Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Türkiye tahvil faizleri bu hafta gelişmekte olan piyasalar arasında en büyük düşüşü gösterdi. Ancak Türkiye yine de yatırımcıları borçlanma maliyetlerini artırmadan kaçınabileceğine ikna edemedi.

2 yıl vadeli Türkiye tahvil faizlerinde görülen 67 baz puanlık düşüşe rağmen, kısa vadeli tahvil faizi 10 yıl vadeli Türkiye tahvil faizlerinden 60 baz puan yukarıda seyrediyor. 14 haftadır süren bu anomali, ters getiri eğrisi olarak biliniyor. Tahvil faizleri, 2011 ve 2014 yıllarında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) borçlanma maliyetlerini en az 350 baz puan artırdığı dönemde de iki aydan uzun bir süre benzer bir görüntü sergilemişti.

Boston’daki Acadian Asset Management gelişen piyasalar tahvilleri yöneticisi Bryan Carter, “Bu durum Türkiye'de nadir görülür ve akla şu soruyu getiriyor: Türkiye’nin para politikasında bir paradigma değişiminin eşiğinde miyiz? Piyasa, 2014 yılında olduğu gibi Merkez Bankası’nın elini zorluyor” diye konuştu.

Yavaşlayan ekonomiyi canlandırma baskısı gören TCMB Başkanı Erdem Başçı, yüzde 5’lik enflasyon hedefine ulaşamayabilecek olmasına durumuna rağmen faiz oranlarını yükseltmekten kaçındı. Türkiye’de 7 Haziran’da parlamento seçimleri gerçekleştirilecek. Türkiye tahvil faizleri 2015’te diğer gelişen piyasaların tümünden fazla yükseliş gösterdi. Standard & Poor’s uzmanları dahil olmak üzere analistler, merkez bankasının para politikasına karar verme gücünü sorguladılar.

Merkez Bankası, 30 Nisan’da yıl sonu enflasyon beklentisini yüzde 5.5’ten yüzde 6.8’e yükseltti. Tahviller en son Ocak 2014’te benzer bir performans göstermişlerdi. Ocak 2014’te politika yapıcılar acil bir toplantı ile bir araya gelerek Türkiye’nin gösterge faizini Türk Lirası’ndaki düşüşü önlemek için yüzde 4.5’ten yüzde 10’a artırmışlardı. Tahvillerdeki ters hareket faiz artırımında bir hafta önce başlamıştı.

Tahviller geçtiğimiz hafta Türk Lirası ile birlikte kayıpların bir kısmından toparlandı. İstanbul merkezli Ak Portfoy fon yöneticilerinden Kerem Baykal’a göre yatırımcılar, gelecek ay yapılacak seçimler öncesindeki son tahvil ihalelerinden birinde 2.15 milyar TL’lik (818 milyon dolar) satın alım yaptılar.

Baykal, “Bu yılın ilerleyen zamanlarında gelebilecek bir faiz artırımına yönelik tüm beklentilerin silinmesi için henüz erken. Bazı yatırımcılar, enflasyon bu şekilde hızlanmayı sürdürdükçe faiz artırımı beklemeye devam edecektir” dedi.