Çağlayan'dan Moody's ve S&P'ye davet
Çağlayan, "S&P ve Moody's'i en kısa sürede Türkiye'nin ekonomik gerçeklerini görerek notlarını yeniden gözden geçirmeye davet ediyorum" dedi
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's'un (S&P) Türkiye'nin kredi notunu artırmasına ilişkin, ''Avrupa, ekonomik krizden çıkış olarak Türkiye'yi gösterirken, S&P'nin verdiği bu not, Türkiye'nin hak ettiği not değildir'' dedi.
Sakarya'nın Erenler ilçesinde düzenlenen Türk Traktör Fabrikası'nın temel atma töreninde konuşan Çağlayan, S&P'nin Türkiye'ye karşı cimri davrandığını savundu.
Çağlayan, S&P'nin iki yıl öncesine kadar cari açığı sebep göstererek Türkiye'ye karşı cimri hareket ettiğini belirterek, ''Buna karşılık başka ülkelere hak etmediği puanları veren birtakım derecelendirme kuruluşları, artık gerçeği görmekle yüz yüze kalmıştır. Dün S&P, Türkiye için hikmeti olmayan bir çalışma yapmıştır, bir derecelendirme yapmıştır'' diye konuştu.
''S&P, çifte standart yapan bir kuruluştu'' diyen Çağlayan, ''S&P, Türkiye'ye karşı cimri davranırken, diğer taraftan hak etmeyen ülkelere, İrlanda'ya, Yunanistan'a gayet bonkör davranıyordu. Türkiye'ye yapmış olduğu not artışı bizim için sürpriz olmamıştır. Aslında Türkiye'nin hak ettiği nokta bu değildir. Türkiye, daha fazla notu hak etmiş bir ülkedir'' ifadesini kullandı.
-''Sürpriz olmadı''-
Çağlayan, Türkiye'nin ekonomisinin dünyada örnek gösterildiğini vurgulayarak, daha yüksek not oranlarını hak ettiğini söyledi.
''Bugün Türkiye, AB'nin 23 ülkesinin ekonomik verilerinden çok daha önemli bir konuma gelmiştir'' diyen Çağlayan, ''Bugün Türkiye, kamu borçlarının milli gelire oranlarında 23 AB ülkesini, bütçe açıklarında AB'nin 21 ülkesini geride bırakmıştır'' şeklinde konuştu.
''Avrupa ekonominin gerilediği bir ortamda Türkiye, şükürler olsun, Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisi olma yolundadır'' diyen Çağlayan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Avrupa ekonomik krizden çıkış olarak Türkiye'yi gösterirken, S&P'nin verdiği bu not, Türkiye'nin hak ettiği not değildir. Türkiye, daha yüksek notu hak etmektedir. Bugün Türkiye'yi Hırvatistan ve Macaristan ile aynı notta tutmak haksızlıktır. S&P ve Moody's'i en kısa sürede Türkiye'nin ekonomik gerçeklerini görerek notlarını yeniden gözden geçirmeye davet ediyorum. Bu, bizim için sürpriz olmamıştır. S&P'nin bize bir hediyesi de olmamıştır. S&P'nin aynı İsrail'in yaptığı gibi geç bir özür dilemesi olarak kabul ediyoruz. S&P, bunu yaparak Türkiye'ye geçmişte yaptıklarından ötürü özrünü bir parça yerine getirmiştir.''
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeleri centilmenliğe davet ederek, Gümrük Birliği'ne ve birliğe dahil olmayan birçok ülkeye vizesiz giriş imkanı sağlanmasına rağmen, 18 yıldır Gümrük Birliği Anlaşması bulunan Türk iş adamlarına vize uygulanmasının insan hakları ihlali ve ticarette haksız rekabet olduğunu ifade etti.
Çağlayan, Türk Traktör Fabrikası'nın Erenler ilçesinde düzenlenen temel atma töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin AB ile 18 yıldan beri Gümrük Birliği Anlaşması uyguladığını anımsatarak, anlaşmayı imzalayan Türk hükümetinin büyük bir yanlışlıkla AB'nin 3'üncü dünya ülkeleriyle yapacağı anlaşmalarda Türkiye'nin taraf olmasını engellediğini anlattı.
''Onları suçlamak adına söylemiyorum ama Türkiye'nin geçmişte yaptığı bu hatanın bedelini, çok ağır şekilde bize ödettiriyorlar'' diyen Çağlayan, şöyle devam etti:
''Bugün Türkiye, 18 yıldır bu anlaşmayı yapmış, ihracatının 2 yıl öncesine kadar yüzde 48'ini Avrupa'ya yapan ve ihracatının yüzde 95'i sanayi ürünleri olan önemli bir ülkedir. 2011'de AB, yüzde 1,5, Türkiye yüzde 8,5 büyüdü. Türkiye, AB üyesi olsaydı, bundan kazanan AB olacaktı, yüzde 1,5 yerine 1,8 büyüyecekti. Belki 4 milyon yerine daha az insan işsiz kalacaktı.
Bugün Türk iş adamına vize uygulayan, yapmış olduğu ürünlerin serbest dolaşım hakkını elinden alan AB, yetmezmiş gibi şimdi de Türkiye'yi serbest ticaret anlaşmalarında kapsam dışı bırakıyor.''
Güney Kıbrıs Rum Kesimi'ndeki bankaların 10 milyon avro bulamadığı için 10 gündür kapalı olduğunu anımsatan Çağlayan, ''Rum kesimi gibi 3 tanesi bugün bir Koç Grubu yapmaz. Böyle bir ortamda Türkiye, geçmişteki hatasından dolayı AB, Meksika gibi, Cezayir gibi ülkelerle anlaşma yaparak ürünlerin ülkemize gümrüksüz girmesini sağlamış çünkü ellerine koz girdi'' şeklinde konuştu.
Malların Türkiye'ye gümrüksüz girdiğini, Türkiye'nin ise ortalama yüzde 40-50 gümrük vergisi ödemek zorunda kaldığına işaret eden Çağlayan, uygulamanın haksız rekabet olduğunu vurguladı.
-AB ile Amerika arasındaki serbest ticaret görüşmeleri-
Çağlayan, AB'nin Amerika ile Transatlantik serbest ticaret görüşmeleri yaptığını kaydederek, Türkiye'nin Amerika ile ticaretinde dengesizlik olduğunu, 1 satarken 3 aldığını anlattı.
AB ile ABD arasında serbest ticaret anlaşması yapılması ve Türkiye'nin dışarıda kalması halinde, mevcut durumu bile arayacaklarına dikkati çeken Çağlayan, ''ABD ile arasındaki haksız ticaret ortamı nedeniyle Türkiye, bu işten çok ciddi şeyler kaybeder. Sanayicim ve ihracatçım ciddi problemlerle karşı karşıya kalır. Bugün Türkiye'ye gümrükle girmek zorunda kalan ABD ürünleri, böylelikle AB üzerinden sıfır gümrükle girer ama benim ürünlerime karşı ABD, gümrük uygulamasına devam eder. Japonya için de bu durum geçerli. Bugün Japonya'ya 1 satıp 10 alıyoruz'' diye konuştu.
''Ey AB, Gümrük Birliği Anlaşması'nda sizi centilmenliğe davet ediyoruz'' diyen Çağlayan, şunları dile getirdi:
''Bugün Gümrük Birliği'ne ve size dahil olmayan birçok ülkeye vizesiz giriş imkanı sağlarken, 18 yıldır Gümrük Anlaşması bulunan Türk iş adamına vize uygulaması yapmanızı, insan hakları ihlali ve ticarette haksız rekabet olarak ifade ediyoruz. Mallarımızın serbest dolaşımına engel olmayınız. Sizin bahsettiğiniz liberalliğe aykırıdır bu.
Tüm bunlar yetmiyormuş gibi serbest ticaret anlaşmasında Türkiye'yi taraf yapmayan AB, bu durumda kimse kusura bakmasın, biz de Gümrük Birliği yerine serbest ticaret anlaşması yapalım çünkü serbest ticaret anlaşmaları gümrükte indirim getiren bir anlaşmadır.''
Çağlayan, Türkiye'nin 19 ülkeyle serbest ticaret anlaşması bulunduğunu anımsatarak, Gümrük Birliği Anlaşması nedeniyle AB'ye tam üyeliğin koşulu mevzuatların Türkiye'nin sırtına yüklendiğini söyledi.
Haksızlığa daha fazla seyirci kalmanın anlamsız olduğunu ifade eden Çağlayan, ''Türkiye, bu noktada meselesine sahip çıkmalı. Ümit ediyorum ki AB'nin bu haksız davranışına ABD seyirci kalmayacaktır. Bu noktada Sayın Başbakanımız, Sayın Obama'ya bu konudaki hassasiyetlerini dile getiren bir mektup gönderdi. Önümüzdeki günlede Başbakanımız ile bir ABD ziyaretimiz olacak. Başbakanımız bunu en iyi şekilde Obama'ya aktaracaktır'' şeklinde konuştu.
-Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Koç-
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç ise Türk Traktör Fabrikası'nın 1955'te Ankara'da kurulduğunu belirterek, bir yıl sonra ilk traktörün üretildiğini anlattı.
Koç, yaklaşık 60 yıldır modern tarımın gelişmesi için üretim yaptıklarını belirterek, Türk Traktör Fabrikası'nın birçok yönüyle kendileri için gurur kaynağı olduğunu dile getirdi.
''Bugün 4 ana model sadece Türkiye'de üretilmekte'' diyen Koç, şunları vurguladı:
''Ankara'dan dünyanın 90 ülkesine ihracat gerçekleştirilmektedir. Ankara'daki fabrikada motordan şanzımana yüzde 90'lara varan yerlilik oranımızla gerçek Türk traktörünü üretiyoruz. Hem ülkemize modern, verimli, az yakıt tüketen ve daha çevreci ürünler kazandırmak hem de ihracat pazarlarımızdaki regülasyon değişikliklerine uyarak rekabetçiliğimizi devam ettirmek için traktörlerimizde kullandığımız yerli motoru yeni ihtiyaçlar paralelinde yeniden tasarlama projesine başlamış bulunuyoruz.''
Fabrika gelecek yıl devreye girdiğinde Türk ürünlerinin dünya çapında en güncel teknolojiyle donanmış olacağını bildiren Koç, ''Uzun yıllar başarıyla yürüttüğümüz çalışmaların aynı verimlilikle daha da güçlenerek devam edeceğinden en ufak bir kuşkum yok. Bugün temelini attığımız yeni tesisimizin ülkemizin tarım sektörünün gelişmesinde ve uzun vadede iddialı hedeflerine ulaşmasında önemli rol üstlendiğine inancım tamdır'' ifadesini kullandı.
Konuşmaların ardından Ekonomi Bakanı Çağlayan, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Koç, Fiat Industrial Grup Başkanı Richard Tobin, Sakarya Valisi Mustafa Büyük ve katılımcılar butona basarak temele harç döktü.
Erenler ilçesinde 80 milyon dolarlık yatırımla inşa edilmesi planlanan fabrikanın, gelecek yıl sonunda tamamlanması hedefleniyor.
AA