Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Aslında 3 değil 47 GSM operatörümüz var

Aslında 3 değil 47 GSM operatörümüz var

Telkoder, Türkiye'de GSM hizmeti sunmak üzere kurulmuş ve resmi olarak da onaylanmış 47 olduğunu açıkladı

Giriş: 03 Eylül 2013, Salı 08:59
Güncelleme: 03 Eylül 2013, Salı 12:16

Son yıllarda büyük gelişme yaşayan GSM sektöründe sürekli 3 büyük operatörün rekabeti gündemdeki yerini korurken, Türkiye'de aslında toplam 47 GSM operatörü bulunuyor.

Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER) Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak, bilinen 3 GSM işletmecisinin yanında, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından 2008'den bu yana 44 adet yetkilendirme daha yapıldığını söyledi.

MVNO (Mobile Virtual Network Operator - Mobil Sanal Ağ Operatörü) olarak bilinen pazarda, mevcut cep telefonu altyapılarının kiralanması yöntemiyle hizmet veren GSM şirketlerinin de yer aldığına dikkati çeken Arıak, "Şu an bu şirketler hukuken pazarda var, ama fiilen henüz hizmet veremiyorlar" dedi.

Arıak, şöyle devam etti:

"Türkiye'de GSM hizmeti sunmak üzere kurulmuş ve resmi olarak da onaylanmış 47 şirket var, fakat biz sadece 3'ünü tanıyoruz. Çünkü bu yeni 44 işletmecinin devlete daha fazla hazine payı ödemesi isteniyor ve bu şirketlerin vatandaşa hizmet sunmak için mevcut cep telefonu işletmecilerine yaptıkları başvurular da bugüne kadar sonuçsuz kaldı.

BTK'nın yeni düzenlemeleriyle bu alanda faaliyetlerin başlayacağını umuyoruz. Tüketicilerin daha fazla alternatif bulduğu, daha uygun fiyata haberleştiği bir Türkiye için bu gelişmeleri tüm çevrelerin desteklemesi büyük önem taşıyor."

- "44 işletmeci, telekom alanında şirketlerle işbirliği yapabilir"

İşletme hakkı bulunan 44 işletmecinin, telekom alanında faaliyet göstermek isteyen şirketlerle işbirliği yapabileceğini dile getiren Arıak, "Bu 44 işletmeci, telekom alanında faaliyet göstermek isteyen şirketlerle işbirliği yapabilir. Bunun önünde herhangi bir yasal engel bulunmuyor.

Önemli olan yasalarca çerçevesi belirlenmiş yeterliliklerin sağlanması ve her iki şirket arasında yapılacak iş modelinin doğru bir sistemde oluşturulmasıdır. Önümüzdeki dönemde BTK'nın gösterdiği yaklaşımla bu durumun çözüleceğini öngörüyoruz. Rekabetin artacağı bir sektör, bu alana girmek isteyen şirketler veya olası işbirlikleri için de karlılık ve verimlilik sunacaktır" diye konuştu.

TELKODER'in yakın dönemde "Türkiye'de bir ailenin ortalama haberleşme gideri"ni ortaya koyan bir çalışma yaptığını anımsatan Arıak, "Bir ailenin yıllık ortalama haberleşme gideri bin 320 lira olarak ortaya çıkmıştı. Bu rakam, Türkiye genelinde yaşayan vatandaşlarımız için çok makul bulunmayabilir. Gerek cep telefonu, gerekse sabit telefon ve internet alanlarında çok sayıda işletmecinin olması halinde rekabetin doğal bir sonucu olarak kalite artacak, fiyatlar düşecek ve vatandaşlarımızın seçme şansı artacaktır" ifadelerini kullandı.

- Gelişmiş ülkelerde ortalama GSM operatör sayısı

Dünyada GSM operatorü sayısının yaklaşık 350 civarında olduğunu belirten Arıak, şunları kaydetti:

"Kendi pazarlarını oluşturan aktif sanal GSM operatörlerinin sayısı da 650'den fazladır. Örneğin Fransa'da 4 GSM, 65 sanal GSM olmak üzere toplam 69 GSM işletmecisi, İtalya'da 4 GSM, 26 sanal GSM olmak üzere toplam 30 GSM firması bulunmakta.

Sanal GSM operatörleri toplam mobil küresel pazarda yaklaşık yüzde 3'lük bir paya sahiptir. Bu rakam, pazarın büyüme potansiyelinin de son derece yüksek olduğunu göstermektedir."

Danışmanlık firması Ovum'un araştırmasında 2015 yılında sanal GSM abone sayısının 85,6 milyona, elde edilecek cironun da 9,5 milyar dolara ulaşacağı tahminini paylaşan Arıak, sektörün Türkiye'nin 2023 hedefleri için de büyük bir önemi olduğunu belirtti.

TELKODER'in kuruluş amacının telekomünikasyon sektöründe serbestleşmenin ve tam rekabetin sağlanması olduğunu anlatan Arıak, sözlerini şöyle tamamladı:

"12 yıldır bu misyonla önemli çalışmalar ortaya koyduk. Telekomünikasyon sektörünün sağlıklı büyümesi için atılması gereken yeni adımlar da var elbette. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile BTK'nın ortaya koyduğu yapıcı yaklaşımların tam serbestleşme ve gelecek için daha fazla umut verdiğini söyleyebiliriz."

AA