Zeybekci, dış ticaret verisini değerlendirdi

Bakan Zeybekci, hem gelişmiş hem de gelişme yolundaki ülkelerin birçok risk unsuruyla boğuşmaya devam ettiğine dikkati çekerek, para politikalarında belirsizlikler, siyasi çalkantılar ve iş yapma alanındaki genel iştahsızlığın bütün ülkeleri doğrudan etkilediğini bildirdi. Haziranda İngiltere'nin Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı aldığını anımsatan Zeybekci, sadece bu olayın bile başlı başına küresel ekonomide deprem etkisi yarattığını belirtti.

Nihat Zeybekci, "Türkiye ekonomisi de küresel ticaret sistemine güçlü bir şekilde entegre olmuş konumuyla bu gelişmelerden etkilenmektedir. Ayrıca yakın bölgemizde yaşanan olumsuz politik ve sosyal gelişmeler de dış ticaret rakamlarımız üzerinde negatif bir baskı unsuru oluşturuyor. Tüm bu unsurlara rağmen ülkemiz, 2016 yılının ilk 6 aylık dönemi içinde tam 4 ayda ihracatını artırmayı başarmıştır. Şubat ayında yüzde 1,1, martta yüzde 1,9 ve son olarak da mayısta yüzde 9,3 gibi ciddi bir artış kaydeden ihracatımız, bu pozitif gelişimini hazirana da taşıyabilmiştir. Yani Türkiye ekonomisi, dış ticaret alanında kendisini diğer ekonomilerden olumlu şekilde ayrıştırmaya devam etmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

- "İhracatın ithalatı karşılama oranı artıyor"

Ekonomi Bakanı Zeybekci, Türkiye'nin ihracatını artırırken, dış ticaret açığını kontrol altına alma yolunda da başarılı grafiğini sürdürdüğünü belirterek, haziranda dış ticaret açığı yüzde 5 artış kaydetmiş olsa da yılın ilk 6 ayında açıkta yaşanan yüzde 16’lık düşüşün son derece dikkati çekici bir gelişme olduğunu bildirdi.

Benzer şekilde ihracatın ithalatı karşılama oranının 2015 yılında yüzde 68,8 iken, bu yılın ilk 6 aylık döneminde 3,1 puanlık bir artışla yüzde 71,9'a yükseldiğine işaret eden Zeybekci, "2016 yılını tamamladığımızda serbest bölgeler net ihracatı ve bavul ticaretinin de eklenmesi sonucu karşılama oranımız çok daha yüksek düzeylere, hatta başa baş seviyesine kadar yükselecektir. " ifadelerini kullandı.

Zeybekci, cari açıkla mücadelede 2014 yılından bu yana önemli bir mesafe kaydeden Türkiye'nin bu alandaki başarısını, ihracatın ithalatı karşılama oranında sağlanan yükselişle daha da güçlendirdiğini belirtti.

Bu yılın mayıs ayı itibarıyla senelik cari işlemler açığını 27,2 milyar dolara çekerek Temmuz 2010'dan bu yana ulaşılan en düşük düzeyine indiren Türkiye'nin, önceden ekonomideki en tehlikeli risk unsurları arasında sayılan dış denge konusunda belirgin bir iyileşme sağladığına vurgu yapan Zeybekci, dış ticaret açığındaki azalışın ve karşılama oranındaki bu ivmenin yılın geri kalanında da sürmesini ve cari açıkla mücadelede Türkiye'nin elini kuvvetlendirmeye devam etmesini beklediklerini kaydetti.

- "AB’ye ihracat yüzde 13,8 arttı"

Zeybekci, AB ekonomilerinde, uygulamada olan ve kapsam itibarıyla bu sene içinde daha da genişletilen parasal genişleme sürecinin de etkisiyle ılımlı bir iyileşme ivmesinin sürdüğünü belirterek, bölgenin ekonomik aktivitesindeki toparlanma ve diğer pozitif gelişmelerin, en büyük ihraç pazarı olan bu bölgeyle dış ticareti olumlu yönde etkilediğini vurguladı.

AB'nin Türkiye'nin toplam ihracatındaki payı, geçen yıl haziranda yüzde 46,1 iken, bu yılın aynı ayında yüzde 48,5'e yükseldiğini bildiren Zeybekci, AB’ye ihracatın aynı dönemde yüzde 13,8 artarak 6 milyar 267 milyon dolara ulaştığını, yılın ilk yarısında ise yüzde 10,5 artış gösterdiğini ifade etti. Zeybekci, şunları kaydetti:

"Avrupa ekonomilerindeki toparlanma ve talep gelişmeleri, ülke bazında da dış ticaretimize önemli katkılar sunuyor. AB’nin en güçlü ekonomisi konumunda yer alan Almanya, hem haziranda, hem bu yılın ilk 6 ayı itibarıyla en fazla ihracat yaptığımız ülke oldu. Diğer AB üyesi ülkelerden İngiltere ve İtalya da hem haziran hem de ocak-haziran dönemleri için Almanya’dan sonra en fazla ihracat gerçekleştirdiğimiz diğer ülkeler arasında yer aldı. 2016 Ocak-Haziran dönemi itibarıyla ülkemizin en fazla ihracat gerçekleştirdiği ilk 5 ülke arasında yer alan diğer pazarlar ise geleneksel olarak yoğun dış ticaret ilişkilerimizin var olduğu Irak ve ABD olmuştur."

- "Hiçbir alçakla kalkışma bizi çıktığımız yoldan geri döndürmeyecek"

Nihat Zeybekci, bu yıl ülke ekonomisinin her türlü aktörüyle topyekun bir seferberlik içinde olacaklarını belirterek, yılın ilk yarısında ihracatçının önünü açacak, Türkiye'deki iş yapma ortamını geliştirecek ve üretime dayalı bir ekonomi modeli inşa etmek için özveriyle çalıştıklarını, bu azim ve kararlılığı yılın geri kalanında da son sürat sürdürüp ülkenin rekabetçilik gücünü daha sağlam bir esasla güçlendireceklerini bildirdi.

Zeybekci, şunları ifade etti:

"Bu ülkenin birliğine, bütünlüğüne ve geleceğine yapılan hiçbir alçakla kalkışma bizi çıktığımız yoldan geri döndürmeyecek, aksine adımlarımızı daha da hızlandırmamıza vesile olacak. Hayata geçirdiği reformlarla, uygulamaya koyduğu yapısal politikalarla övünen bir ekonomi yönetimi olarak tek bir gayemiz var; Bu ülkenin ihracat ve üretime dayalı bir ekonomik model üzerinden işletmek, bu sayede her bir vatandaşının refah düzeyini artırarak kalıcı bir kalkınma patikasına girmek. Bu kutlu amaç doğrultusunda, kimi ihanet şebekelerinden ülkemizi temizlemek için geçici nitelikteki olağanüstü uygulamalara gidebiliriz, ancak hiçbir surette piyasa dostu politika felsefemizi, yatırım ve ihracat odaklı büyüme yaklaşımımızı terk etmeyeceğiz. Yılın ilk yarısında toplam 4 ay için ihracatını artıran ülkemiz, bundan sonra uygulamaya geçecek reformlarla, ihracat ve yatırım alanında ezberleri bozacak yeni teşvik unsurlarıyla bölgesinin ve küresel ekonominin parlayan yıldızı olmaya devam edecektir. Bu vesileyle haziranda ihracatımızı yüzde 8,1 gibi ciddi bir oranda artırmaya muvaffak olan ve ekonomimizin kalbini oluşturan üreticilerimizi gönülden tebrik ediyorum. Durmak yok, ihracata, istihdam sağlamaya ve üretmeye devam."