Dedeman Otel'de, Birleşmiş Milletler Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), İŞKUR işbirliği ve İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) kanalı İsveç finansmanı ile yürütülen "Kadınlar için daha çok ve daha iyi işler: Türkiye'de İnsana yakışır iş için kadınların güçlendirilmesi" projesinin açılış töreni düzenlendi.
Burada konuşan İŞKUR Genel Müdürü Nusret Yazıcı, çalışan ve üreten kadınların gelişmiş bir toplumun en önemli göstergelerinden biri olduğunu söyledi.
Kadın istihdamının artmasının ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınmasında önemli bir kilometre taşı olduğunu belirten Yazıcı, İŞKUR olarak kadın istihdamında birçok proje yaptıklarını vurguladı.
Yazıcı, 2010-2013 yılları arasında yürüttükleri AB ve Türkiye tarafından finanse edilen 27 milyon avro bütçeli kadın istihdamının desteklenmesi operasyonu kapsamında yaklaşık 10 bin kadının meslek eğitim kurslarından yararlandığına değinerek, şunları söyledi:
"3 bin 650 kadın istihdam edilmiş ve bin 600 kadın kendi işini kurmuştur. Diğer taraftan İŞKUR'a kayıtlı 18 yaşından büyük kadınları istihdam eden işverenlerin, sosyal güvenlik iş primlerini biz karşılıyoruz. 2013 yılında 220 bin mesleki eğitim kursiyerimizin 113 bini, toplum yararına programlarımızdan faydalanan 197 bin kişinin ise 55 bini kadınlar tarafından oluşturulmuştur. 2013'te işe yerleştirdiğimiz toplam 671 bin kişinin 205 bini kadınlarımızdan oluşmaktadır. 2017 yılı sonuna kadar özel sektörde işe yerleştirilenlerin içinde kadınların oranını yüzde 31'den yüzde 35'e çıkarmayı da hedeflemekteyiz."
-"Türkiye'de yaklaşık 10 kadından 7'si iş gücüne katılmıyor"
ILO Türkiye Direktörü Ümit Deniz Efendioğlu, ILO olarak toplumsal cinsiyet eşitliğine hak ve sosyal adalet meselesi olarak baktıklarını ifade etti.
Efendioğlu, kadınların güçlenmesinin ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayabilmenin en sağlam yolunun çalışma hayatında eşitliği sağlamaktan geçtiğini belirterek, "Toplumsal cinsiyet eşitliği, Türkiye üzerinde farklı bir anlam ifade ediyor. Son yıllarda tanıdık olduğumuz büyüme hamlesinde dünyanın sayılı ekonomileri arasına giren ve birçok kalkınma kriterinde performansını artıran Türkiye'nin, kadın erkek eşitliği alanında daha kararlı bir çaba göstermesi gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye'de yaklaşık 10 kadından 7'si iş gücüne katılmıyor, iş gücüne katılanlar arasında işsizlik oranı, kadınlarda erkeklere göre 2,3 puan daha yüksek" diyen Efendioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İş bulabilen kadınlar ise erkeklere göre daha kalitesiz işlerde, güvencesiz ve düşük ücretli olarak çalışıyor. Bu tablonun sonucu olarak Türkiye, Dünya Ekonomik Forumu'nun 2013 küresel cinsiyet eşitsizliği endeksinde 136 ülke arasında 120'nci sırada. Burada da Türkiye'nin performansı maalesef çok aşağılardadır. Biz de proje ortağımız İŞKUR ile hazırladığımız bu projeyle hem bu çalışmalarla bütünlük içerisinde her yerde kadın erkek eşitliğini geliştirmeyi hem de proje vasıtasıyla toplumsal cinsiyet eşitliği bakış açısını ILO'nun kabul görmüş tüm araçları vasıtasıyla yürütülmekte olan tüm çalışmalara dahil etmeyi düşünüyoruz."
Efendioğlu, proje çerçevesinde hazırlanarak kabul edilmesini planladıkları ulusal kadın istihdamı ve toplumsal cinsiyet eşitliği eylem planının, Türkiye'nin kadın istihdamında ilk eylem planı olacağını da vurguladı.
İsveç Ankara Büyükelçisi Lars Wahlund ise projenin çok önemli olduğunu belirterek, bunun Türkiye için ekonomik bir gereklilik olarak bakılabileceğini dile getirdi.
Wahlund, kadınların çalışma hayatında olması gerektiğine işaret ederek, "Türkiye, ekonomik güç olmak istiyorsa kadınları da buna dahil etmek zorundadır" dedi.
Türkiye'de doğum oranında bir artışın istendiğini belirten Wahlund, İsveç'teki gibi Türkiye'de de hem doğum oranlarının yüksek hem de çalışan kadınların sayısının fazla olabileceğine işaret etti.
Projenin açılış konferansına Kadının Statüsü Genel Müdürü İsmet Yıldız Polat, çeşitli sendikalardan kadın temsilciler ile bazı kadın gazeteciler de katıldı.
AA