Gelişen piyasalarda geçtiğimiz hafta görülen korkutucu satışların ardından, gelişmekte olan ülke yatırımcıları, bir yandan kazanç fırsatlarına bakarken, diğer tarafta saklanacak yer arıyor.

Bu da yatırımcıların güçlü ekonomik temeller ve siyasi istikrara sahip olan ülkeler bulmak, cari denge ve hükümet bütçeleri açık veren ve siyasi çalkantılar olan ülkelerden ise kaçmak anlamına geliyor.

Çin'de nihai surette borç krizinin olacağı endişelerini de içeren zayıflık endişeleri ve Fed'in tahvil alım programınını azaltmasıyla bazı piyasalardan ne kadar çok sıcak paranın çıkabileceği düşünceleri, gelişmekte olan ülke Borsalarında düşüşe neden oldu. Fed'in teşvik programı, son birkaç yılda hisseler ve diğer varlık fiyatlarında büyük kazançlar getirdi.

MSCI Gelişen Piyasalar Endeksi geçtiğimiz hafta yüzde 4'e yakın kayıp verdi. Thomson Reuters şirketlerinden biri olan Lipper'a göre, yatırımcılar, 22 Ocak'ta sonlanan haftadaki 422 milyon dolarlık gerileme dahil olmak üzere son 7 haftanın 6'sında gelişen piyasa hisse fonlarından çıkış yaptı. Kayıplar, para birimlerindeki sert düşüşler ile birlikte daha da derinleşti.

Kayıpları sınırlamak ya da zayıflıktan yararlanmak için kullanılan stratejiler, Brezilya ve diğer Latin Amerika ülkelerinde kısa pozisyonları olan ETF'ler, küresel çalkantılara daha az bağımlı olan orta ölçekli şirketlere yatırım yapan fonlardan almak ve Güney Kore ve Meksika gibi ülkelerdeki ihracatçılara yatırım yapmak yer alıyor. Bu ülkeler gelişen piyasalar arasında hakkında daha iyi düşünülenler ve ihracatçılar dolar cinsinden kazanç sağlayarak yerel paradaki volatilite risklerini azaltıyor.

Wilmington Trust Investment Advisors'ın yatırım stratejisti Clem Miller, "Şimdi diğerlerinden daha avantajlı olan ülke ve bölgelere bakma zamanı" dedi.