Advertisement
GÜNCEL / SİYASET ABONE OL

OECD Genel Sektereri Angel Gurria, "Türkiye bazı Avrupa ülkelerinden dört kat hızlı büyüdü" dedi.

Gurria, "Rusya, İsrail gibi ülkelerle ilişkilerin iyileşmesi Türkiye ekonomisi için iyi. Büyüme dinamiklerinin çeşitli olması Türkiye'nin en güçlü alanlarından biri" şeklinde konuştu.

Gurria, "Türkiye'de büyümede hanehalkı tüketim payı çok yüksek. Hanehalkı rakamları hızlı artarsa rakamlar bozulabilir" dedi.

Angel Gurria, "Türkiye büyümede iç tüketime olan bağımlılığı azaltmalı. Büyüme oranlarında dalgalanmayı istemeyiz, sürecin kontrolü elimizden kaçabilir."

OECD Genel Sekreteri Angel Gurria, "Türkiye son 4 yıl içinde yüzde 4,4 büyüme gösterdi. Yani bu Avrupa gibi, hala olumsuz yönde büyüme gösteren bölgelere göre 4 kat daha fazla büyüme demek. Bu rakam ortalamalara baktığınız zaman inanılmaz bir rakam." dedi.

Gurria, Zeugma Mozaik Müzesi’nde düzenlenen "2016 OECD Türkiye Ekonomik İnceleme Raporu Tanıtımı Toplantısı"nda, uluslararası yatırım ve ticaret alanında yavaş bir büyümenin söz konusu olduğunu söyledi.

Krizlerden önce yüzde 4 olan uluslararası ticaretin yüzde 3'ün altında bir büyüme gösterdiğini anlatan Gurria, bu rakamın henüz ortalamanın altında olduğunu kaydetti.

Global krizin, yıllar geçmesine rağmen hala dünya piyasalarını etkilediğini ifade eden Gurria, "Türkiye gibi ülkeler açısından baktığımız zaman, KOBİ'ler ve bankalar açısından baktığımız zaman bir kriz olduğunda krediler açısından çok dikkatli hareket etmeleri gerekiyor." diye konuştu.

Türkiye'de artık çok iyi eğitimli bir nüfusun ortaya çıktığına dikkati çeken Gurria, şöyle konuştu:

"Bu da Türkiye'nin küresel anlamda yaşanan sıkıntıların üstesinden gelme anlamında daha iyi bir pozisyon almasını sağlıyor. Türkiye son 4 yıl içinde yüzde 4,4 büyüme gösterdi. Yani bu 4 kat daha fazla büyüme demek, Avrupa gibi hala olumsuz yönde büyüme gösteren bölgelere göre. Bu rakam ortalamalara baktığınız zaman inanılmaz bir rakam. Çünkü Avrupa yüzde 2'nin altında, Amerika yüzde 2,4-2,5 dolaylarında büyüme gösterdi. Türkiye gerçekten büyüme hızını 2'ye katladı. Sayın Başbakan Yardımcısı kendisini çok rahat hissediyor. Bir araya geliyoruz, plan yapıyoruz, ilerlemeye yönelik olarak rapor hazırlıyoruz. Bu bağlamda,Türkiye gibi ülkeler açısından konuya bakacak olursak daha fazlasını denemeye, zorlamaya ihtiyacımız var. "

Gurria, Türkiye'nin ekonomisini sağlam bir zeminde sağlam adımlarla inşa etmeye çalıştığını ifade ederek, "Türkiye'nin büyüme hızı, dünya ortalamasıyla karşılaştırıldığında oldukça yüksek gibi duruyor, ama yeterli değil. Türkiye'nin potansiyelini ortaya koyması, ihtiyaçlarını karşılaması noktasında yeterli değil. Bu 40 bin fitlik bir yükseklikten ortaya konulan bir manzara. Biz Türkiye'ye bu yükseklikten bakıyoruz. Yani Türkiye çok iyi bir ilerleme gösterirken kendi içinde de bu yeterli mi değil. Bunu ortaya koymak için geldik." diye konuştu.

"Büyüme dinamiklerinin çeşitli olması en önemli biri"

Türkiye'de kadın ve erkek istihdam oranları arasındaki farkın hala çok yüksek olduğunu anlatan Gurria, yoksulluk oranının 2016'da yüzde 13'lük bir düşüş gösterdiğini, bunun çok iyi bir oran olduğunu dile getirdi. Gurria, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Zengin ve fakir bölgeler arasındaki boşluğun kapatılması lazım. Bu çerçevede büyüme dinamiklerinin çeşitli olması Türkiye'nin en önemli zenginliklerinden, güçlü noktalarından bir tanesi. Pek çok bölgede ihracata yönelim var. İhracatın artması, yalnızca ülkenin bir bölgesinde yoğunlaşmadı. Türkiye pek çok pazarda ihracat oranını artırabildi. Ekonomik faaliyetlerin artmasıyla birlikte önümüzdeki süreçte belirli sektörlerde karşılaşabileceğimiz güçlüklerle mücadele mümkün olabilecektir. Bunun içerisinde turizm de var. Milyonlarca kişiden bahsediyoruz. İnsanların dünyanın farklı bölgelerine gidebilmek için İstanbul ve Türkiye'yi bir 'Hub' olarak kullanıyor. Zaten yeni havaalanının çalışmaları da devam ediyor."

"Yalnızca otomatik pilota bağlayıp, bu yolda bu şekilde devam edemeyiz" diyen Gurria, "Bu bizim için yeterli değil. Büyüme dengesiz, dengelenmesi gerekiyor. Hala hane halkı tüketimleri dolayısıyla talep artırılıyor. Özel tüketim yüzde 8-10 arasında artış gösteriyor geçtiğimiz 10 yıl içerisinde. Oldukça yüksek bir rakam. Ama bu acaba sürdürülebilir mi? Bunu düşünmek lazım. Hane halkı tüketiminin gayri safi yurt içi hasıla içerisindeki payı yüzde 69. OECD ülkeleri içerisinde 2. en yüksek rakam." değerlendirmesinde bulundu.

"Türkiye gözleri kapalı şekilde uçmuyor"

Türkiye’nin reformlar konusunda başarılı işler ortaya koyduğuna dikkati çeken Gurria, şöyle konuştu:

"Türkiye, gözleri kapalı şekilde uçmuyor. Yetkililerin önünde 2016 eylem planı var. Bu eylem planlarının gerçekleştirilebilmesi için çalışmalar yapılıyor. Bu çerçevede yapısal değişiklikler bekleniyor. Bu yapısal değişikliklerin getireceği faydalar da var. Yaşam standardında gelişmeler bekleniyor. Ayrıca bu süreçte planların nasıl uygulanacağını göreceğiz.”

Rapor kapsamında yapılan çalışmalar neticesinde önemli sonuçlar elde ettiklerini dile getiren Gurria, eğitim ve beşeri sermaye konularında Türkiye'nin daha geniş kapsamlı politikaları ele almasını tavsiye etti.

Son 10 yıl içerisinde Türkiye’nin okullaşma ve kız çocuklarının eğitime kazandırılması konusunda başarılı işler çıkardığını anlatan Gurria, Türkiye'deki genç nüfus oranının birçok ülkeye göre yüksek olması nedeniyle başarının daha anlamlı hale geldiğini kaydetti.

"Asgari ücret konusunda denge sağlandı"

Türkiye'de asgari ücretle ilgili yapılan düzenlemelere de değinen Gurria, "OECD ülkeleri standartları çerçevesinde asgari ücret konusunda denge sağlandı. Ben her zaman Almanya'da da Avrupa'da da asgari ücreti savunuyorum. Tabi ki başarılı şekilde düzenleme gerekiyor. Asgari ücretin normal ücrete yakınlığı da başarının göstergesi." dedi.


Yargı sistemine yönelik düzenlemelerin olduğunu anımsatan Gurria, bu bağlamda daha hızlı sonuçlar elde edilmesi gerektiğini vurguladı.

Dünyanın bir çok yerinde gündemde olan yolsuzluk konusunun da önemli konulardan birisi olduğunu aktaran Gurria, şeffaflık, dürüstlük ve yolsuzlukla mücadele gibi konuların hepsinin OECD ve ekonomisi büyüyen ülkelerin gündeminde yer aldığını sözlerine ekledi.