Advertisement
TÜRKİYE EKONOMİSİ ABONE OL

Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Özel sektörden gelen yoğun talep üzerine bugün Genel Kurul'da verilecek önergeyle gelir ve kurumlar vergisi bakımından matrah artırımı düzenlemesine 2017'yi dahil etme kararı aldık." dedi.

Ağbal, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda, emeklilere bayram ikramiyesi, vergi ve prim borçlarının yapılandırması gibi düzenlemeleri içeren TBMM gündemindeki yeni ekonomi paketini değerlendirdi.

Matrah ve vergi artırımının da yeniden yapılandırma içindeki en önemli düzenlemelerden olduğunu ifade eden Ağbal, düzenlemenin 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarını kapsayacağını söyledi. Ağbal, "Vatandaşımız bu dönemlerde beyan ettiği veya ödediği tutarları bir miktar artırırsa bu dönemlere ilişkin vergi idaresi hiçbir vergi incelemesi yapmayacak. Dolayısıyla vatandaş ile vergi idaresinin el sıkıştığı, helalleştiği bir uygulama." diye konuştu.

Özel sektörden 2017'nin de matrah artırımı düzenlemesine dahil edilmesi konusunda yoğun talep geldiğini ifade eden Ağbal, şöyle devam etti:

"Bu konuda hükümet olarak konuyu tekrar değerlendirdik. Değerlendirmemiz sonucunda, bugün Genel Kurul'da verilecek önergeyle gelir ve kurumlar vergisi bakımından matrah artırımı düzenlemesine 2017'yi dahil etme kararı aldık. Yapacağımız düzenlemeyle gelir ve kurumlar vergisi bakımından 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yılı da dahil edilmiş oldu. Dolayısıyla geçmiş 5 yıla ilişkin matrah artırımı düzenlemesini hem gelir stopaj hem KDV hem gelir hem kurumlar vergisinde yapmış olacağız. Bu düzenlemeyle özel sektör işletmelerimizde de büyük bir memnuniyet olacak. Biz de idare olarak 1 Ocak 2018'den itibaren yeni bir sayfa açıp, vatandaşlarımızla geçmiş 5 yıla ilişkin helalleşmeyi yaptıktan sonra 2018'den itibaren cari dönem incelemelerine ve takiplerine yoğunlaşacağız."

Maliye Bakanı Naci Ağbal, yeni ekonomi paketinde yer alan yeniden yapılandırma düzenlemesine ilişkin, "Maliye Bakanlığının takip ettiği vergi alacaklarıyla ilgili düzenlemeden 9,8 milyon vatandaşımız yararlanacak." dedi.

İşçiden memura, emekliden gençlere kadar toplumun çeşitli kesimlerini ilgilendiren tasarının geçen hafta TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşüldüğünü anımsatan Ağbal, düzenlemenin bugün de Genel Kurulda değerlendirileceğini bildirdi.

Ağbal, birçok konunun bir arada bulunduğu paketin hızlı bir şekilde yasalaşacağını düşündüğünü söyledi.

Pakette öncelikle çok sayıda vatandaşı ilgilendiren kamuya ödenmemiş borçların yeniden yapılandırılmasına ilişkin önemli bir düzenleme olduğunu hatırlatan Ağbal, emeklilere de ramazan ve kurban bayramlarında bin lira tutarında bayram ikramiyesi ödenmesini içeren düzenlemenin bulunduğunu kaydetti.

Ağbal, 65 yaş aylığı alan 581 bin vatandaş olduğuna dikkati çekerek, "Bunların aylıklarını 266 liradan 500 liraya çıkarıyoruz ki haziran ayı başında bir taraftan emeklilerimiz Ramazan Bayramı ikramiyesini almış olacaklar, diğer taraftan 65 yaş aylığı alan vatandaşlarımız da haziran başında bin 500 lira yani 3 ayı kapsayan aylıklarını alacaklar. Dolayısıyla yaklaşık 13 milyona yakın emekli ve yaşlılık aylığı alan vatandaşımız haziran başında yeni artırılmış maaşları almış olacak." diye konuştu.

Bağ-Kur'lularla ilgili düzenlemelerin de pakette olduğunu dile getiren Ağbal, şöyle devam etti:

"Emekli olup iş yeri bulunan vatandaşların geçmişten gelen sosyal güvenlik destek primi ödemeleri vardı, oradan gelen borçları terkin ediyoruz. Bu da son derece önemli. Önemli bir yükten vatandaşlarımızı kurtarmış olacağız. Öğrenciler ve imar barışıyla ilgili düzenlemeler de var."

- Yeniden yapılandırmadan 15-16 milyar liralık gelir beklentisi

Tasarının en önemli bölümünün yeniden yapılandırma düzenlemesi olduğunun altını çizen Ağbal, burada kesinleşmiş kamu alacaklarından süresinde ödemeyenlerin 36 aya kadar yeniden yapılandırılmasını öngördüklerini kaydetti.

Ağbal, ihtilaflı vergi dosyalarını da ortadan kaldıracak sulh yöntemini getirdiklerini bildirdi.

Mükelleflerin yakından takip ettiği matrah artımı düzenlemesi ve stok affı kayıtlarının düzeltilmesinin de pakette bulunduğunu vurgulayan Ağbal, "Temmuz ayı sonuna inşallah başvuruları alacağız, ağustos ayında ilk ödemeler başlayacak. Biz aslında bir noktada vergi barışını da burada sağlamış olacağız. Milyonlarca esnafımız, işletmemiz, sanayicimiz, mükelleflerimiz bu imkanlardan yararlanacak. Bir taraftan devlet tabii ki gelir elde edecek, diğer taraftan çok avantajlı koşullarla vatandaşlarımız ödeme imkanına kavuşmuş olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Bundan önce iki yeniden yapılandırma kanunu yaptıklarını hatırlatan Ağbal, bugün itibarıyla önceki yapılandırma kanunlarından 40,3 milyar lira tahsilat gerçekleştirdiklerini bildirdi.

Ağbal, bu kapsamda 2016 yılında 15,3 milyar lira, geçen yıl 19,4 milyar lira, bu yıl da bugüne kadar 5,5 milyar lira tahsilat yapıldığını kaydetti.

Her iki yapılandırma kanununa da vatandaşların başvuru oranlarının ve uyumlarının yüksek olduğuna dikkati çeken Ağbal, "Son derece sevindirici bir gelişme. Bu şunu gösteriyor, bizim şu anda yapmış olduğumuz yeniden yapılandırma düzenlemesi de en az bu tutarlarda, 15-16 milyar liralık bir ilave geliri bize sağlamış olacak." dedi.

- "9,8 milyon vatandaş düzenlemeden yararlanacak"

Ağbal, Maliye Bakanlığının Sosyal Güvenlik Kurumunun alacaklarının, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının gümrük vergisi alacaklarının, il özel idareleri ve belediyelerin alacaklarının yapılandırma kapsamında olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

"Maliye Bakanlığının takip ettiği vergi alacaklarından 9,8 milyon vatandaşımız yararlanacak. 119,2 milyar liralık bir alacak var. Bunun alt detaylarına bakıldığında, 5,3 milyon vatandaşımızın motorlu taşıtlar vergisi borcu var, yaklaşık 6 milyar lira. Bu vatandaşlarımız 36 aya kadar bu borçlarını yapılandırma imkanına kavuşacaklar. Gelir, kurumlar, KDV, gelir stopaj, MTV her türlü vergiler dahil buna. Sosyal güvenlik primlerinde 64,3 milyar liralık alacağı yapılandırıyoruz, burada da 5,5 milyon mükellefimiz var. Dolayısıyla 5,5 milyon mükellefimiz 36 aya kadar sosyal güvenlik primlerini ödeme imkanına kavuşacak. Gümrük vergisi olarak 338 milyon liralık alacağı yapılandırma kapsamına alıyoruz. Burada bin 170 kişi söz konusu."

- "Vatandaş, temmuz ayı sonuna kadar başvuruda bulunacak"

Ağbal, yapılandırma kanunu çerçevesinde geniş toplum kitlelerini ilgilendiren trafik, seçim, Karayolları Taşıma Kanunu'na göre usulsüz geçişler nedeniyle kesilen cezalar gibi idari para cezaları bulunduğuna dikkati çekti.

Bakan Ağbal, şöyle devam etti:

"Trafik para cezalarında yaklaşık 4 milyon 200 bin vatandaşın faiz dahil 8 milyar liralık borcu var. Burada ciddi anlamda bir avantaj sağlıyoruz. Burada yıllık gecikme zammı oranı yüzde 16,80 civarında. Vatandaşın trafik para cezası borcu var, yapılandırmak istiyor. Cezanın ana parasını ödeyecek ama yüzde 16,80 yıllık faiz yerine yüzde 3-4 gibi bir faiz ödeyecek. Bu da vatandaşın lehine bir düzenleme. Karayollarındaki usulsüz geçişlerle ilgili idari para cezalarında 1,4 milyon adet para cezası var. 677 milyon lira da buradan bir tahsilat bekleniyor. 1 milyon 37 bin öğrencimizin 3,9 milyar liralık kredi borcu var, bunu da yapılandırıyoruz. Ecrimisil alacaklarında 181 bin kişinin 740 milyon lira tutarında ecrimisil borcu var, biz bunları yapılandırmış olacağız."

Ağbal, kesinleşmiş vergi borcu ve idari para cezası olan vatandaşların temmuz sonuna kadar vergi dairesine, SGK'ye müracaat edeceğini ve bu borçlarını 36 aya kadar yapılandıracağını söyledi.

Ana parayı tahsil ettiklerini, bundan vazgeçmediklerini vurgulayan Ağbal, şunları kaydetti:

"Yüzde 16,80 yıllık gecikme faizi oranı yerine yüzde 3-4 faiz ödenecek yani aslında gecikme zamlarının yüzde 75'ini siliyoruz. Eğer vatandaş burada 'Ben bütün borcumu peşin ödemek istiyorum.' derse yeni sisteme göre hesaplanan yüzde 3-4'ünün de yüzde 90'ını tekrar siliyoruz. Neredeyse ana para tutarında bir ödeme yaparak borçlarından kurtulmuş olacaklar. Bunlar gerçekten vatandaşımıza önemli imkanlar getirmiş oluyor."

Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Bugün Genel Kurul'da tabii istişareler de yapılacak Varlık Barışı'na ilişkin bir düzenleme getiriyoruz." dedi.

Daha önceki yapılandırmadan yararlanan vatandaşların taksitlerini ödemeye devam ettiklerini belirten Ağbal, öngörülen yeni yapılandırma kanununun yasalaşması durumunda yeni gelecek olumlu düzenlemelerin daha önce yapılandırmaya katılanlara da yansıyacağını ifade etti. Ağbal, "Ancak önümüzdeki aylara tekabül eden taksitlerini peşin ödemek isteyenlere şöyle diyoruz, 'Sonraki aylara tekabül eden taksitlerin ana parasıyla yeni sisteme göre hesaplanan faizin yüzde 10'unu öderseniz gerisini sileceğiz. Dolayısıyla peşin ödeme avantajından eski sistemde devam eden vatandaşlarımız yararlanabilecekler." ifadesini kullandı.

Ağbal, vatandaşların yılda iki defa taksitlerini aksatma hakkı bulunduğunu, önceki yapılandırma kanunlarında bu aksatılan taksitlerin son ayda toplu olarak ödeme zorunluluğu olduğunu anımsattı. Bu kapsamda yeni düzenlemede vatandaşlara bazı kolaylıklar sağladıklarını anlatan Ağbal, şunları kaydetti:

"Herhangi bir şekilde geçmişten gelen ödemediğiniz taksitler varsa bunları en son taksitte topluca ödemeyeceksiniz biz sizin taksit sürelerinizi uzatıyoruz. Örneğin 36 ayda ödeyecekse geçmişten 4 ay ödemediği varsa bu süre 40 aya çıkmış olacak. Bir başka olumlu gelişme de ocak-nisan ayları arasında bu mükelleflerden borçlarını ödeyemeyen varsa 2 kere aksatma haklarını dikkate almadan önümüzdeki aylarda tekrar iki defa ödememe hakkı getiriyoruz. Biz böylelikle 6736 ve 7020 sayılı yapılandırma kanunlarına uyum gösteren vatandaşlarımıza kolaylıkları artırarak devam ettirmiş olacağız."

- Davalık 242 bin mükellef var

Ağbal, borçları nedeniyle devletle davalık olanlara ilişkin bir soru üzerine de şu anda vergi mahkemeleri ve Danıştay'da davaları devam eden 242 bin mükellef bulunduğuna dikkati çekerek, "Yeniden yapılandırma kanunu kapsamında eğer idareye müracaat ederlerse bu vatandaşlarımızla da sulh olacağız. Eğer vergi mahkemesinde dava şu anda görülüyorsa alacak olarak devletin talep ettiği tutarın yarısını öderlerse cezanın tamamından vazgeçiyoruz. Gecikme faizi yerine de Yurt İçi ÜFE oranına göre bir faiz hesaplayacağız. Dolayısıyla burada da davaları devam eden vatandaşlarımız için cezaların ortadan kaldırılması, alacağın bir kısmından devlet olarak vazgeçmemiz nedeniyle önemli avantajlar sağlıyoruz." diye konuştu.

- "Varlık Barışı'na ilişkin düzenleme getiriyoruz"

Ağbal, 6736 sayılı kanunda yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye'ye getirilmesi halinde bir Varlık Barışı düzenlemesi yaptıklarını hatırlatarak, "Şu anda mevcut tasarıda Varlık Barışı'na dönük bir düzenleme yok ama bugün Genel Kurul'da tabii istişareler de yapılacak Varlık Barışı'na ilişkin bir düzenleme getiriyoruz. Nedir bu düzenleme? Hem yurt içindeki varlıklarını işletmelerine dahil etmek isteyen mükelleflerimize kolaylık getireceğiz hem de yurt dışında bulunan varlıklarını Türkiye'ye getirecek olan vatandaşlarımıza kolaylık getireceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Getirilmesi planlanan Varlık Barışı düzenlemesinin temel unsurlarına ilişkin bilgiler veren Ağbal, şöyle konuştu:

"Para, altın, Döviz menkul kıymeti olan vatandaşımız bu sene itibarıyla 11. ayın sonuna kadar bu yurt dışındaki varlıklarını Türkiye'ye getirirlerse ve bildirirlerse bu varlıklarıyla ülke içerisinde diledikleri gibi tasarruf edebilecekler. 11. ay sonuna kadar müracaatları alacağız. Getirilen varlığın yüzde 3'ü oranında bir vergi tahsil edeceğiz. 31 Aralık 2018 tarihine kadar yüzde 3'ü oranında bir ödeme yapılacak. Bildirimde bulunma tarihinden sonra 3 ay içerisinde de bu varlığını Türkiye'ye getirecek. Varlığını Türkiye'ye getiren vatandaşımız bunu işletmesine dahil ederse herhangi bir vergi incelemesiyle muhattap olmayacak, bu varlık üzerinden ilave bir vergi tarhiyatı yapılmayacak, kazancın hesabına dahil edilmeyecek. Vatandaşımıza bir imkan daha getiriyoruz. İsterlerse yurt dışından getirdiği bu varlığı daha sonra işletmeden çekebilecek, çektiğinde de ilave bir temettü vergisi de kendisinden almayacağız, serbest bir şekilde tasarruf etmesine imkan sağlayacağız. Bir başka düzenleme de işletmenin yurt dışından aldığı bir kredi var ama aynı zamanda yurt dışında varlığı da var. Eğer derse ki 'ben yurt dışındaki mevcut varlıklarımı işletmemin yurt dışındaki kredi ödemesinde kullanayım, Türkiye'ye getirmeyim', buna da imkan sağlıyoruz. Sermaye avansı mahsubunda bulunan varlıklar da kullanılabilecek. Dolayısıyla istiyoruz ki vatandaşlarımız yurt dışında bulunan para, döviz, altın ve menkul kıymetlerini Türkiye'ye getirsinler. Sadece yüzde 3 oranında vergi ödemek suretiyle bu varlıklarını ekonomiye, işletmelerine dahil etsinler, sermayelerini artırsınlar, bilançolarını güçlendirsinler ve böylelikle bir canlılık kazandırsınlar."

Bakan Ağbal, yurt içi varlıklarını işletmeye dahil etmek isteyenlerin de 11. ayın sonuna kadar müracaat edebileceklerini söyledi.

Maliye Bakanı Naci Ağbal, ABD'nin İran ile nükleer anlaşmadan çekilmesi kararına ilişkin, "ABD yönetimi gerek korumacılık bağlamında aldığı önlemler gerek küresel ticarete dair kararlarıyla uluslararası jeopolitikte belirsizlikleri artırıyor. Bu, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri, sermaye akımlarını etkiliyor, ekonomiye ilişkin beklentileri bozuyor." dedi.

Ağbal, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda, emeklilere bayram ikramiyesi, vergi ve prim borçlarının yapılandırması gibi düzenlemeleri içeren TBMM gündemindeki yeni ekonomi paketini ve ABD'nin İran ile ilgili kararını değerlendirdi.

Yakın zamanda 6736 ve 7020 sayılı yapılandırma kanunlarını çıkardıklarını anımsatan Ağbal, "Her iki kanunda yıllık 10-15 milyar liralık bir gelir elde ettiğimizi gördük. Şu an yapmış olduğumuz yeniden yapılandırma kanunundan da asgari bu kadarlık bir gelirin geleceğini öngörüyoruz. Bu yapılandırmada peşin ödemeyi daha cazip hale getirdik. İnanıyorum ki birçok mükellef peşin ödemeyi seçecek. Böylelikle buradaki gelir gerçekleşmesi daha yüksek olacak. Bizim, devam eden yapılandırma kanunlarından bu sene itibarıyla 2,5 milyar gelir gelecek diye bir tahminimiz vardı. Şu an mayıs ayındayız, bu rakam 6 milyar lira. Gelir hedefimizi 3,5 milyar lira aşmış durumdayız. Yeniden yapılandırma kanunu düzenlemesinin getireceği ilave gelirler var, 15-16 milyar lirayı üzerine ekliyorum." diye konuştu.

Ağbal, 4 aylık bütçe gerçekleşmelerinin son derece iyi olduğunu belirterek, bunu, ekonomide çarkların dönmesine, yatırım, üretim ve istihdamın canlı olmasına bağladı.

Yılın başında turizm yatırımlarının süresinin uzatılmasına ilişkin bir düzenlemenin de hayata geçirildiğini anımsatan Ağbal, şöyle devam etti:

"Bu düzenlemeden bize ilave gelir gelecek. Telekom şirketlerinin geçmişten kalan borçlarına ilişkin düzenleme yapmıştık. İmar barışı düzenlemesini yapıyoruz. Buralardan da ilave gelirler gelecek. Kısa vadede bakıldığında, gelecek birkaç yıl içinde önemli ölçüde gelirler olacak. Hükümet olarak bu konuda karnemiz pekiyi. Başımızı eğecek halimiz yok. Kimsenin bütçenin gidişatına ilişkin bir endişe taşımasına gerek yok."

- "Çiftçilerin desteklerden yararlanmasının önünü açıyoruz"

Çiftçilerin, kullandıkları arazileri uygun koşullarla alabilmelerine ilişkin soru üzerine Ağbal, tarım desteklemelerinden faydalanmak için çiftçinin ya tarım yaptığı arazinin sahibi veya kiracısı olması gerektiğini hatırlattı.

Ağbal, düzenlemeyle çiftçilere 2 yönlü destek sağlandığına dikkati çekerek, "Bir taftan diyoruz ki 'Ecrimisil ödeyerek kullandığınız bu tarım arazilerini, bize ödediğiniz ecrimisilin yarısı kadar tutarla doğrudan kiralayalım, ihale de olmasın.' 10 yıl süreyle doğrudan kiralıyoruz. Gelecek yıllarda bu para, enflasyon değerinde artacak. 10 yıl sonunda yine uzatabilecek. 10'uncu yılın sonunda araziyi satın almak isteyen vatandaşımıza satın alma imkanı da tanıyoruz. Bu şekilde 156 bin tarım arazisi var. Yasa çıkar çıkmaz kendileriyle irtibata geçeceğiz. Çiftçimizin, devletimizin desteklerinden yararlanmasının önünü açıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

- "Bayram ikramiyeleri kalıcı olacak"

Emeklilere yönelik ikramiye uygulamasına ilişkin soru üzerine Ağbal, söz konusu düzenlemenin emekliler tarafından çok olumlu karşılandığını söyledi.

Ağbal, emeklilere bayram ikramiyesinin kalıcı olacağını vurgulayarak, "Ramazan ve Kurban bayramlarında, bundan sonra kalıcı olarak, emeklilerimizin tamamına bu ödemeleri yapacağız. Yaklaşık 12,5 milyon emeklimiz var." ifadesini kullandı.

Söz konusu ödemelerin artacağını belirten Ağbal, "Gelecek yıllarda bunu bütçe kanunlarıyla da yapmak mümkün. Dolayısıyla her sene bunun artışını sağlayacak düzenlemeler ilgili yerlerde de yapılacak." dedi.

Ağbal, uygulamanın bütçeye maliyetinin 22,3 milyar lira olduğunun altını çizerek, bu uygulamadan emeklilerin yanı sıra şehit yakını ve gaziler, vazife ve harp malulü aylığı alan er ve erbaşlar, geçici köy korucuları, şeref aylığı sahipleri, şampiyon sporcular, Kore, Kıbrıs ve İstiklal Savaşı gazileriyle terörden zarar görmesi nedeniyle aylık bağlanan siviller ve hayatını kaybedenlerin hak sahiplerinin de faydalanacağını bildirdi.

Bakan Ağbal, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı emeklileri dışında bu kapsamda uygulamadan yararlanacak 100 bin kişinin olduğunu dile getirdi.

Ekonomide bayram öncesi bir canlanma olacağına işaret eden Ağbal, "Bir taraftan vatandaşın taleplerini karşılayıp toplumsal refahı artırırken diğer taraftan ekonominin gereklerini, olmazsa olmazlarını dikkatle yürütüyoruz. Burada ekonomideki ileriye dönük gidişatı da hesaba katan ihtiyatlı duruşumuz da var ama öte yandan da vatandaşa hizmet edeceğiz." diye konuştu.

- "Bağ-Kur emeklilerinin prim borçları silinecek"

Emekli olup iş yeri açanlara ve 18-29 yaşında olup iş yeri kuranlara getirilen avantajlara da değinen Ağbal, eskiden emeklilerin herhangi bir iş yeri açtıklarında yüzde 15 sosyal güvenlik destek primi ödediklerini, bu oranı 2015'te yüzde 10'a düşürdükten sonra 2016'da tamamen kaldırdıklarını hatırlattı.

Ağbal, Bağ-Kur'lu emeklilerin geçmişten kalan borçlarının bulunduğunu anımsatarak, "Tasarıda bir düzenleme yapıyoruz. Bu düzenlemeyle de Bağ-Kur'lu emeklilerimizin bu borçlarını da sileceğiz. Bağ-Kur emeklisi olup geçmişten gelen prim borcunu ödemeyen yaklaşık 300 bin emeklimiz var. O emeklilerimizin 1,3 milyar liralık prim borcu bulunuyor. Bu düzenlemeyle hakkaniyete uygun olması bakımından bu borcu kaldırıyoruz." ifadesini kullandı.

Gençleri iş kurmaya teşvik amacıyla getirdikleri yeni desteğe de değinen Ağbal, şöyle konuştu:

"18-29 yaşında ilk defa Sosyal Güvenlik Kurumuna iştirakçi olan Bağ-Kur'lu genç kardeşlerimize diyoruz ki 'İş yerinizi açtınız, bir yıl boyunca devlet olarak primi biz ödeyeceğiz'. Normalde en düşük Bağ-Kur primi aylık 700 lira, dolayısıyla 12 ay boyunca Bağ-Kur primini devlet olarak biz karşılayacağız. 8 bin 400 liralık ödemeden genç girişimcimiz kurtulmuş olacak. Üniversiteden, liseden mezun olan kardeşlerimiz istiyoruz ki kendi işlerini kursunlar, yanlarına çalışan alsınlar. Bu uygulama bize yaklaşık 300-400 milyon liralık bir prim yükü getirecek."

24 Haziran'daki seçimlerin ardından ekonomiyle ilgili ciddi gelişmeler beklediklerinin altını çizen Ağbal, "Bence gerek parlamentoda AK Parti'nin güçlü bir çoğunlukla iktidara gelmesi gerek cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçmemiz, seçim sonrası dönemde Türkiye ekonomisiyle ilgili orta ve kısa vadeli beklentileri olumlu yönde kanalize edecektir. Seçim sonrası dönemde çok ciddi anlamda ekonomiyle ilgili gelişmeler olduğunu göreceksiniz. Türkiye ekonomisi başarı grafiğini daha da yukarı taşıyacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Ağbal, Merkez Bankasının aldığı kararların da piyasa üzerinde olumlu etkiler oluşturduğunu söyledi.

- "Trump'ın İran'la ilgili kararı

ABD Başkanı Donald Trump'ın ülkesini İran ile nükleer anlaşmadan çekeceğini duyurmasının küresel piyasalara etkisinin sorulması üzerine Ağbal, bu kararın uluslararası gerginlikleri artıracak bir gelişme olduğunu bildirdi.

Ağbal, bu tür meselelerin karşılıklı diplomasiyle çözülmesinin daha uygun olacağını vurgulayarak, "Burada ABD yönetimi gerek korumacılık bağlamında aldığı önlemler gerek küresel ticarete dair kararlarıyla uluslararası jeopolitikte belirsizlikleri artırıyor. Bu, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri, sermaye akımlarını etkiliyor, ekonomiye ilişkin beklentileri bozuyor." dedi.

Küresel ekonominin olumlu yönde geliştiği bir dönemde ABD yönetiminin bu süreci adeta baltalayacak kararlar almasının ekonomiyi çok boyutlu etkilediğine dikkati çeken Ağbal, şunları kaydetti:

"Karar, döviz kurları arasındaki dengeleri yeniden oluşturuyor. Küresel sermaye akımları gelişmekte olan ülkelerden tekrar gelişmiş ülkelere kayıyor. Bu, gelişmekte olan pazarlar üzerinde hassasiyet oluşturuyor. Belirsizlik ister istemez portföy ve sermaye akımlarını tersine döndürüyor. Açıklamayı olumlu karşılamak mümkün değil. Burada uluslararası toplumun yapmış olduğu açıklamalar son derece önemli."

Türkiye'nin süreci hassasiyetle takip ettiğini belirten Ağbal, bu durumun sadece Türkiye değil, öncelikle bütün gelişmekte olan ülkelerde olumsuz etkiler meydana getirdiğini bildirdi.

AA