Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Erdoğan: Azınlık hükümeti sıkıntılara çare değil

Erdoğan: Azınlık hükümeti sıkıntılara çare değil

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir azınlık hükümetinin Türkiye'nin sıkıntılarına çare olamayacağı kanaatindeyim" dedi

Giriş: 01 Temmuz 2015, Çarşamba 06:14
Güncelleme: 01 Temmuz 2015, Çarşamba 07:21

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün Meclis'te temsil edilen siyasi partilerimiz işte böyle bir imtihanla karşı karşıyadır. Bu imtihanı başarıyla verenlerin önümüzdeki dönemde milletimizden hak ettiği mükafatı alacaklarına inanıyorum. Bu süreçte kendi siyasi ve kişisel hesaplarını ülkenin ve milletin ihtiyaçlarının önüne koyanlar da hiç şüphesiz milletimizden gerekli karşılığı göreceklerdir. Bir azınlık hükümetinin Türkiye'nin sıkıntılarına çare olamayacağı kanaatindeyim" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayında düzenlenen iftar programında eski milletvekilleriyle bir araya geldi.

"Önemli olan gönüllerin birliğidir, bunu böyle biliyoruz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu ilkeden hareketle zamanı uygun olan arkadaşlarımızla bir araya gelmek istedik. Bugün burada özellikle siyasi hayatımızın içerisinde geçmişten bugüne hakikaten yön veren dostlar olarak bir aradayız. Çeşitli siyasi partilerin çatısı altında Meclis'te görev yapmış, siyasetin her kademesinde sorumluluk üstlenmiş arkadaşlarımızla yine bugün birlikteyiz, bir aradayız. Burada olan ve olmayan tüm eski milletvekillerimize ülkemize ve milletimize verdikleri ve bundan sonra da verecekleri hizmetler için şükranlarımı sunuyorum. Allah hepinizden, hepimizden razı olsun."

Siyasetin, hizmet boyutuyla çok hayırlı ama süreci itibarıyla çok meşakkatli bir uğraş olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Siyasi hayatın akışı içinde önümüze pek çok engeller çıkabiliyor. Bu sıkıntıların hepsini de kendi hayatında yaşamış bir insan olarak, tüm siyasetçilerin hissiyatını ifade ettiğime inanıyorum. Kırk yılı bulan siyasi hayatımızda gün oldu mevzuat duvarlarıyla karşılaştık, gün oldu kendimizi mahkeme kapılarında bulduk, gün oldu dünyayı cezaevinde, demir parmaklıkların arkasından seyretmek zorunda bırakıldık, gün oldu darbe tehditlerine, ölüm tehditlerine, siyasi suikastlara maruz kaldık. Ama hamdolsun bunların hepsini de önce Allah'ın yardımı ve lütfuyla, sonra milletimizin dirayetiyle ve tabii ki birlikte yol yürüdüğümüz arkadaşlarımızın desteğiyle başardık ve aştık.

Bize ve arkadaşlarımıza İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını bile yakıştıramayanlar, başbakanlığımıza, cumhurbaşkanlığımıza şahit oldular. Aynı şekilde arkadaşlarımın da Meclis'te her kademede milletvekili, komisyon başkanı, grup başkanvekili meclis başkan vekili, meclis başkanı olarak, hükümette bakan olarak, parti organlarında yönetici olarak görev yapmalarına şahitlik ettiler. Diğer siyasetçilerimizin pek çoğunun da benzer hikayeleri olduğunu biliyorum."

Siyasetin akışı içerisinde çeşitli sebeplerle zaman zaman konumların değişebildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Örneğin kurucusu olduğum partinin üç dönem kuralı sebebiyle geçmişteki başarılarını çok yakından bildiğim pek çok arkadaşım bugün Meclis dışında kaldı. Hem siyaset hem de hizmet sadece Meclis çatısı altında yürütülen faaliyetler değildir. Ben bu durumun hayırlı sonuçlara vesile olacağına inanıyorum. Hangi sebeple olursa olsun bugün Meclis'te yer almayan tüm arkadaşların her birine öncelikle ülkemize ve milletimize verdikleri hizmetler için de ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum."

Her ne sebeple olursa olsun yeni dönemde Meclis'te yer almayan vekiller için bu yeni sürecin bir nefeslenme ve yenilenme fırsatı olduğuna inandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her bir arkadaşımdan bu süreci en verimli şekilde değerlendirmesini bekliyorum. Türkiye'nin siyasette, iş hayatında ve kamuda bu kadronun hizmetlerine daha çok ihtiyacı olduğuna inanıyorum. Bu birikim şu anda bu iftar sofralarını güçlendiren tüm dostlarımızın özellikle önümüzdeki dönemlerde gerek ülkemizin en önemli avantajı olan STK'larda gerek siyasi hayatın içerisinde yer almaları en önemli bir hazinemiz olacaktır diye düşünüyorum. Hiçbir ülke, hiçbir toplum böyle kıymetli bir birikimi gözden çıkarmaz, çıkaramaz" diye konuştu.

Millete hizmet yolunda emeklilik veya atıl durumda kalmak diye bir durumu asla kabul etmediğini söyleyen Erdoğan, "Rahmetli Neşet Ertaş'a babası 'Aşkınan çalışan yorulmaz' diyor. Evet ülkesi ve milleti uğrunda aşkla çalışanın yorulması da darılması da olmaz. Ben burada yüreği ve zihni aşkla dolu bir kadro görüyorum. Allah aşkımızı, sevgimizi, muhabbetimizi, dirayetimizi eksiltmesin. Allah yolumuzu açık etsin diyorum" dedi.

"Her seçim gibi bu seçim de milletimizin takdir ettiği şekilde neticelendi"

Türkiye'nin 7 Haziran seçimleriyle yeni bir döneme girdiğini ve 3 Kasım 2002 seçimlerinin ardından başlayan tek parti iktidarları döneminin sona erdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Her seçim gibi bu seçim de milletimizin takdir ettiği şekilde neticelendi. Bize düşen bu takdire saygı göstermek ve ortaya çıkan fotoğrafa göre yolumuza devam etmektir. Esasen siyasetin imkanları ve kabiliyetleri böyle dönemlerde çok daha fazla önem kazanır. Zor şartlar altında millete hizmet mücadelesini sürdürmek de takdir edilmesi gereken bir durumdur. Bugün Meclis'te temsil edilen siyasi partilerimiz işte böyle bir imtihanla karşı karşıyadır.

Bu imtihanı başarıyla verenlerin önümüzdeki dönemde milletimizden hak ettiği mükafatı alacaklarına inanıyorum. Bu süreçte kendi siyasi ve kişisel hesaplarını ülkenin ve milletin ihtiyaçlarının önüne koyanlar da hiç şüphesiz milletimizden gerekli karşılığı göreceklerdir. Bir azınlık hükümetinin Türkiye'nin sıkıntılarına çare olamayacağı kanaatindeyim."

"Cumhurbaşkanı sıfatıyla bu konuda üzerime düşen görevlerimi yapıyorum"

Türkiye'nin 1970'lerden itibaren siyasi, sosyal, ekonomik, diplomatik sıkıntıları ve başarılarına şahitlik etmişi birisi olarak, bu sürecin en sağlıklı şekilde yürümesini arzu ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanı sıfatıyla bu konuda üzerime düşen görevlerimi yapıyorum, yapmaya devam edeceğim. Millet bizi bu makama işte böyle günlerde ülkeyi sağ salim bir şekilde güvenli limanlara ulaştırmamız için getirdi. Anayasanın verdiği yetkiler çerçevesinde ve milletimizden aldığımız güçle Türkiye'nin bu dönemi ya yeni hükümeti kurarak ya da kurulmaması halinde seçime giderek ama en sıkıntısız, en hasarsız şekilde geçirmesini inşallah sağlayacağız. Gerek bu süreçte gerek bundan sonraki dönemde sizlerin fikirlerini, değerlendirmelerini önemli görüyorum."

TBMM Başkanlığı için birinci tur seçimlerinin yapıldığını ve ilk turda beklenen neticelerin ortaya çıktığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yarın temennimiz odur ki hayırlısıyla inşallah Meclis başkanımız belirlenmiş olacak. ondan sonra da Meclisteki idari yapılanma süratle komisyonlarla birlikte onlar da gerçekleşmiş olacak. Daha sonraki süreçte bizler de üzerimize düşen görevi inşallah yapacağız" dedi.

"İşlerimizi istişareyle yürütmek bizim en önemli ayırt edici vasfımızdır" ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin önümüzdeki döneminin mimarisini sizlerle beraber gönül birliği, fikir birliği içinde oluşturmak arzusundayım. Bakınız bugün Türkiye bilhassa Suriye, Irak ve Ukrayna'daki gelişmelerden doğrudan ve çok derin şekilde etkileniyor. Yine küresel ekonomik krizin komşumuz Yunanistan başta olmak üzere çeşitli ülkelerdeki olumsuz etkilerini hep birlikte takip ediyoruz. Seçim döneminde şahit olduğumuz hadiselerin vahametinin farkındayız tüm bunlar Türkiye için iyi fotoğraflar değildir. Kapımıza dayanan sıkıntıların aşılmasında herkese, hepimize düşen görevler var. Bilhassa eski milletvekillerimizin birikimini, tecrübesini çok iyi şekilde değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bunun için bazı arkadaşlarımızla doğrudan burada Cumhurbaşkanlığında mesai yapıyoruz, mesai yapacağız. Bazı arkadaşlarımızla sivil toplum kuruluşları çatısı altında işbirliği içindeyiz, bundan sonra da olacağız. Bazı arkadaşlarımızla da burada olduğu gibi çeşitli vesileler oluşturarak bu çalışmaları sürdüreceğiz. Aynı şekilde halen farklı yerlerde, farklı konumlarda faaliyet gösteren ve engin siyasi tecrübeye sahip arkadaşlarımızın da birikimlerinden faydalanmak istiyoruz. Bu iftar inşallah arzu ettiğimiz istişare mekanizmasının ilk adımı olacaktır."

Davetli sayısının 527 olduğu iftar yemeğine Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç ve Ali Babacan, eski başbakanlardan Yıldırım Akbulut, Mesut Yılmaz, eski bakanlardan Recai Kutan, Hasan Celal Güzel, Ekrem Pakdemirli, Mehmet Keçeciler, Hakan Tartan gibi isimler de katıldı.

AA