Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Merkez bankaları 7 yılda 600’den fazla kez faiz indirdi

Merkez bankaları 7 yılda 600'den fazla kez faiz indirdi

Büyüme arayışındaki merkez bankalarının yardıma ihtiyacı var

Giriş: 29 Eylül 2015, Salı 13:15
Güncelleme: 29 Eylül 2015, Salı 17:43

Uluslararası Para Fonu (IMF) dünya ekonomisi görünümünü tekrar düşürmeye hazırlanırken, para politikası yapıcılarının yeni bir sıkıntılı dönem ile mücadele için kullanabilecekleri araçlar azalıyor. Bank of America Merrill Lynch’in hesaplamalarına göre merkez bankaları Lehman Brothers’ın 2008’deki çöküşünden bu yana 600’den fazla kez faiz oranlarını düşürme kararı aldı. Son olarak Hindistan Merkez Bankası Salı günü gösterge faizi tahminlerin üzerinde düşürdü.

Avrupa Merkez Bankası (AMB) ve Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) tahvil alımlarını artırma ihtimalini ortadan kaldırmaması bir yana, tahvil faizlerinin rekor düşük seviyelere yakın olması ve enflasyonun hala pek çok merkez bankası hedefinin altında seyretmesi dikkate alındığında, başarılı olmak için daha ne kadar parasal genişleme yapılması gerektiği konusunda şüpheler bulunuyor. Para politikasının gevşetilmesi ekonomiler yerine varlık piyasalarının ileri itilmesi ile sonuçlanabilir.

Bu durum ekonomist ve yatırımcıları, gelişen piyasalarda Çin etkisiyle yaşanan yavaşlamanın gelişmiş ülkeleri etkilemesi halinde, kurtarma çabalarına hükümetlerin öncülük etmesi arayışına sokuyor. BofA Merrill Lynch, bu yıl resesyon vari bir gerileme ihtimalinin yüzde 25 olduğu tahmininde bulunuyor.

Janus Capital Management LLC yöneticisi milyarder Bill Gross, “Para politikası, reel büyüme yaratma bakımından ve hatta enflasyon bakımından esasen tükendi. Mali politika, gitmek istediğimiz yere bizi taşıyacak bacağın ikinci parçası” dedi.

Bu da son yıllarda yaşanan bir değişime işaret ediyor. 2009’daki resesyon sonrası bütçelerin gevşetmiş olan hükümetler tekrar kesintiye gitmeye başladı ve merkez bankalarına talebi canlandırmak kaldı.

Kemer sıkma önlemleri, muhalif partilerin yükselişine rapmen Avrupa’da hala gündemde ve ABD’de de borçlar ile ilgili yeni bir kongre karşılaşması yaklaşıyor. Gayrisafi kamu borcu, küresel gayrisafi hasılanın yüzde 117’si civarında, 2007’de bu oran yüzde 81’di. Bu durum politikaların elini yavaşlatabilir.