Bloomberght
Bloomberg HT Haberler TÜSİAD Başkanı: Uluslararası topluma anlatacağız

TÜSİAD Başkanı: Uluslararası topluma anlatacağız

TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, "Yurtdışına yaşananlarla ilgili doğru bilgiyi aktarmak görevimiz. Türkiye'nin ekonomik ortamı, sorumlu ve tutarlı iletişim stratejisi gerektiriyor" dedi

Giriş: 26 Temmuz 2016, Salı 06:10
Güncelleme: 26 Temmuz 2016, Salı 06:11

TÜSİAD, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından İngiltere, Almanya, Fransa ve ABD’nin önde gelen gazetelerine verdiği ilanlarda, uluslararası yatırımcılara “Demokrasiye sahip çıkıyoruz, bize güvenin” mesajları veriyor.

Geçtimiz cumartesi günü Financial Times, pazar günü Le Monde, dün de Washington Post ile Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetelerine verdiği ilanlarda; darbe girişimine karşı Türk halkının, siyasi partilerin ve tüm kurumların demokrasiye sahip çıktığını vurguladı.

Türkiye’deki şirketler, iş örgütleri, sivil toplum kuruluşları, ulusal gazetelere ilanlar vererek darbeye karşı duruşlarını sergilemeyi tercih ederken, TÜSİAD’ın, Batı dünyasına mesaj vermeyi tercih etmesi tam da kendisinden beklenen bir aksiyon...

Uluslararası yatırımcı üyelerinin yanı sıra, yabancı sermaye ortaklıklarıyla da küresel ekonomiye entegre olan TÜSİAD’ın yerel kalması beklenemezdi.

“ZİYARETLERİMİZ BAŞLAYACAK”

TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, “Türkiye’de Demokratik Anayasal Düzeni Korumak” başlığıyla yayınlanan bu ilanların, uluslarararsı “doğru iletişim” paketinin bir parçası olabileceği izlenimi aldığımı söylediğimde şunları anlatıyor:

“Çok önemli bir dönemden geçiyoruz. En doğru aksiyonu almamız gerekiyor. 45 yıllık geçmişimizde dış dünyayla güçlü işbirliklerimiz ve ortaklıklarımız kuruldu. Yurtdışına yaşananlarla ilgili doğru bilgiyi aktarmak görevimiz. Türkiye’nin ekonomik ortamı, sorumlu ve tutarlı iletişim stratejisi gerektiriyor. İşbirliği çok önemli. Hükümet, hukuk, bağımsız kurumlar, iş dünyası, aynı tutarlılıkta olmalı.”

Darbe girişiminden önce gündeme gelen hükümetin reform paketini hatırlatan Symes, “Ekonomik dayanıklılık ancak yapısal reformlarla sağlabilir” diye de ekliyor.

Sohbetimizden anladığım şu ki, TÜSİAD, uluslararası topluma yalnızca ilanlarla mesaj vermekle yetinmeyecek, ikili ya da çok taraflı toplantılarla Türkiye ekonomisine güven çağrılarını yineleyecek.

Bu doğrultuda atılacak adımlardan ilki, Avrupa’da TÜSİAD’ın muadili olan kuruluşların üyesi olduğu BusinessEurope’tan özel bir Türkiye oturumu düzenlenmesini istemek oldu.

Başbakan Binali Yıldırım’ın, küresel sermayenin Türkiye’ye uzun vadeli yatırımları sürdürmesi gerektiğini ifade eden açıklaması, önümüzdeki günlerde İngiltere, İtalya ve Fransa ziyaretlerini organize etmeye çalışan TÜSİAD yaklaşımıyla örtüşüyor.

“DOĞRU AKSİYON ALMALIYIZ”

Başaran Symes, konuşması süresince sıklıkla “Doğru aksiyon almak gerekiyor” cümlesine geri dönüyor.

Darbe girişiminin ekranlara yansımasını takip eden 4 saat içinde “TÜSİAD Yönetim Kurulu” imzalı şu açıklama habercilerin önüne gelmişti:

“Demokrasiye hiçbir müdahale kabul edilemez. Tüm kesimler ve kurumlar olarak demokrasimize ve demokratik kurumlarımıza sahip çıkmalıyız.”

18 ve 20 Temmuz günleri de ekonomik aktörlerin ve sivil toplum kuruluşlarının tutumunu destekleyen açıklamalarını sürdürdü.

1980 darbe sürecindeki “derin sessizlik” hatırlanacak olursa, bugün iş dünyasının en güçlü örgütünün, kışlayı açığa düşüren tavır alışını, toplumun geldiği demokratik olgunluk seviyesinden bağımsız değerlendirmiyorum.

Uluslararası sermayeye, içi doldurulmuş stratejileri taşıyarak “aynı gemideyiz” duygusunu geçirebilirsek, dayanıklılık inşa etmek mümkün olacak.

Ekonomik başarı, demokrasi güçlerinin doğru iletişimi ve ilkeli işbirliğiyle gelecek.

Serpil Yılmaz/Gazete Habertürk