Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Babacan, Şimşek ve Yılmaz soruları yanıtladı

Babacan, Şimşek ve Yılmaz soruları yanıtladı

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Başbakan yardımcısı Ali Babacan, 2014-2016 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program'ı (OVP) açıkladıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladılar

Giriş: 08 Ekim 2013, Salı 21:46
Güncelleme: 09 Ekim 2013, Çarşamba 12:52

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Başbakan yardımcısı Ali Babacan, 2014-2016 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program'ı (OVP) açıkladıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladılar.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, bankacılık sektörünün toplam mevduattan daha fazla kredi kullandırdığını belirterek, "Bu çark nasıl dönüyor? Bankalarımız dışarıdan da borçlanıyor. Çok anormal bir durum değil ama artış hızına dikkat etmemiz gerekiyor" dedi.

Babacan, bir gazetecinin makro ihtiyati tedbirlerin bankacılık sektörünün karlılığına ilişkin bir soru üzerine, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun bu konuda bir çalışma yaptığını söyledi.

Bankacılık sektörünün toplam mevduattan daha fazla kredi kullandırdığını ifade eden Babacan, "Bu çark nasıl dönüyor? Bankalarımız dışarıdan da borçlanıyor. Çok anormal bir durum değil ama artış hızına dikkat etmemiz gerekiyor" dedi.

- "Kazandığı kadar harcayan için tedbir almıyoruz"

Tasarruf oranlarının artırılması konusunda da kazandığı kadar harcayan vatandaş için tedbir almadıklarını ancak borçlanıp harcayan vatandaşın borçları ile ilgili sınırlayıcı unsurlar olmasını istediklerini belirten Babacan, bu durumun daha sağlıklı olduğunu ifade etti.

Kadınların iş gücüne katılımı ve uzun izin sürelerinde prim yükünü devletin üstlenip üstlenmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine Babacan, kadınların iş gücüne katılım oranının son yıllarda arttığını söyledi.

İş gücüne yeni katılanların önemli bir kısmının kadın olduğuna dikkati çeken Babacan, şöyle devam etti:

"Ancak Türkiye'de esnek çalışma modelleri yeterince gelişmiş değil. Oysa Avrupa'ya baktığımızda, ABD'ye baktığımızda çalışan kadınların yüzde 20-30'u esnek çalışma modelleri ile çalışıyor. Dolayısıyla hem ailenin daha çok çocuk sahibi olabilmesi için hem de kadınlarımızın iş gücü piyasasından kopmaması, hatta katılım oranlarının artması için politikaların birbirine uyumlu ilerletmemiz gerekiyor. Bunları ile ilgili çalışmaları tamamladık. Açıklamanın zamanı ve mekanı üzerinde çalışıyoruz. Çok kısa bir süre içerisinde açıklayacağız. Onun dışında ortada dolaşan dedikodulara bakmayın."

-Yılmaz: "Toplam kamu yatırımlarının önümüzdeki yıl 77 milyar lira olmasını öngörüyoruz"

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, gelecek yıl toplam kamu yatırımlarının 77 milyar lira olmasını öngördüklerini bildirdi.

Kalkınma Bakanı Yılmaz, istihdama ilişkin soruları yanıtlarken iş gücü piyasaları ve istihdam konularının sadece ekonomik açıdan değil, sosyal açıdan da son derece önemli olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin son dönemlerde istihdam oranını en hızlı artıran ülkelerden biri olduğuna dikkati çeken Yılmaz, bunun büyük bir başarı olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin iş gücüne katılım oranlarının artmasına karşın işsizliği azalttığını dile getiren Yılmaz, 2009'da yüzde 14'lere kadar çıkan işsizliğin yüzde 9'lara, tek haneli rakamlara çekildiğini belirtti. Yılmaz, bunda büyümenin, aktif iş gücü politikaları ve reformlarının, teşviklerin katkısı olduğunu kaydetti.

İstihdamın yapısına bakıldığında yüzde 87'sinin özel sektör kaynaklı olduğuna işaret eden Yılmaz, istihdam artışında esas olarak özel sektor kaynaklı sağlandığını söyledi. Yılmaz, hiçbir ülkenin sadece kamu istihdamıyla işsizliği düşürmesinin mümkün olmadığını vurguladı.

Cevdet Yılmaz, tasarruflar konusundaki soruları yanıtlarken, 2012'de 12,6'ya kadar düşen tasarruf oranının 2016'da yüzde 16'ya kadar yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi.

Kalkınma planında bu oranı 2018'de yüzde 19'a çıkarmayı hedeflediklerini ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu:

"Bu yıl bir gerileme söz konusu. İlk 3 yıl bir miktar kalkınma planımızın az da olsa gerisinde kalmış olacağız. İzleyen yıllarda bunu telafi etmeyi öngörüyoruz. Orta Vadeli Program'ın bütün kurgusu daha fazla tasarrufları artırma, cari açığı düzeltme ve büyümenin kaynaklarını farklılaştırma üzerine kurgulanmış durumda."

Büyümenin kaynaklarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, 2013 yılı içinde yüzde 3,6'lık büyümenin yüzde 3,3'ünün toplam tüketimden, yüzde 1,9'unun toplam yatırımlardan kaynaklandığını, toplam yurt içi talebin etkisinin yüzde 5,2, net mal ve hizmet ihracatının katkısının ise yüzde -1,6 olduğunu belirtti. Yılmaz, bu yıl dış denge açısından büyümeyi aşağı çeken bir etkinin söz konusu olduğunu söyledi.

Bu tabloyu 2014'te değiştirmeyi öngördüklerini ifade eden Yılmaz, 2014 yılında yüzde 4 olarak öngörülen büyüme hedefinin yüzde 2,5'inin toplam tüketimden oluşacağını dile getirdi. Yılmaz, "Gelecek sene daha nitelikli bir büyüme, dış dengemizi düzelten, iç ve dış talep arasında daha dengeli bir büyüme oluşmasını öngörüyoruz" dedi.

Cevdet Yılmaz, cari açığın 7,1 olmasının Orta Vadeli Programla uyumlu olduğunu, ancak planda ortaya konulan rakamdan bir miktar yüksek olduğunu söyledi.

Burada kurdaki artışın dolar bazında milli geliri bir miktar aşağıya çekmesinin etkisi olduğunu ama asıl etkinin altın ithalatından geldiğini dile getiren Yılmaz, planda altın hariç cari açığın 51 milyar dolar olarak tahmin edildiğini, Orta Vadeli Program'da 50 milyar dolara düştüğünü, nispi bir iyileşmenin söz konusu olduğunu ifade etti.

Yılmaz, "Planda doğrusu altın ithalatının bu kadar yüksek olacağını 2013 yılı için öngörmemiştik. Öngördüğümüzden daha fazla bir altın ithalatı söz konusu oldu. Onun ortaya çıkardığı bir cari açık var. Altını düştüğünüz zaman aslında cari açığımız 1 puana yakın bir düşüş gösteriyor. Gelecek yıl böyle bir altın ithalatı beklemiyoruz" dedi.

Kalkınma Bakanı Yılmaz, kamu yatırımlarına ilişkin de bilgi verdi.

Önümüzdeki yıl merkezi yönetim bütçesi kapsamında 37 milyar liralık bir kamu yatırımı öngördüklerini belirten Yılmaz, "Toplam kamu yatırımlarının ise önümüzdeki yıl 77 milyar lira olmasını öngörüyoruz. Program başlangıcı itibarıyla baktığınızda kamu yatırımlarında yüzde 12,2 oranında bir artış öngördük. Cari harcamalarda daha dikkatli olan ama yatırım harcamalarını da devam ettiren bir perspektifle Orta Vadeli Programımız hazırlandı" dedi.

-Şimşek: 2014 yılında 2B'den 961 milyon liralık gelir beklentimiz var

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, gelecek yıl kamuya personel alımının bir miktar düşeceğini belirterek, "Geçen sene toplamda kamuya 130 bin civarında personel almıştık, bu sene muhtemelen onun yarısı civarında belki bir miktar üzerinde olacak" dedi.

Şimşek, istihdama ilişkin sorulara ilişkin, 2007'den bu yana ülkede ihtiyaç duyulan bütün alanlarda hiçbir dönemde olmadığı kadar ve küresel krize rağmen hiçbir ülkede olmadığı kadar kamuya eleman aldıklarını söyledi.

Kamunun ihtiyaç duyduğu alanlarda istihdama gittiğini anlatan Şimşek, şöyle konuştu:

"Tabii bu ihtiyaçlar zaman içinde azalıyor. Bunu da dikkate almak lazım. 2007-2013 dönemine baktığınız zaman toplamda yaklaşık 500 bin memur, 200 bin de hizmet alımı yoluyla toplamda vatandaşımıza hizmet etmek üzere 700 bin personel aldık ama aynı dönemde Türkiye'de toplam istihdam 4,8 milyon kişi arttı. Kamunun buradaki katkısı yüzde 10-13 civarında.

Önümüzdeki dönemde 2014 bütçesiyle bizim net bazda kamuya alımlar bir miktar düşüyor. Geçen sene toplamda kamuya 130 bin civarında personel almıştık, bu sene muhtemelen onun yarısı civarında belki bir miktar üzerinde olacak. Çünkü ihtiyaçlar çerçevesinde bakıyoruz. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu personeli almaya devam edeceğiz ama zaman içerisinde bu ihtiyaçlar azalıyor."

Bakan Şimşek, 2014 bütçesinde cari harcamaları ciddi bir biçimde kontrol altına aldıklarını vurgulayarak, daha çok kaynağın millete yatırım olarak gitmesini istediklerini söyledi.

Kamuda performansa dayalı bir kültür oluşsun, millete daha iyi hizmet sunulsun diye sözleşmeli sisteme geçiş öngördüklerini belirten Şimşek, "Fakat zaman içerisinde sözleşmeli sistemden daha çok kadrolu sisteme bir geçiş söz konusu. Maliyet açısından, mali disiplin açısından esas itibariyle çok önemli bir fark yok" dedi.

- Özelleştirme gelirleri

Şimşek, özelleştirme gelirlerine ilişkin soruya karşılık, 2013 yılında öngörülen özelleştirme gelirinin 4 milyar lira olduğunu, şu ana kadar gerçekleşmenin 8,3 milyar lirayı bulduğunu, muhtemelen yılın böyle kapanacağını söyledi. Şimşek, şunları kaydetti:

"Gelecek sene hedefimiz 6 milyar 854 milyon lira. Şu an itibariyle özelleştirmesi tamamlanıp, taksiti veya geliri kesinleşmiş olan 5 milyar liralık kesinleşmiş bir gelirimiz var. Yani ilave performans beklentimiz burada 1,8-1,9 milyar lira. Onun için muhtemelen bu sene olduğu gibi öngörümüzden belki bir miktar daha güçlü bir performans ortaya koyarız.

Önümüzdeki aylarda Derince Limanı, Milli Piyango için ihaleye çıkacağız. Muhtemelen gelecek sene veya yasal altyapısı tamamlanınca otoyol ve köprülerin halka arzına ilişkin bir çalışmamız olabilir. Elektrik dağıtımını bitirdik, bir devir kapandı. Üretim anlamında özelleştirmeye devredilmiş 16 bin megavatlık bir kapasite var. Onların da peyderpey devrini yapacağız. Dolayısıyla portföyümüz bu anlamda yine enerji ağırlıklı ama diğer bir takım unsurları da barındıracak. Özelleştirme hedeflerimiz şu itibariyle belki mütevazi bile görülebilir."

- 2B gelirleri

2B gelirlerine de değinen Şimşek, 2013 bütçesi yaparken 2B geliri olarak bütçeye 4,8 milyar lira koyduklarını anımsattı. Şimşek, yıl sonuna kadarki gerçekleşme tahminlerinin yaklaşık 3 milyar lira olduğunu bildirdi.

Şimşek, 2B'lere ilişkin gelir hedefinin bir miktar aşağıda olacağını belirterek, "2014 yılına gelince 2B'den 961 milyon liralık gelir beklentimiz var. Bunu bütçeye dercetmiş durumdayız" dedi.

Bakan Şimşek, bütçeye yönelik ilave tedbir olup olmayacağına ilişkin soruyu yanıtlarken, yıl sonu gerçekleşmelerine, küresel gelişmelere bakacaklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz geçmişte de önümüzdeki dönemde de eğer gerekiyorsa tedbiri alırız. Bizim için bütçe disiplini çok önemli ama bugün itibariyle tamamlanmış, üzerinde çalıştığımız bir husus olsaydı, geleneksel olarak sizinle paylaşırdık. Önümüzdeki dönemde tedbir gerekirse tabii ki alınacaktır. Yani seçim yılıdır diye tedbir almamazlık etmeyiz. Şu an itibariyle 2013 performansımız ortada, hakikaten önemli bir performans, bir kerelik gelirleri harcamadık, önemli ölçüde tasarruf ettik, bu da bütçe performansına yansıdı. Gelecek seneki performansı belirleyecek bu sene sonundaki gerçekleşmeler, ekonomideki görünüm, dünyadaki gelişmeler olacak. Bu çerçevede tedbir hususunu değerlendireceğiz. Bugün itibariyle tamamlanmış bir çalışmamız söz konusu değil."

- Bir kerelik gelirler

Özelleştirme ve 2B gelirleri dışında 2014 bütçesinde bir kerelik hiçbir gelirin söz konusu olmadığını dile getiren Şimşek, toplam bütçe gelirlerinin yıllık bazda yüzde 4,1 artacağını, vergi gelirlerinin ekonomik faaliyet düzeyiyle paralel olarak yüzde 7,1 artacağını, vergi dışı gelirlerde ise yüzde 11,6'lık bir azalma öngördüklerini bildirdi. Şimşek, "Biz rakamlarımızı gerçekçi hatta bir anlamda muhafazakar bir çerçeveye oturtma çabasındayız. Gerek toplam bütçe gelir öngörümüz gerekse vergi gelirleri öngörümüz anlamında her zaman olduğu gibi gerçekçi bir zeminde gidiyoruz. Bu yılın bütçe açık öngörüsü milli gelirin yüzde 2,2'siydi, 1,2 ile bitireceğiz ama gelecek yıl 1,9, yani bir önceki yıla gore bir kötüleşme gibi görünse de aslında biraz da olsa bir iyileşme söz konusu" dedi.

Varlık Barışı'nda ilk 3 ayda çok ciddi bir başvuru söz konusu olduğunu değinen Şimşek, süreyi 3 ay uzattıklarını, ekim sonunda bu dönemin sona ereceğini anımsattı. Şimşek, "Bugüne kadar yapılan başvurular, gelen gelir oldukça sınırlı. Gelecek senenin bütçesini yaparken Varlık Barışı'ndan bir şey öngördünüz mü diye soruyorsanız yok. Ama bu seneye bir miktar yansıma olabilir. Şimdiye kadar görebildiğim kadarıyla sınırlı ölçüde, 100 milyon lira civarında bir vergi geliri var. 2014 öngörülerimizde Varlık Barışı'ndan şu kadar vergi geliri gelecek diye bütçeyi etkileyecek bir öngörümüz yok" diye konuştu.

Maliye Bakanı Şimşek, vergi gelirlerine yönelik bir soru üzerine, 2013 ile 2014 arasında büyümenin kompozisyonu anlamında bir fark bulunduğunu, bunun da vergi gelirlerine yansımasının doğal olduğunu söyledi.

Öte yandan, bu yıl bir kerelik gelirlerin olduğuna işaret eden Şimşek, şunları kaydetti:

"Neydi bunlar? BOTAŞ, TEDAŞ üzerinden bir takım vergi borçları vardı. Özelleştirme gelirlerine ilave olarak bu vergiler ödendi. Bir de 2012'de hatırlarsanız çok ciddi tedbirler aldık. Bu tedbirlerin tam yıl etkisi söz konusu, bu sene için. 2012'de yüzde 2,2'lik bir büyüme var. Bu sene yüzde 3,6'lık büyüme öngörümüz var ama geçen seneki büyüme tamamen net ihracat, bu seneki büyüme tamamen neredeyse iç talebe dayalı bir büyüme."

AA