Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, kentsel dönüşümde kullanılmak üzere uluslarüstü kuruluşlarla, Türkiye'deki uygulamalarla çok paralel olacak bir müzakereyi yürüttüklerini belirterek, ''Önemli bir aşamaya gelmiş bulunuyoruz. Yaklaşık 300 milyon euroluk toplam tutara tekabül ediyor'' dedi.

Adnan Bali, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile İş Bankası arasında kentsel dönüşüm kapsamında kullandırılacak kredilerde faiz desteğini içeren protokolün imza töreni sonrasında soruları yanıtladı.

Bali, ipotek teminatlı tahvillerin çıkartılması ve kentsel dönüşüm kredilerinin bununla finase edilmesine ilişkin bir soruya şöyle cevap verdi:

''İmzalanan protokolde görüldüğü gibi finansman 84-120 ay, uzun vadeli. Bunlar şimdiye kadar bizim kaynaklarımızla yapmadığımız finansmanlar değil. Bu vadelere erişebiliyoruz. 10 yıl vadeli kaynaklara da erişebiliyoruz. Hatta balon ödemeli, sermaye benzeri krediyi çok kısa bir süre önce ihraç ettik. Dolayısıyla yeni kaynaklar ve vade açısından bir kısıt yok. Ama gayrimenkul sektörünün gerektirdiği türden ve bu işlerin gerektirdiği türden ilave finansman yöntemleri arayışı tabii ki devam edecektir. Bunlar farklı alanlarda farklı kuruluşlarla müzakere ettiğimiz işler. Uluslarüstü kuruluşlar bu işlere özgü olarak birtakım fonlar tahsis ediyorlar. Biz oralarda Türkiye'deki uygulamalarla çok paralel olacak bir müzakereyi yürütüyoruz. Önemli bir aşamaya gelmiş bulunuyoruz. Yaklaşık 300 milyon avroluk toplam tutara tekabül ediyor.''

Bali, makro düzeyde bakıldığında Türkiye'de yaklaşık 14 milyon konut olduğunu, bunun da 6,5 milyonunun yenilenmesi gerektiğini anımsatarak, ''Konutların da ortalama yaşı 22 civarında. Bu açıdan bakıldığında 20 yılda 500 milyar liralık bir finansman ihtiyacından bahsediliyor. Böyle olunca hem uluslararası fonlama açısından arayışların sürmesini hem daha farklı ürünlerle, daha farklı yollarla da finansmanın çeşitlendirilmesini gerektirir. Ayrıca herkese de bir rol çıkar buradan. Bu tutarlar o kadar önemli tutarlar ki, bankalar arasındaki rekabet kanaatimce en etkili sonuçları yaratmaya devam edecek. Hepimiz için imkan sağlayabileceğimiz, bütün muhatapların da doğru etkilenebileceği bir ortak çalışma alanı var diye düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde de bu hızlanarak devam edecektir. Bu yasa 31 Aralık 2013 tarihine kadar kullandırılacak kredileri kapsıyor'' dedi.

Yasayla belirtilen sürenin uzatılıp uzatılmayacağına ilişkin soruya Bali, ''Kanaatim o ki, riskli bölgelerin tayini ilerledikçe, riskli yapılara ilişkin tespitler ve değerlendirmeler raporlarla birlikte tescillenme süreci arttıkça, bu konudaki ihtiyaç süreci şekillenecek belki bu tarihler de uzayacaktır. Bu işi sadece bir kredi sunma hadisesi olarak görmüyorum. İhtiyacın 31 Aralık 2013 tarihine kadar tamamen karşılanabilecek hale geleceğini sanmıyorum. Bunun önünde teknik kısıtlar da olacaktır. Tabii bu kamunun yapacağı bir düzenlemedir. Muhtemelen bunun daha ileri yıllara sarkacak şekilde ihtiyacının devam edeceğini düşünüyorum'' şeklinde yanıt verdi.

''Kredilerde iş bitirme ve garantörlük arayacağız''

Kredilerde iş bitirme ve garantörlük arayacaklarını belirten Bali, ''Kredi kullandırırken olağan kredi tekniği ve bankaların kredibiliteyi gözeten yöntemleriyle seçici olacağız. Bu uygulamayla vatandaş aslında kendisinin yeterince bilgi sahibi olmadığı bir seçimi banka eliyle isabetli yapılmasını ve garanti altına alınmasını sağlayacaktır'' dedi.

''Merkez Bankası'nın 2013 yılı için yıllık kredi büyümesinin yüzde 10-15 seviyesinde kalabileceğini belirtmesine istinaden, kentsel dönüşüm kredilerine yoğun talebin gelmesi durumunda yıllık kredi büyümesinde öngörüsünde bir değişiklik olur mu?'' şeklinde soruya Bali şöyle cevap verdi:

''Bu tür talepler de, bu tür kullanımlar da makroekonomik dengelere tabidir. Bu çerçeve içerisinde bir şeyler yapmaya çalışırsınız. Netice olarak kamunun bu konudaki genel bakışını bozacak ya da finansal istikrar açısından tehdit edebilecek başka sorunlar ortaya çıkabilecekse, sadece bu krediler için değil; çok ciddi altyapı yatırımları var, üçüncü köprüden havaalanına kadar, özelleştirmeler dahil olmak üzere bunların hepsini bir araya getirdiğinizde çok ciddi büyüklükler ortaya çıkıyor. Bu konularda kanaatimce finansal ihtiyaçlarla finansal istikrarın gerekleri bir arada yönetilecektir. Biz de onu gözeteceğiz.''

Merkez Bankası'nın faiz politikası çerçevesinde kredi faiz oranlarındaki düşüşün konut kredilerine yansıtılıp yansıtılamayacağına ilişkin ise Bali, ''Şu an bu zaten yürüyen bir süreç. Biz uzun vadeli kredileri bugünkü piyasa şartlarında sağlarken, karşılığında yaptığımız işlemleri yarın faiz düştüğünde vatandaşımız yenilettiğinde biz de gidip yeniletemiyoruz. Dolayısıyla bu çok doğru bir uygulama değil. Hatta faizler ters yönde hareket ettiğinde biz yükseltme imkanına sahip değiliz. Sektördeki rekabet nedeniyle siz yeniden yapılandırmazsanız başka bir rakibiniz aynı teklifi getirecektir. Aslında konut kredisinin şu andaki işleyişi faiz riski açısından doğru bir şekilde yürüyor değildir'' diye konuştu.

Verilecek kredilerde dosya masrafı olmayacağını, hak sahibi ve konut açısından sigorta olacağını söyleyen Bali, bunun bir külfet olarak görünse de aslında bir ölüm halinde bunların sigortasız olma halinin bu defa çözülmesi gereken bir sorun olarak yine kendilerine geldiğini söyledi.

Bali, kentsel dönüşüm kredisinin kullandırma koşullarıyla ilgili olarak ''Biz bütün işlemler açısından hazır haldeyiz. Burada öncelikli süreçler var. Vatandaş öncelikle riskli bir alanda ya da riskli yapıya sahip olduğunu, bu konuda yasa ile yetkilendirilmiş bir kurumla belgelendirmek durumunda. Yani bankaya geliş ilk anda değil. Banka, tapuya riskli yapı şerhi düşüldükten, müteahhitle anlaşması tamamlandıktan, yani malikler kendi aralarında anlaşıp bu konuda bir noktaya geldikten sonraki aşamadır. Biz bu aşamaya gelebilecek işlemleri şu anda kestirmemiz mümkün değil'' diye konuştu.

Bali, ''Tek başınıza asla bir araya getiremeyeceğiniz parçalar bu modelde bütün tarafların ihtiyacını çözecek şekilde karşılanmış durumda'' dedi.

Bu kapsamda kullandırılacak kredilerde kat irtifakı tesisi ile birlikte ipoteğin bulunduğunu ifade eden Bali, inşaat süreci tamamlanan kadar kredinin geri ödemesi başlamayacağını söyledi.