Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) dün faiz kararının ardından yaptığı açıklamada, önceki açıklamalarda yer verdiği  getiri eğrisinin yatay tutulmaya devam edileceği" yolundaki söylemini kaldırdı ve bu durum, Banka'nın para politikasında gevşemeyi mi yoksa sıkılaştırmayı mı işaret ettiği konusuında analistleri böldü.

Açıklamada, "getiri eğrisini yatay tutmaya devam ederek", enflasyon görünümünde iyileşme sağlanana kadar, temkinli para politikasının südürüleceği şeklindeki söyleme yer verilmedi. Bu söyle bu yıl yapılan açıklamalar tümünde yer almıştı.

Banka ayrıca, kararların enflasyon görünümündeki iyileşmeye bağlı olarak koşullu olacağı söylemini kaldırarak, bunun yerine yalnızca enflasyon görünümüne yer verdi. Politika yapıcılar, Bloomberg'in anketine katılan ekonomistlerin tahminlerini doğrulayarak, tüm faizleri sabit tuttu. Merkez Bankası ayrıca, politikasını, Fed ile birlikte normalleştireceğini açıklayaraki faiz hareketlerini ABD'de atılacak adımlara bağladı.

Ekonomistler borçlanma maliyetlerinde değişiklik yapılmaması konusunda fikir birliğine sahipken, açıklamadaki değişikliklerin neyi işaret ettiği konusunda farklı düşünüyor.

Farklı Yorumlar

Capital Economics'ten William Jackson,  Bloomberg News'a yaptığı değerlendirmede, Merkez Bankası'nın gecikerek, enflasyon görünümü konusunda çok iyimserr olduğununun farkına vardığını ve daha şahin bir duruşa doğru yavaşça ilerlediğini söyledi. Jackson, bunun, borçlanma maliyetlerinin önümüzdeki aylarda 200 baz puan kadar artırılabileceği anlamına geldiğini sözlerine ekledi.

HSBC Yatırım stratejisti İbrahim Aksoy, açıklamanın getiri eğrisi kısmına odaklandı ve tam tersi bir sonuca vardı. Aksoy, getiri eğrisi referansının Banka'nın sıkı para politikasını deva ettirme taahhüdü için bir gösterge olduğunu söyledi ve "Bu söylemin çıkarılması, Banka'nın kademeli olarak daha düşük borçlanma maliyetlerini deneyebileceği anlamına geliyor" yorumunda bulundu.

İstanbul'da Global Source Partners Inc. ekonomisti Murat Üçer'e göre, yatırımcıların, faizlerin düşürüleceği ya da artırılacağına bakmak yerine, Banka'nın sadeleştirmeye yönelik adımlarının bir parçası olarak kısaltılmış açıklamayı okumaları daha iyi olabilir. Merkez Bankası 2010 yılının sonlarında çoklu faiz politikası uygulamaya başladı küresel ekonomik belirsizliklerle uğraşırken kendisine daha fazla esneklik sağlayabilmek için fonlama oranlarını üç temel faize oturttu. Banka, bu yıl yaptığı açıklamada, bu politikayı sadeleştirme yönünde adımlar atacağını duyurdu.

Üçer, "Uzun lafın kısası, daha güvercin ya da daha şahin şeklinde değerlendirmede bulunmak yerine, bu değişikliklere ilişkin doğru düşünce yolu, bunların daha sade ve daha gerçekçi bir formülasyona doğru atılmış bir adım olduğunu düşünmek," dedi ve "Banka'nın, bunu yapmaya zorlanmadığı sürece, radikal bir adım atmasını beklemiyoruz" şeklinde görüş bildirdi.