Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Fotoğrafçılık Meslek Komitesi Başkanı Bayram İşcan, fotoğrafçılıkta haksız rekabet olduğunu, bu nedenle de sektörün iş alanının daraldığını belirtti.

İşcan, pasaport ve tapu dairesi gibi resmi kurumlara otomatik fotoğraf çekme makineleri konulmasından ve freelance (serbest) çalışan fotoğrafçılardan şikayetçi olduklarını, sektörün iş yapabilmesi için bunların önüne geçilmesi gerektiğini ifade etti.

İTO Fotoğrafçılık Meslek Komitesi olarak sektörün mesleki standartlarını belirlediklerini anlatan İşcan, ''Fotoğrafçılık, boynuna makine takıp 'Ben fotoğrafçıyım' diyen herkesin yapabileceği bir meslek değildir. Bunun ustalığı, ehilliği, bilgisi, tecrübesi gerekir. Fotoğrafçılık mesleğine mensup kişilerin mutlaka mesleki eğitim alması gerek'' dedi.

Türkiye genelinde yaklaşık 16 bin, İstanbul'da ise bin 600 kadar kayıtlı fotoğrafçı olduğu bilgisini veren İşcan, sektördeki işletmelerin cirolarının birkaç senedir düşme eğiliminde olduğunu ve üyelerinin çoğunun farklı işlere yönelerek dükkanlarını kapatmak zorunda kaldıklarını dile getirdi.

''Seyyar satıcılar gibi freelance fotoğrafçılara da müsaade edilmemeli''

Freelance fotoğrafçılık yapanlara izin verilmemesi yönünde üyelerinin kendilerine sürekli şikayette bulunduğunu aktaran İşcan, ''Bu tür çalışanlar ciddi sayılara ulaştı. Parklarda, bahçelerde boynuna fotoğraf makinesini alan fotoğraf çekiyor. İnternet sitelerinde 'doğum fotoğrafçısı', 'evlilik fotoğrafçısı' diye arama yapıldığında çok sayıda freelance çalışan çıkıyor. Bunların resmi kayıtları yok. Bir kafede buluşup yaptığı işi gösteriyor ve işi almaya çalışıyor. Hiçbir kurum ve kuruluşa kaydı olmadan fotoğraf çekimi yapan kişiler sektörde ciddi haksız rekabet oluşturuyor. Buna belediyelerin, resmi makamların müdahale etmesi lazım. Seyyar satıcılara müsaade edilmediği gibi bunlara da edilmemeli. Bizim en büyük derdimiz bu'' diye konuştu.

Kırtasiyeciler ve emlakçılar da vesikalık çekiyor

''Okullar kayıt için istedikleri fotoğrafları artık kendileri çekiyor'' diyen İşcan, bunun yanında, tapu ve pasaport dairelerine vesikalık çekimi için makineler konulduğundan, emlakçıların ve kırtasiyecilerin bile vesikalık çekimi yaptıklarından yakındı.

İşcan, ''Fotoğrafçılıkta haksız rekabet var. Bu nedenle de sektörün iş alanı daralıyor. Herkes kendi en iyi bildiği işi yapmalı. 'Şunu da, bunu da yapayım' denildiği zaman mesleklere zarar veriliyor'' dedi.

Sorunun çözümünde resmi makamların önayak olmasını beklediklerini dile getiren İşcan, ''Valiliklere, belediyelere çok iş düşüyor burada. Biz Odalar olarak kararlar alıyoruz. Belediyelere yazılar yazıldı ama bir ilerleme yok. Bu, belediyelerin işi aslında. Avrupa'da bu işin denetçisi belediyelerdir'' ifadelerini kullandı.

''Mesleki standart ve oda kayıt belgesi denetimi yapılmalı''

İşcan, mesleki standartlar açısından fotoğrafçılıkta bir denetim yapılmadığına işaret ederek, denetim mekanizması kurulması, sektör çalışanlarının mesleki eğitimden geçmesi ve belediyelerin denetimler sırasında firmalardan ustalık ve Oda kayıt belgesini talep etmesi gerektiğini söyledi.

Fotoğraf makinelerindeki ÖTV oranının da bir başka sorun olduğunu anlatan İşcan, ''Türkiye'de ÖTV yüksek olduğu için fotoğraf makineleri internet üzerinden sipariş verilerek yurt dışından getiriliyor. Bu durumda buradaki makine ithalatçılarımız zor durumda kalıyor'' diye konuştu.

Sektörü hareketlendirmek için ürün ve hizmetlerde çeşitliliği artırdıklarını aktaran İşcan, önceden sadece fotoğraf çektiklerini, şimdi ise baskı hizmetini geliştirerek, kupa, tişört ve diğer ürünlere baskı yaptıklarını ve kişiye özel hediyelikler hazırladıklarını da sözlerine ekledi.