Advertisement
KÜRESEL PİYASALAR ABONE OL

(11.06'da güncellendi)

Avrupa hisseleri ABD vadelileri ile birlikte yükseliyor. Çin hisse senedi endeksleri hükümetin 3.9 trilyonluk düşüşü sonlandırma çabaları ile toparlandı. Yen, ABD tahvilleri ve Almanya tahvilleri ile birlikte zayıfladı. Emtia yükselişe geçti.

Stoxx Europe 600 Endeksi Londra saati ile 08:16’da yüzde 0.8 yükseldi. Şanghay Bileşik Endeksi 2009’dan bu yana en büyük bir günlük artışı kaydetti. Hong Kong’da Hang Seng China Enterprises Endeksi yüzde 12 düşüşün görüldüğü 5 günlük kayıp dönemini sonlandırdı. Standard & Poor’s 500 endeks vadelileri yüzde 0.7 yükseldi. Yen yüzde 0.5 geriledi. 10 yıl vadeli ABD Hazine tahvil faizi ve Almanya tahvil faizi en az 2 baz puan arttı. WTI petrol, yüzde 1.6 yükseldi. Bloomberg Emtia Endeksi artış kaydetti.

Yunanistan hükümeti, ekonomik bir paket oluşturarak Avrupalı liderleri Euro Bölgesi’nde kalabileceğine ikna etmeye çalışıyor. Başbakan Alexis Tsipras’ın yetkililere planını sunmak için Perşembe gecesine kadar süresi var. Çin, hisse senedi piyasasının değerinden 3 trilyon dolardan fazla götüren satış dalgasını engellemek için çabalarını artırıyor. Çin piyasasındaki düşüş, risk varlıklarının küresel olarak da dalgalanmasına neden olmaya başladı. Çin’de tüketici fiyatları Haziran ayında beklentilerin üzerinde yükseliş gösterdi. Üretici maliyetleri üst üste 40. ayda da düşüş gösterdi. Fed, 16-17 Haziran toplantı tutanaklarında Çin endişesine işaret etti. Tutanaklarda ABD’ye yönelik potansiyel risklerin Çin ve Yunanistan kaynaklı olduğu belirtildi.

Sydney’deki AMP Capital Investors Ltd. varlık dağılım yöneticisi Nader Naimi, “Volatilite devam edecek. Ancak ben Çin hisse senedi piyasasından kaynaklanan panik satış dalgasının sona erdiğinden şüpheliyim” dedi.

New York’taki Marketfield Asset Management CEO’su Michael Shaoul, “Çin menkul kıymet otoritelerinden çok fazla piyasa müdahalesi geldi. Dolayısıyla Çin piyasası gerçekten serbest bir şekilde operasyon yapma yeteneğini kaybetti. Öte yandan merkez bankasından yapmasını istediğinizden daha az müdahale geldi. 25 baz puanlık değil 50 veya 75 baz puanlık faiz indirimleri  görmeliyiz” dedi.