Beyaz eşya sektörü yüzde 0,9 daraldı

Üyelerin yıllık üretim kapasitesinin 6 beyaz eşyada 28 milyon adet olduğunun altını çizen Güler, ciro bazlı bakıldığında bunun yüzde 70'ini 100'ü aşkın ülkeye ihraç ettiklerini anlattı.

Güler, ekosistemi oldukça geniş bir dernek olduklarına dikkati çekerek, yılın ilk yarısına ilişkin şu bilgileri verdi:

"Haziran sonu itibarıyla 6 aylık rakam değişimi yüzde 0,9, kabaca yüzde 1'lik, bir küçülme var. İhracat-iç piyasa beraber geçen sene 4 büyük beyaz eşyada 12,2 milyon adet ürün satılmışken, bu sene ilk 6 ayda 12,1 milyon adet ürün satıldı, bu da yüzde 0,9'luk, kabaca yüzde 1'lik, bir küçülmeye işaret ediyor. İhracat tarafında geçen sene ilk 6 aya göre yüzde 5,4 büyüme yaşanırken, iç piyasada yüzde 15'lik küçülme var. İhracattaki büyüme pozitif görülüyor, bu yıl için ihracatta büyüme öngörümüz yüzde 6,4 idi, bunu yakalayacağımızı düşünüyoruz dernek olarak.

İç piyasada ise dernek olarak yıl başı öngörümüz hafif bir büyüme yönündeydi ama dövizdeki hızlı hareket, tüketici güveninde gerçekleşmeyen toparlanma, enflasyondaki yükseliş, faizdeki hızlı yükseliş, büyüme öngörümüzü revize etmemize sebep oldu. 2018 yılı iç satışta büyüme öngörümüzü revize ediyoruz ve eksi 5'e çekiyoruz. İhracat öngörümüz 6,4'tü bunu koruyoruz, iç piyasa için büyüme öngörümüzü eksi 5'e revize ediyoruz, toplam pazar hacmi büyüme öngörümüz 6,3 idi, bunu da 3,1'e revize ediyoruz."

- "Yüzde 15'lik daralma, ÖTV ile tek başına açıklanacak gibi değil"

İç piyasadaki daralma kapsamında Tüketici Güven Endeksi'ndeki rakamlara dikkati çeken Güler, Dolar-TL'de yaşanan dalgalanmaların da tüketicilerin geriye çekilmesine sebep olduğunu söyledi.

Güler, geçen sene verilen ÖTV teşvikinin talebi öne çekmesinin de bu yıl yaşanan iç pazar daralmasında etkisi olduğuna işaret ederek, "Ama yüzde 15'lik daralma ÖTV ile tek başına açıklanacak gibi değil, daha önce hiç böyle bir daralma görmemiştik. Bu daralma, biraz tüketicinin çekiliyor olduğuna işaret ediyor." ifadelerini kullandı.

İhracatın durumu biraz toparladığını belirten Güler, ihracat yapılan 100'ü aşkın ülke içinde, ağırlığın yine Avrupa ülkelerinde olduğunu söyledi.

Güler, toplam ihracatın yüzde 73'ünü Avrupa'nın, yüzde 14'ünü, Asya'nın, yüzde 7'sini Afrika'nın, yüzde 5'ini ABD'nin , yüzde 2'sini ise Okyanusya'nın teşkil ettiğini aktardı.

Türkiye’de satılan beyaz eşyanın yüzde 95'inin Türkiye'de üretildiğini söyleyen Güler, Türk sanayisine yapılan katkının dış ticaret rakamları ile gözler önüne serildiğini belirtti. Güler, beyaz eşya sektörünün net ihracat fazlası veren bir sektör olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Ülkemizin cari açığına yapılan katkı ortadadır. 2018'de ilk 6 ayda yukarı giden tek rakam ihracattır. Burada en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa Birliği'nde, tüketici güven endeksinin yüksek seyretmesinin önemli etkisi olduğunu düşünüyoruz. Üretim rakamı ise negatif seyretmektedir. 2018 itibarıyla dayanıklı tüketim malları sanayi üretim endeksi, genel sanayi üretim endeksinin 10-12 puan altında seyretmekte. Bu durum orta vadede istihdam açısından endişe vericidir."

- "Saclara uygulanan vergi, Türkiye'de beyaz eşya sanayisinin sırtındaki en önemli yük"

TÜRKBESD İcra Kurulu Üyesi, Arçelik AŞ Sürdürülebilirlik ve Resmi İlişkiler Direktörü Fatih Özkadı, sektörün bir küçülme trendine girdiğini dile getirerek, ithalatı özendirici faaliyetlerin yanlış olduğunu söyledi.

Saclara uygulanan verginin yüzde 9-15 arasında olduğuna dikkati çeken Özkadı, "Saclara uygulanan vergi, Türkiye'de beyaz eşya sanayisinin sırtındaki en önemli yük." dedi.

Türkiye’de beyaz eşyanın, toplam enflasyona yüzde 1,5-2 civarında etki ettiğine dikkati çeken Özkadı, "Beyaz eşya sanayindeki girdi maliyetlerinin artması, doğal olarak tüketiciye yansıyan fiyatların yeniden düzenlenmesine neden olabilir. Kritik komponenti sac olarak görüyoruz. Buradaki ek vergiler, sektörü daha fazla sıkıntıya sokacak." ifadelerini kullandı.

- "Tüketiciler servisi mutlaka firmalarımızın web siteleri üzerinden bulsunlar"

TÜRKBESD İcra Kurulu Üyesi, BSH Ev Aletleri Sanayi ve Ticaret AŞ Satış Direktörü İhsan Kara, özel servisler ve bunların sebep olabildiği tüketici mağduriyetine dikkat çekerek, tüketicilere şu tavsiyelerde bulundu:

"Tüketicilerimiz bir ürünle ilgili herhangi bir sorun yaşadıklarında, müracaat edecekleri servisi mutlaka firmalarımızın web siteleri üzerinden bulsunlar. Özel servislerin ürün ve tüketici güvenliğini tehlikeye sokabilecek hizmet ve uygulamaları sonucu ortaya çıkan mağduriyetleri nedeni ile biz üreticiler sorumlu tutuluyoruz ancak tüketicinin mağduriyetini gidermek ne yazık ki mümkün olamıyor.

Özel servisin ne işlem yaptığını, nasıl malzeme kullandığını kontrol edemiyoruz ve oluşan hasarı geriye döndürmek mümkün olmuyor. Tüketiciler servislerin yetkili olup olmadığı konusunda bilgi sahibi oldukları sürece, yetkili veya özel servis tercihlerini özgürce yapacaklardır. Ancak firmaların kendi web siteleri dışında temin edilen servis bilgisi tüketiciyi yanıltmaktadır. "

AA