Türk lirası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kurucuları arasında yer aldığı AKP’nin resmi olmayan sonuçlara göre genel seçim sonrası tek başına iktidara yetecek oyu almasının ardından, Çin’den gelen kötü imalat verisinin gelişen piyasalara ilişkin risklerin altını çizmesi ve buna bağlı olarak Asya piyasalarında satış dalgasının tetiklenmesine rağmen, 2008’den bu yana en sert yükselişini kaydetti.

Pazar günkü genel seçimde AKP’nin yüzde 49 oranında oy almasının ardından lira, dolar karşısında yüzde 4 değer kazanırken, Türkiye hisse senetleri tüm piyasalar arasında en fazla yükselen piyasa oldu. Lira’daki yükseliş, 20 gelişen piyasa parasını içeren göstergedeki yükselişin ikinci güne taşınmasına destek olurken, Hindistan rupisi ve Rus rublesi zayıfladı. Şanghay Bileşik Endeksi, Çin’den gelen satın alma yöneticileri endeksinin (PMI) Ekim ayında sabit kalarak 49.8 seviyesinde gerçekleşmesi üzerine yüzde 1.7 düştü. Bu verinin 50 seviyesinin altında kalması sektörde daralma olduğunu işaret ediyor.

Çin verisi, dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin yavaş büyüme temposuna ışık tuttu. Çin’den gelen veri, aynı zamanda, ticaret hacminin önemli bölümünü Çin’e ihracatın oluşturduğu ülkelerin görünümünü kötüleştirdi. Söz konusu veri, Fed’in Aralık ayında faiz artıracağı ihtimaliyle birlikte değerlendirildiğinde, bazı yatırımcılar, hisse senetleri ve para birimlerinin geçen ay, Nisan’dan bu yana en iyi aylık yükselişini gerçekleştirmesinin ardından,riskli varlıkların taşıdığı yukarı yönlü potansiyeli hakkında yeniden düşünüyorlar.

Londra’da Rogge Global Partners’dan Michael Ganske, “Açıkça görülüyor ki AKP’nin çoğunluğu oluşturması olumludur ve bir sürpriz olmuştur. Bu nedenle kısa vadede Türk varlıkları desteklenecektir” dedi ve “Bu hafta açıklanacak olan ABD istihdam verisi, Fed’in Aralık toplantısında faizleri artırmayı değerlendireceğine ilişkin ipucu verecek. Yani gelecek günlerde bekleyip görülecek çok şey var” diye ekledi.