Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin "ekonomi" eksenli seçim vaatlerine ilişkin, "Kaynak bütçedir. Mesele, bütçede hangi harcamaya öncelik vereceksiniz. Eğer bunu yaparsanız, devleti iyi yönetirseniz, kaynak var. 12 yılda elde edilen kaynak 1 trilyon 869 milyar dolar, bundan daha büyük kaynak mı olur Türkiye Cumhuriyeti için?" dedi.

Kılıçdaroğlu, bir televizyon kanalında katıldığı canlı yayında, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

"Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in, CHP'nin vaatlerine ilişkin 'Kaynağını açıklasınlar, CHP'ye oy vereceğim' sözünün" hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Sayın Bakanı bekliyoruz, gelip üye olursa mutlu oluruz" karşılığını verdi.

Eski bir hesap uzmanı olduğunu, devlet bütçesinden sonra en büyük bütçeyi topladığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Eğer bu ülkede 10 kişi 'ben vergi toplamasını, bütçe yapmasını, harcamasını' biliyorum diyorsa, o 10 kişiden birisi benim. Sayın Bakanın hiç maliye deneyimi yok, benim maliye deneyimim var. O verginin nasıl toplandığını bilmez, ben bilirim. O, nasıl harcandığını bilmez, ben bilirim. Ama CHP'ye üye olmak istiyorsa, önce kısaca bizim eğitimimizden geçmesi lazım" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Türkiye'de 1923-2002 yılları arasında toplam 57 hükümetin hizmet ettiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:

"57 hükümetin harcadığı kaynak ne kadar 79 yılda? 546 milyar dolar vergi toplayıp, harcamışlar, 95 milyar dolar iç borç, 130 milyar dolar dış borç yapmışlar, 8 milyar dolar özelleştirme geliri elde etmişler. Toplam 779 milyar dolar para harcanmış. Ne yapılmış, Sümerbank, Etibanklar, Keban, Erdemir, Kardemir, İsdemir, limanlar, yollar yapılmış, 779 milyarla Atatürk Barajı, GAP'ın önemli bir kısmı yapılmış. Geliyorum AKP iktidarına 2003-2014, 12 yılda harcanan para; vergi gelirleri 1,5 trilyon dolar, iç borç 96 milyar dolar, dış borç 273 milyar dolar, özelleştirme geliri 52 milyar dolar, toplam harcanan para 1 trilyon 869 milyar dolar. 79 yılda harcanan paradan çok daha büyük bir para son 12 yılda harcandı. Harcanan fazla para 1 trilyon 90 milyar dolar.

Bütün vatandaşlarım, elini vicdanlarına koyup şu sorunun yanıtı versinler: 12 yılda ne yapıldı? Atatürk Barajı mı, Keban mı, İsdemir mi, Erdemir mi, Kardemir mi yapıldı? 'Hiçbir şey yapılmadı' diye ucuz bir şeyin içine girmek istemiyorum, elbette bir şeyler yapıldı ama 1 trilyon 90 milyar dolar deneyimli, bilgili, likayatlı bir hükümetin elinde olsaydı, bugün Türkiye bilgi toplumunu yakalamıştı."

Kılıçdaroğlu, kendisine, "Parayı nereden bulacaksınız" diye sorulduğunu belirterek, "Türkiye, onların düşündüğünden daha zengin bir ülke, kaynak var. Bütün mesele kaynağı yerinde kullanmak. Hükümet, 'Parayı nereden bulacaksınız' diyor, Siz 1 trilyon 90 milyar doları nasıl buldunuz? Demek ki var" dedi.

-"Yoksulluğu idare etmeyeceğiz, bitireceğiz"-

İktidarın, kaynağı belirsiz 31 milyar dolar daha kullandığını ileri süren Kılıçdaroğlu, "Emekliye iki maaş ikramiye diyoruz, 'Vay kaynağı nereden bulacaksınız?' 'Aile sigortasını getireceğiz, yoksulluğu 21'inci yüzyılın Türkiye'sinde tarihe gömeceğiz' diyoruz, 720 lira veriyoruz aileye, 3 milyon 750 bin hane. 'Vay efendim parayı nereden bulacağız?' Türkiye'de para var, sorun parada değil, soru parayı nerede kullanacağında yatıyor. Bu rakamların hiçbirisine, bir kuruşuna bile Maliye Bakanı itiraz edemez, çünkü onun rakamları. Demek ki bu ülkede kaynak, para var, yerli yerinde kullanılmıyor" diye konuştu.

"İktidarı yoksulluğu yönetmekle suçluyorsunuz, siz de bir taraftan yoksullara yapılacak yardımlar üzerinden seçim vaatlerinizi şekillendiriyorsunuz. Burada bir tezat var mı?" sorusuna, Kılıçdaroğlu, "Bizim amacımız sosyal devleti inşa etmek ve güçlü kılmak. Biz yoksulluğu idare etmeyeceğiz, yoksulluğu bitireceğiz" yanıtını verdi.

Aile sigortasının önemine işaret eden Kılıçdaroğlu, "Neden aile sigortası hayata geçirilmiyor? Çünkü yoksullar, siyasal iktidarın arka bahçesine dönüştürülmek isteniyor. Biz bunu reddediyoruz. Aile sigortasını getireceğiz. Aile sigortası, 'sosyal devletin koruması' demektir, 'yoksulluğun idare edilmesi' demek değildir" ifadesini kullandı.

-"Kendi yaptığından haberi yok"-

"CHP'nin vaatlerinin yıllık maliyetini hesapladınız mı? Bir kaynak gösterebilir misiniz?" sorusuna, Kılıçdaroğlu, "Kaynak bütçedir. Mesele, bütçede hangi harcamaya öncelik vereceksiniz. Eğer bunu yaparsanız, devleti iyi yönetirseniz, kaynak var. 12 yılda elde edilen kaynak 1 trilyon 869 milyar dolar, bundan daha büyük kaynak mı olur Türkiye Cumhuriyeti için? Ne yapıldı bununla? Hiçbir şey yapılmadı. Biz yapacağız ama" cevabını verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'de gelir dağılımı bozukluğu bulunduğunu ifade ederek, refahı tabana yayacaklarını, kıyıt dışı ekonomiyi kontrol altına alacaklarını söyledi. Her kuruşun hesabını yaptıklarını belirten Kılıçdaroğlu, kaynak sorunlarının bulunmadığını vurguladı.

Kredi kartı ve tüketici kredisi borcu olanların faizlerini silme sözü verdiklerini anımsatan Kılıçdaroğlu, "Yani hayret ediyorum, çıkardıkları kanundan bile haberleri yok. Sayın Maliye Bakanı 'Bunu nasıl yapabilirler?' diyor. İki kez yaptı bunu AKP hükümeti, biri 2003'te, biri 2009'da. Efendim, 'Bu olursa muhalefet Anayasa Mahkemesi'ne gidermiş.' Biz gitmedik, vatandaşın lehine olan bir konu için niye Anayasa Mahkemesine gidelim? Yani kendi yaptıklarından bile haberdar olmayan bir Maliye Bakanı, CHP'ye üye olacaksa vay halimize. Kendi yaptığından haberi yok" dedi.

-"Halka şantaj yapıyorsunuz"-

"Cumhurbaşkanı 'koalisyon iflastır' dedi. Ne dersiniz bu konuda?" sorusuna, Kılıçdaroğlu, "Bizim hedefimiz tek başına iktidar olmaktır. Bu seçim bildirgesi, bir hükümet programıdır. Bunu bütün vatandaşların bilmesini isterim. Eğer size dokunan, hizmet eden bir devlet istiyorsanız, elinde sopa olmayan bir devlet istiyorsanız, bizi iktidar yapın. Eskileri bir tarafa bırakalım, eski kavgaları da bir kenara bırakalım. Ben bu başlangıcı yapmaya hazırım" yanıtını verdi.

Kılıçdaroğlu, vatandaşı korkutarak oy alma gibi ucuz bir politikanın üretilmemesi gerektiği söyleyerek, şu ifadeleri kullandı:

"Koalisyon olabilir mi? Olabilir, vatandaşın tercihi öyleyse koalisyon da olur. Ben vatandaşın tercihine saygılıyım. 'Koalisyon iflastır', zaten kimse kusura bakmasın ama 12-13 yılın sonunda geldiğimiz nokta odur. Ben söylemiyorum, sayın Cumhurbaşkanı söylüyor, 'kriz var' diyor ekonomide. Tek başına iktidar yok muydu? Tek başına iktidar vardı. Birisi iyi bir şey yaptığı zaman, 'aman iyi bir şey yapma' diye elinden tutan var mı? Yoktu. Başbakan adayı? Sen kendi elinle getirdin, kurultaydan önce 'Bu benim Başbakanımdır' dedin. Kimi suçluyorsunuz o zaman? Dönüp halka şantaj yapıyorsunuz, 'Aman ha sakın başka bir yere verme, verirsen iflas olur, batar ülke.' Hiçbir şey olmaz Türkiye Cumhuriyeti büyük, güçlü bir ülkedir. Sayın Cumhurbaşkanının da sıcak siyasetin dışında olması lazım. Namusu ve şerefi üzerine yemin etti."

"CHP, MHP, HDP koalisyonu, sizin için bir koalisyon markası mıdır?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Böyle bir ittifakın gerçekleşebileceğine inanmıyorum. Gerçekçi olmamız lazım. Böyle bir koalisyon olur mu olmaz mı, sayın lider adına konuşmak doğru değil ama bugüne kadar ortaya çıkan tablonun böyle bir koalisyona izin vermeyeceğini ifade ediyorum" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizim tabanımızdan HDP'ye oy kayabileceğine inanmıyoruz, tabanımız belli zaten. Bu seçimlerde yeni seçmen kitlesi kazanacağız. Bırakın tabandan oy kaymayı yeni seçmen kitlesi gelecek" dedi.

"CHP tabanından HDP'ye kaymalar olabileceği söyleniyor. Sizin seçmeninize bir mesajınız var mı? Bu konuya ilişkin argümanınız nedir?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Bizim tabanımızdan HDP'ye oy kayabileceğine inanmıyoruz, tabanımız belli zaten. Bu seçimlerde yeni seçmen kitlesi kazanacağız. Bırakın tabandan oy kaymayı yeni seçmen kitlesi gelecek" görüşünü savundu.

HDP'nin barajı aşıp aşmayacağına ilişkin bir soruya Kılıçdaroğlu, "HDP'nin parlamentoda olması doğrudur. Yüzde 1 oy alan bir partinin genel başkanının bile parlamentoya gelmesi lazım, HDP'nin de Saadet'in de BBP'nin de Vatan Partisi'nin de... Şu veya bu şekilde temsil edilmesi lazım. Siz temsiliyet alanını daraltırsanız sokağı hareketlendirmiş olursunuz" karşılığını verdi.

"6-7 ekim olayları yaşandı. HDP'nin bazı politikalarının kritik edileceği konular oldu. Genelde CHP olarak bu konuya girmiyorsunuz. Rakibiniz değil mi HDP?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Biz muhalefetteki hiçbir partiyle özel bir tartışma alanı yaratmak istemiyoruz. Çünkü bizim hedefimiz, iktidar olmak. Muhalefet kendi arasında kavga ederse o da demokrasiye zarar verir. Ama şunun altını özenle çizeyim: Kesinlikle şiddet olaylarını, terörü reddediyoruz, arkasında kim olursa olsun" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa'daki vatandaşlık tanımının değişmesiyle ilgili soru üzerine de "Türk milleti" kavramını savunduklarını belirterek, şunları söyledi:

"Biz bir milletiz, adımız ne, Türk milleti. Bunu kaldırıyoruz, niye, hangi gerekçeyle kaldırıyoruz? Şunu hiç kimsenin unutmaması lazım: Türkiye Cumhuriyeti etnik kimliğe dayanan bir yapılanma değildir, bir siyasal bilinç devletidir. Her etnik kimlikten insanımızı bir çatı altında tutuyoruz. Tek tek ırkları saymanın bir anlamı yok. Türk bir üst kimliktir, onun altında pek çok alt kimlik var. Ama biz etnik kimliğe dayalı siyaseti kesinlikle reddediyoruz. İnanca dayalı bir siyaseti de kesinlikle reddediyoruz."

-"İmam hatipleri niye kaldıralım?"-

Kemal Kılıçdaroğlu, bugün bazı gazetelerde, "CHP seçim bildirgesini açıkladı, imam hatipleri kapatacak" şeklinde haberlerin yer aldığını ifade ederek, "Nerede yazıyor bu? Niye engel olalım biz buna? Ön yargılarla siyasal partileri, kişileri eleştiriyoruz. Ön yargılardan artık Türkiye'nin kurtulması lazım" dedi.

Zorunlu din dersini kaldıracaklarının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu belirterek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uymasının zorunluluğuna işaret etti.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Kim kendi inancını öğrenmek istiyorsa elbette ona hiçbir sınırlama getirilmeyecektir. İmam hatip okullarını kapatmak, hiç aklımızdan geçmeyen bir şey, imam hatip okullarını kuran zaten CHP. Niye kaldıralım? İnsan bir şeyi öğrenmek istiyorsa ona her türlü imkanı sağlayacaksınız, vereceksin ona öğrensin. Ama öğrenmek istemiyorsa onu zorlayamazsınız" değerlendirmesinde bulundu.

-"Siyaseti bırakırım"-

Kılıçdaroğlu, "Ekonomiyle ilgili vaatleri yerine getirmeyeceğinize inanan seçmeni nasıl ikna edeceksiniz?" sorusu üzerine, seçmenden 4 yıllık süre istediğini, taahhütlerini yerine getirememesi durumunda hem başbakanlığı hem siyaseti bırakacağını söyledi.

"Ekmeleddin İhsanoğlu, MHP'den aday oldu. Siz, bir teklifte bulundunuz mu?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Hayır, parlamentoda Ekmeleddin Bey gibi sadece Ortadoğu'da değil, dünyada da saygınlığı olan bir insanın olması önemli. Çünkü biz, bu seçimde ağırlıklı ön seçim yaptık. Kontenjan sayımız son derece sınırlıydı, dolayısıyla öyle bir şansımız olmadı" yanıtını verdi.

Atila Sertel'in adaylığının, Yüksek Seçim Kuruluna yapılan şikayet üzerine, Basın İlan Kurumu Genel Kurul üyeliği görevinden ayrılmaması nedeniyle iptal edildiğinin hatırlatılması üzerine de Kılıçdaroğlu, Sertel'in ön seçimden başarıyla çıktığını hatırlattı. Kılıçdaroğlu, "Şikayet edenleri araştırıyorum. Eğer onlar bizim partiliyse kesinlikle bu partide kalmayacaklar. O konuda talimatı da ilgili arkadaşlarıma verdim" dedi.

AA