"Zeytin Dalı Harekatı'nın ekonomiye olumsuz etkisi olmadı"
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: "Zeytin Dalı Harekatı'nın ekonomimize herhangi bir olumsuz etkisi olmamıştır, bundan sonra da olması beklenmemektedir" dedi
Kalın'ın açıklamaları:
"VİZE SERBESTİSİ TÜRKİYE'DE AB ALGISINI DEĞİŞTİRİR"
Biz bu trafiğin Türkiye-AB ilişkilerine yeni bir ivme kazandırmasını umut ediyoruz. Bir takım gecikmeler yaşanmış olsa da bugün itibarıyla yeni bir sürecin başladığını ifade edebiliriz. En kısa sürede hayata geçirilmesi, sağlanırsa Türkiye'deki AB algısı da değişecektir. Türkiye vatandaşlarının Schengen içerisinde serbest dolaşım hakkının olması hak idi. Bu çerçevede 26 Mart'a Varna'da bir Türkiye-AB zirvesi gerçekleşecek ve Cumhurbaşkanımız katılacaklar. Bu zirveyi de biz çok önemsiyoruz. Bu zirveler Türkiye'nin AB ile ilişkilerinde çok önemli fonksiyona sahiptir.
Bu hafta Karayolları'ndan bir heyetimiz Sırbistan ve Bosna Hersek'te çalışmalar yapmaktadır. Otoyol projesinin bir an önce hayata geçirilmesi için gerekli adımları biz Türkiye olarak atacağız. Bir barış yolu ile yeni ilişkilerin kurulmasına çok önemli katkı sağlayacağını biliyoruz. Önümüzdeki aylarda da Sırbistan Cumhurbaşkanı'nın ülkemize ziyareti planlanmaktadır. Bu yılın ikinci çeyreğinde Cumhurbaşkanımızın da bir Balkan ziyareti olacak.
AFRİN HAREKATI
Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili güncelleme yapmak istiyorum. Planlandığı şekilde devam etmektedir. Şu ana kadar kritik noktalar PYD/PKK/YPG teröristlerinden temizlenmiştir. Bugünde 1000 civarında terörist etkisiz hale getirilmiştir. Bizim de kayıplarımız oldu. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum.
Fırat Kalkanı Harekatı başladığında da çeşitli endişeler gündeme gelmiştir. Orada hayata geçirilen temel ilkeler bu harekatın ne kadar başarılı olduğunu da net bir şekilde ortaya koymaktadır. Zeytin Dalı Harekatı ile de terör unsurları tamamen temizlenecek. Suriye'nin toprak bütünlüğü konusunda önemli adımlar atılacak. Bununla ilgili TSK, Genelkurmay Başkanımızın sevk ve idaresinde operasyon başarı ile yürütülmektedir. Güvenlik toplantısında da konunun detayları ele alındı.
ÖSO TARTIŞMASI
ÖSO, meşru Suriye muhalefetinin önemli bir parçasıdır. Ülkenin, devletin beka meseleleri söz konusu olduğunda partizan bir şekilde bunlar ele alınmaz. Burada küçük siyasi hesapların bir kenara konulması, milli hedeflerimiz doğrultusunda kenetlenmenin yaşanması gerekir. Maalesef bazı çevrelerin bunun aksi yönde açıklamalar yapmaya çalıştığını, ÖSO'yu terörle ilişkili gibi göstermeye çalıştığını izlemekteyiz. Buradan tekrar çağrımız, milli beraberlik duygusu içinde askerimizin yanlarında olduğunu ortaya koymalarıdır.
Teröristlerin Afrin'de yediği darbelerle yeni arayışlara girdiğini görüyoruz. Suriye rejimine çağrı yaparak yardıma gelmesini istedi. Bu bile ne tür kirli ilişkiler içinde olduğunu açık bir şekilde göstermektedir. Özellikle YPG ve PYD'ye destek veren Amerikan yönetiminin bu noktayı daha net bir şekilde görmesi gerektiğini düşünüyoruz. Umarız bunu doğru bir şekilde analiz ederler ve desteği bir an önce sonlandırırlar. DEAŞ ile mücadele adı altında verilen desteklerin hiçbir zemini kalmamıştır. Verdikleri desteğin devam ettirilmesi hiçbir şekilde söz konusu olmamalıdır.
BATILI ÜLKELERİN 'PYD' TUTUMU
Batılı ülkelerden PYD'yi terör örgütü olarak görmüyoruz açıklamaları yapılıyor. AB PKK'yı ancak 2002'de, yıllar sonra terör örgütleri listesine alabilmiştir. 1988-2002, bu kadar zaman dilimi içinde gerçekleşmiş. Biz yine aynı uyarıyı yapıyoruz, geçikmiş bir karar vermelerinin bugün terörle mücadeleye zarar verdiklerini hatırlatmak istiyoruz. PKK konusundaki gecikmeyi PYD konusunda yapmamaları konusunda uyarıları yapmaya devam edeceğiz.
SOÇİ ZİRVESİ
Soçi toplantılarına hep yapıcı bir tutumla yaklaştık. Çatışmasızlık durumunun devam ettirilmesi için katkı sağlaması yönünde çabalarımızı yoğunlaştırdık. Bizim açımızdan Soçi'de bir takım hatalar yapıldı. Buna rağmen sonuç bildirgesinde BM 2254 sayılı karara atıf yapılması noktasında önemli adım atıldı. 150 kişilik anayasa komisyonu kurulması kararı alınmıştır. Bu komisyona verilecek isimleri belirleme sürecini başlattık. Bu siyasi geçiş sürecinde önemli adımdır. Rejimin çatışmasızlık kararını ihlal edici tavırları da devam ediyor. Sivillere yönelik saldırıların durdurulması için bütün aktörlerin devreye girmesi gerekiyor.
TSK 4. gözlem bölgesi için çalışmalarını yürütüyor. Zaman zaman saldırılarla karşılaşıyorlar. Burada da garantör ülkeler başta olmak üzere herkesin üzerine düşeni yapması gerekmektedir.
EKONOMİK GELİŞMELER
Zaman zaman operasyonun ekonomiye olumsuz etki yapacağı şeklinde spekülasyonları gördük. Fırak Kalkanı zamanında da bunların doğru olmadığı görüldü. Zeytin Dalı Harekatı'nın da olumsuz etkisi olmamıştır, bundan sonra da olması beklenmemelidir. Son çeyrekte yüzde 11.1 büyüme oranı dünyada 1 numara idi. Aynı şekilde turizm alanında çok önemli bir toparlanma süreci yaşadık.
Haberturk.com