvik paketinin Eskişehir için can suyu olacağını söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni teşvik paketinde uzay, savunma ve bilişim gibi stratejik yatırımları, iline ve bölgesine bakmadan en üst düzeyde desteklediklerine işaret ederek, Eskişehir'de stratejik sektörlerde yatırım yapacak şirketlerin arsa tahsisinden vergi indirimine, sigorta primi kolaylıklarından kredi kolaylıklarına kadar çok geniş imkanlarla destekleneceğini belirtti.
Erdoğan, Eskişehir'e uluslararası standartlarda bir yüksek teknoloji üniversitesi için kurulması için hazırlıkların sürdüğünü, yasal prosedürün gelecek yasama dönemi içinde tamamlanacağını ifade etti.
Mevcut stadyumun Eskişehir'e yakışmadığını vurgulayan Erdoğan, UEFA standartlarında stadyum için bu yıl bitmeden inşaata başlanacağına dikkati çekti. Erdoğan, ''33 bin kişilik bu stadyum inşallah fevkalade bir hal olmazsa 2 yıl içinde tamamlanarak Eskişehir'in hizmetine sunulacak'' dedi.
Erdoğan, 2009'da Eskişehir-Ankara hızlı tren projesinin hizmete alındığını anımsatarak, bugüne kadar bu hatta 6 milyon 100 bin kişinin yüksek hızlı tren (YHT) ile yolculuk yaptığını söyledi.
Eskişehir-İstanbul YHT projesinde sona gelindiğini ifade eden Erdoğan, Eskişehir'in YHT ile Bursa, Sivas, Erzincan, Erzurum, kars ve İzmir'e de bağlanacağını vurguladı.
Erdoğan, Eskişehir'e Avrupa'nın en özgün YHT garının yapılacağını, garın nereye inşa edileceğini Eskişehirlilerin karar verdiğini dile getirerek, eski garın bulunduğu alana, tarihi yapıyı bozmadan yeni garın kurulacağını, Eskişehir yeraltı yüksek hızlı tren geçiş projesi tamamlanınca altgeçide, üstgeçide ve köprüye ihtiyaç kalmayacağını ifade etti.
Eskişehir'de 2002'de 6 bin 68 olan yüksek öğrenim yurtları kapasitesinin bugün 7 bin 68'e çıktığına işaret eden Erdoğan, Kredi Yurtlar Kurumu'nun bu yılki yatırım programında bin 500 kişilik yurt projesi bulunduğunu söyledi.
Eskişehir'de tamamlanan çeşitli projeler hakkında bilgi veren Erdoğan, Eskişehir'in İzmir'e otoyolla da bağlanacağını belirtti.
Başbakan Erdoğan, 2014'te Eskişehir'in tüm mülki sınırlarının büyükşehir olacağını dile getirerek, ''İstanbul nasıl büyükşehirse, Kocaeli nasıl bir büyükşehirse, Eskişehir de aynı şekilde bir büyükşehir olacak. Eskişehir'in tümü büyükehir için oy kullanacak. Dolayısıyla sizleri şimdiden gayrete davet ediyorum. Koşacağız, çalışacağız ve Eskişehir'in ilk büyükşehir belediyesinin AK Parti ile startını vereceğiz'' diye konuştu.