Katalonya'daki parlamento seçimlerini ayrılıkçılar kazandı
Bağımsızlık yanlısı partiler 70 milletvekili sayısına ulaşarak hükümet kurma çoğunluğunu elde etti
İspanya'nın Katalonya Özerk Bölgesi'ndeki parlamento seçimlerinde ayrılıkçı partiler hükümet kurma çoğunluğuna ulaştı.
Katalonya Özerk Bölgesi'nde halk, tek taraflı bağımsızlık ilanı sonrası merkezi hükümetin feshettiği 135 üyeli yerel parlamentonun yeni üyelerini belirlemek üzere sandığa gitti.
Yerel saatle 09.00'da (TSİ 11.00) başlayan seçimde sandıklar 20.00'de (TSİ 22.00) kapandı.
Bölgede saat 23.40 itibarıyla oyların yaklaşık yüzde 98'i sayıldı. Buna göre, ayrılıkçılardan Katalonya Avrupa Demokrat Partisi (PDeCAT) ile Katalonya Demokratik Uyuşma'nın (CDC) oluşturduğu "Katalonya İçin Birlikte Koalisyonu" 34 (yüzde 21,68), Katalonya Cumhuriyetçi Solu (ERC) 32 (yüzde 21,41) ve Halk Birliği Adaylığı Partisi (CUP) 4 (4,45) milletvekili çıkardı.
- Bağımsızlık yanlıları hükümet kurabiliyor
Bağımsızlık yanlıları oy oranı olarak yüzde 50'nin altında kalsa da seçim sistemi nedeniyle 70 sandalye elde etti ve hükümeti kurmak için gerekli minimum sayı olan 68'i geçti. 2015 seçimlerinde 72 sandalye elde eden ayrılıkçı partiler, güç kaybetse de iktidara tutunmayı başardı.
Sonuç, bağımsızlık ilanı sonrası görevden alınan, hakkında tutuklama kararı çıkarılan Katalonya İçin Birlikte Koalisyonu lideri ve eski yerel yönetim başkanı Carles Puigdemont'a yeniden başkanlık yolunu açtı. Kaçtığı Belçika'dan İspanya'ya dönmesi durumunda hakkında tutuklama kararı olan Puigdemont'un, ülkeye dönüp dönmeyeceği şu aşamada bilinmiyor.
- Birlik yanlısı partiler geride kaldı
Kendilerini "Anayasacılar" olarak adlandıran birlik yanlısı partilerden Vatandaşlar (C's) 36 (yüzde 25,36), Katalonya Sosyalist Partisi (PSC) 17 (13,87) ve Katalonya Halk Partisi (PPC) 4 (yüzde 4,23) koltuk kazandı.
Vatandaşlar (C's), en çok oyu elde edip birinci parti olsa da tek başına iktidar olamadı. 2015'te 25 koltuk kazanan C's'nin 36 yaşındaki kadın lideri Ines Arrimadas, yakaladığı çıkışla seçimin "parlayan yıldızı" olarak adından söz ettirdi.
Bu iki grup dışında kalan aşırı sol görüşlü Catalunya en Comu Podem (Cec Podem) ise 8 parlamenter (yüzde 7,43) ile meclise girdi.
Hakkında tutuklama kararı bulunan PDeCAT lideri ve eski Katalonya Özerk Yönetimi Başkanı Carles Puigdemont, kampanyasını Belçika'dan, Puigdemont'un tutuklu yardımcısı ve ERC lideri Oriol Junqueras da Madrid'deki hapishaneden yürüttü.
- Seçim krizi çözmedi
Bu sonuçla seçim, bağımsızlık referandumu ile başlayan ve bazı siyasetçilerin tutuklanmasıyla devam eden krize çare olmadı. Bu durumunda hem bölge hem de İspanya genelinde ekonomi ve siyasetin olumsuz etkileneceği değerlendirmesi yapılıyor.
1 Ekim'deki referandumun ardından Katalonya'da 3 binden fazla şirket, merkez ofisini başka yere taşırken 2 bin 587 kişi işten çıkarıldı.
Turist sayısında yüzde 20'ye yakın bir düşüşün kaydedildiği bölgede, bağımsızlık yanlısı girişimlerin 2018'de Katalonya ekonomisine toplamda 6 milyar avro zarar verebileceği ve mevcut istikrarsızlığın devamı halinde İspanya'nın ekonomik büyüme tahminlerini düşürülebileceği belirtiliyor.
- Katalonya
Ülkenin doğusundaki Katalonya Özerk Bölgesi, Barcelona, Girona, Lleida ve Tarragona kentlerinden oluşuyor. Nüfusu yaklaşık 7,5 milyon olan bölge, İspanyol ekonomisine en büyük katkıyı sağlayan özerk yönetim olarak öne çıkıyor.
- Süreç
1 Ekim'de yapılan yasa dışı bağımsızlık referandumunun ardından 27 Ekim'de tek taraflı bağımsızlık ilanı kararı alan Katalonya yerel parlamentosu, aynı gün Senatonun onayı ile anayasanın 155. maddesini uygulayan İspanya hükümeti tarafından feshedilmiş, 21 Aralık’ta erken yerel seçime gidileceği açıklanmıştı.
Yerel hükümet yetkilileri gözaltına alınmış, bazıları tutuklanmış, eski Katalonya Özerk Yönetimi Başkanı Puigdemont, 4 eski bakan ile Belçika'ya kaçmıştı.
Öncelikle İspanya'nın ulusal egemenliği ve birliğini korumayı hedefleyen merkezi hükümet, 21 Aralık'ta ilk aşamada bağımsızlık yanlılarının Katalonya yerel parlamentosundaki çoğunluğu kaybetmesini istiyordu.
Başbakan Mariano Rajoy, Katalonya'daki bağımsızlık girişimlerinin sadece anayasaya uygun şekilde, ideolojik olarak sürmesine müsaade edeceklerini söylerken, daha önce olduğu gibi yasa dışı adımların atılması halinde 155. maddenin yine uygulanabileceği uyarısında bulunuyordu.
AA