Bloomberght
Bloomberg HT Haberler IMF: %3.5 üzerinde büyüme cari açık bakımından sürdürülemez

IMF: %3.5 üzerinde büyüme cari açık bakımından sürdürülemez

Türkiye'nin cari açığı ve büyümesini değerlendiren IMF analistleri, istikrarlı cari işlemler dengesi ile uyumlu büyüme hızının %2.75 ila %3.5 olduğunu ve daha hızlı büyüme oranının sürdürülebilir olmayacağını söyledi

Giriş: 15 Ocak 2014, Çarşamba 09:30
Güncelleme: 15 Ocak 2014, Çarşamba 10:55

IMF analistleri Isabel Rial, Suchanan Tambunlertchai ve Alexander Tieman, IMF'nin iMFdirect blogunda yayınladıkları raporda, Türkiye'nin dengesizlikleri artırmadan büyümeyi nasıl canlandırabileceğine dair değerlendirmelerde bulundular.

Türkiye'nin geçtiğimiz 10 yıllık dönemdeki büyüme performansının hak edilmiş övgüler aldığı belirtilen raporda, ancak 2013 itibariyle GSYH'nin yüzde 7.4'üne ulaşması tahmin edilen cari açığın büyüme hızı için risk teşkil ettiği belirtildi.

Yapılan analizler doğrultusunda, ekonomi politikaları veya ekonomik ortamda önemli bir değişiklik olmaması durumunda, Türkiye ekonomisinin, "istikrarlı bir cari işlemler dengesi ile tutarlı olan büyüme oranının yüzde 2.75 ila 3.5 olduğu" belirtilen raporda, "Bu hız sınırın üzerindeki bir büyüme, daha yüksek bir cari işlemler açığına sebep olacaktır. Biz de bu sebeple politikaların dış açığı azaltmaya yönelik olması gerektiği, aksi takdirde yıllık yüzde 4 ila 5'lik büyümenin sürdürülebilir olma ihtimalinin bulunmayacağı görüşündeyiz." denildi.

"Büyüme hızı değiştirilebilir"

Ancak bu hız sınırının değişebileceğine dikkat çeken analistler, yurtiçi tasarrufları ve rekabet gücünü artırmak ve esnek bir bütçe uygulanarak hız sınırının değiştirebileceğini yazdı.

IMF analistlerinin raporunda, cari açıkla tutarlı olacak daha hızlı büyüme tavsiyeleri şöyle ifade edildi:

"Yurt içi tasarrufları artırmak (hem kamu hem özel) Türkiye'nin dış finansmana olan bağımlılığını düşürür ve böylece cari işlemler açığını da azaltır. Politikalar, yapısal değişim yoluyla rekabet gücünü daha da artırmaya yönelik olmalıdır. Aynı zamanda, para politikasının, reel döviz kurundaki değerlenme yoluyla Türkiye'nin rekabet gücünü aşındıran ve sürekli olarak hedefin üzerindeki enflasyonla mücadele etmesi gerekmektedir.

Bunlar, fayda sağlaması için önemli ölçüde zaman gerektiren reformlardır. Bu süre zarfında, hükümetin bütçedeki esnekliği muhafaza etmesi önem taşımaktadır. Bu, resmi makamların ekonomik dalgalanmaların etkilerini harcama ve vergilendirmeyi ekonomik döngüye göre ayarlamaları yoluyla azaltmalarına yardımcı olur."