Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, ASO'nun nisan ayı meclis toplantısında, küresel ve Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Özdebir Merkez Bankasının faiz indiriminin piyasa faizlerinde düşüşe yol açtığını belirterek, bunun iç piyasaya da canlılık getirmesini beklediklerini söyledi.

Özdebir, Merkez Bankasının faiz koridorunun üst bandında 0,5 puan indirime gitmesini, yetersiz ancak doğru yönde atılmış bir adım olarak gördüklerini ifade ederek, şöyle devam etti:

"Merkez Bankası, biraz daha cesur davranıp faizlerde bir puanlık indirime gidebilirdi. Yine de Merkez Bankasının faiz indiriminin piyasa faizlerinde düşüşe yol açtığını görmekteyiz. Bankaların ticari kredilere uyguladığı faizlerde 2 puanın üzerinde bir düşüş yaşandı. Merkez Bankası faiz indirimine devam ederse faizlerdeki düşüşün devam edeceğini düşünüyoruz. Faizlerdeki düşüşlerin iç piyasaya da canlılık getirmesini bekliyoruz. İç talep ve yatırımlardaki canlanmanın ekonomik büyümeye ve işsizlikle mücadeleye de olumlu katkı yapacağı açıktır. Bütün bu gelişmeler, bu yılın geri kalan bölümü için iyimserliğimizi desteklemektedir."

Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'na göre, Türkiye ekonomisinin 2016 yılında yüzde 3,8 büyüyeceğinin tahmin edildiğini belirten Özdebir, "Bulunduğumuz şartlarda önemli bir değişiklik olmazsa, bu tahminin üzerinde bir hızla büyüyeceğimizi tahmin ediyoruz." diye konuştu.

- "Ekonomide güven artırıcı tedbirler alınmalı"

AB'ye ihracattaki toparlanmanın memnun edici olduğuna işaret eden Özdebir, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bölgemizde yaşanan olaylar ve Rusya ile yaşadığımız kriz, AB’deki düşük büyüme hızı ihracatta zorlanacağımızı göstermektedir. Suriye'deki iç savaş, Rusya ile yaşanan kriz, Güneydoğu’da yaşanan çatışmalar ve terörist saldırılar, tüketici ve reel sektör güvenini olumsuz etkilemektedir. Bu olumsuzluklara rağmen, Reel Kesim Güven Endeksi nisan ayında 110,12’ye yükselmiştir. Bu değer, endeksin son yirmi aydır ulaştığı en yüksek değerdir.

Tüketici Güven Endeksi de nisanda bir önceki aya göre yüzde 2,2 artış göstermiştir. Ancak güven endeksleri karışık sinyaller vermektedir. Nisanda Hizmet Sektörü Güven Endeksi yüzde 3,8, Perakende Ticaret Sektörü Güven Endeksi yüzde 5,9 azalırken, İnşaat Sektörü Güven Endeksi yüzde 0,1 artış gösterdi. Bu durum bir kez daha ekonomide güven artırıcı tedbirlerin alınması gerektiğini göstermektedir."

- Nükleer enerji tartışmaları

Dünyada nükleer enerji kullanımı hakkında bilgi veren Özdebir, 31 ülkede çalışır durumda 441 nükleer güç santralinin faaliyet gösterdiğini, 16 ülkede 66 yeni nükleer güç santralinin inşaat halinde olduğunu ve 27 ülkede 158 nükleer güç santralinin de proje aşamasında bulunduğunu kaydetti. Nükleer enerji üzerindeki tartışmaların, gerekli adımların atılmasını ve Türkiye'nin nükleer enerji ve teknolojisiyle tanışmasını geciktirdiğini ifade eden Özdebir, şöyle devam etti:

"Oysa ülkemizde sanayi, nükleer santrallerde kullanılan birçok parçanın üretimini gerçekleştirecek kapasitededir. Türkiye genelinde bir araştırma yaptık, sektörde üretim yapabilecek 600'e yakın firma tespit ettik. Ancak bunun için doğru bir stratejinin benimsenmesi gerekmektedir. Bizce bu strateji kümelenme stratejisidir. Nükleer sanayide kümelenme ile üretim ve tasarım kabiliyetini artırmak, Ar-Ge altyapılarının verimli kullanılması ile Ar-Ge faaliyetlerini ürüne dönüştürmek ve altyapı paylaşımı ile teknoloji avantajı kazanılabilir. Bu amaçla odamız, İstanbul ve Kocaeli Sanayi Odaları, İstanbul Teknik ve İstanbul Gedik Üniversiteleri, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ve 15 özel sektör firması ile işbirliği içinde Nükleer Sanayi Kümesi (NÜKSAK) projesini hazırlamış ve proje Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca kabul edilmiştir. Projenin amacı, NÜKSAK üyelerinin, nükleer santraller ile diğer elektrik üretim santrallerinde kullanılabilecek ekipmanların tasarım, imalat, montaj ve test yeteneklerinin geliştirilmesidir."

AA