Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Japon kredi derecelendirme kuruluşu Japan Credit Rating (JCR) Eurasia Başkanı Orhan Ökmen, "Seçimler, Türkiye'nin iç barışını ve toplumsal uzlaşmayı sağlama ve yükselen politik tansiyonu düşürme olanağı doğurmuştur" dedi.

Genel seçimler hakkında değerlendirmede bulunan Ökmen, parlamenter demokrasilerin ürettiği seçenekler yelpazesinde piyasaların özellikle tercih edeceği bir davranış kalıbının ve ön yargısının olmadığını belirtti.

Parlamenter demokrasinin içeriğinde var olan alternatif seçeneklerin gelişmesi ve bu kapsamda muhalefetin tercihlerinin de önemseneceği bir koalisyon seçeneğinin Türkiye'de ortaya çıkmasının finansal piyasalarda güvensizlik yaratacağını beklemenin anlamsız ve yanlış bir algı olduğuna dikkati çeken Ökmen, "Türkiye'nin girişim gücü ve yönetim kapasitesi oldukça yükselmiş olan ve krizlere karşı deneyimli yatırımcılara sahip bir ülke olması yeni kurulacak hükumetin en önemli yardımcısı ve güvencesidir" ifadelerini kullandı.

Ökmen, seçimlerin, Türkiye'nin iç barışını ve toplumsal uzlaşmayı sağlama ve yükselen politik tansiyonu düşürme olanağı doğurduğuna işaret etti.

Ekonomik durgunluk sürecini tetikleyen derin bir finansal kriz riskinin Türkiye açısından şimdilik oldukça uzak bir olasılık olmakla birlikte seçim öncesinde birikmiş sorunlar nedeniyle ekonomik dalgalanmanın bir müddet daha devam edeceğini öngören Ökmen, dolar faizlerindeki yükselme beklentisinin özel sektörün borcunu döndürme maliyetini bir miktar daha artıracağını ve bu yüksek borçluluğun ekonomik büyüme üzerinde önemli bir engel teşkil etmeye devam edeceğini kaydetti.

TL'nin dolar karşısında daha fazla değer kaybetmesinin bankaların ve reel sektörün Döviz borcu karşılığı TL yükünü daha da artıracağını bildiren Ökmen, ancak derin bir ekonomik resesyon sürecini tetikleyen finansal kriz riskinin Türkiye açısından oldukça uzak bir olasılık olduğunu vurguladı.

Ayrıca seçim öncesinde biriken sorunları nedeniyle yaşanacak dalgalanmaların sebebinin de oluşacak koalisyon olmayacağını dile getiren Ökmen, şöyle devam etti:

"2015 yılında cari açık seviyesi düşmüş olmakla birlikte fonlama kısmının zorluğu artmıştır. Rezervlerin toplam dış borç ve kısa vadeli dış borç karşısında oransal alarak azalıyor olması kırılganlık hassasiyetini ve risk halinde tahribatın seviyesini artırmaktadır. Türkiye'de iç talep güdümlü düşük büyüme işsizliği çözemeyecektir. 2015 yılının tamamında ihracatın seyrinde artış yönlü bir beklenti bulunmamaktadır. İhracattaki zayıflık ise cari açığın daha fazla düşmesini engellemektedir."

Bu başlıklar etrafında bir müddet daha devam etmesi beklenen siyasi ve ekonomik dalgalanmaların ve belirsizlik ortamının üreteceği tahribatın azaltılması için yeni hükümet kurulmasının geciktirilmemesi gerektiğini vurgulayan Ökmen, ayrıca Merkez Bankası'nın uluslararası alanda ulaştığı pozitif konumu ile araçsal bağımsızlığını da her koşulda koruması gerektiğini ifade etti.

AA